İliklerime kadar hissettiğim bir sancı dürtüsü bedenimin titremesine içimin burkulmasına neden olan şey baktığım keskin gözlerin sahibi olurken aramızdaki mesafeyi açarak ellerimi omuzundan çektim.
"kusura bakmayın "dedim gözlerimi karşımdaki takım elbiseli adamdan çektim. ama o bana bakmaya devam etti.
"kimsin sen burada ne yapıyorsun "diyen erkeksi sesin sahibine döndü bakışlarım. esmer bir teniz hafif çekik gözler karizmatik yüzüne ayrı yakışıyordu. yutkundum.
"ben annemle birlikte gelmiştim tuvaleti arıyordum "dediğimde gözlerime bakan adamın gözleri şüphe ile kısıldı.
" kusura bakmayın gitmem lazım " diyerek oradan uzaklaştığımda kalbimdeki bu hızlı ritmin yakalanma ve utanma korkusuna vererek annemin olduğu masaya geçtim.
"nereydin efes ben de sana bakıyordum "diye bana hafif kızan kadına ifadesiz maskemi yüzüme taktım.
"tuvalette gitmiştim "dediğimde bana bir süre baktı ardından masadaki arkadaşlarının sorusu üzerine sohbetine geri döndü. ben de can sıkıcı gecenin bitmesini bekleyen bir kurban gibi beklemeye başladım.
"sayın değerli konuklar alazoğlu holdingin onuncu yıl kutlaması davetine hoş geldiniz "küçük sahne platformuna çıkan siyah takım elbiseli genç adam konuştuktan sonra bir alkış anından sonra "değerli alazoğlunun değerli yöneticisi ve sahibi ali alazoğlunu davet etmek istiyorum sahneye "dedikten sonra alkış tufanı büyük salonda yankılanırken kadınlar sahneye öyle tuhaf bakışlar ile bakıyordu ki bakışlarım sahneye çıkan adamın üzerinde durunca açıkçası şaşırmıştım. çünkü bu havuz tesisinde suya düşmekten kurtaran o karizmatik adamdı.
"öncelikle burada olduğunuz için teşekkür eder kısa tutarak bu şirketin büyümesinde çalışma arkadaşlarım olan teşekkürü size ifade ederim "dedikten sonra bakışlarını salondaki insanların içinde gezdirirken sanki birini arıyormuş gibi bir ifade ile gözlerimiz kesişince kesik bir nefes aldım. sahneden alkışlar ile inen adam ilerdeki şık giyinen genç adamların olduğu masaya geçerken bakışlarının üzerimde olduğunu hissediyordum ona bakmıyordum. ben az önce annemin patronu ile bir kaç dakika olsa da tuhaf bir anı yaşamıştım. bu ilginçti.
gece boyunca kaçamak bakışlar ile ilerdeki masadaki adama bakarken onun da gözlerinin üzerimde olduğunu hissediyor tuhaf bir şekilde rahatsız olmuyordum. normalde insanların bakışlarını üzerimde durulmasından rahatsız olurdum. tabi bu ürpermediğim anlamına gelmezdi. tuhaftı işte.
balodan ayrılırken hala bana baktığını gördüğüm adamı son görüşümdü. keskin bakışları bir mıh gibi hafızamda kalacağını biliyordum.
1AY SONRA...
Nefes boşluğumda hissettiğim bu amansız korku ve dürtü duygusu içimi kemiriyordu. biri beni takip ediyordu. bu çok delice ve kötüydü.
bir insanı takip etmek tehlikeli bir hareketti. niyetinin barındığı iyi niyet olamazdı.
bir kaç gündür şüpheleniyordum aslında fakat konduramıyordum ya da korkmak istemiyordum ama bugün otobüste bu bir ayın içinde sokakta ya da yakınımda gördüğüm araba şüphelerimi doğrulamıştı. takip ediliyordum. bu çok kötüydü.
hemen kalabalığın içine karışırken evime giden sokağın ısız bir cadde yolu olduğuna ilk kez bu kadar lanet ederek hızlı adımlar ile sokağa girdim. adımlarımı hızlandırarak sokağın sonuna geldiğimde iki sokak kaldığını gördüm. arkama baktığımda araba yoktu. derin bir nefes alarak kurtulduğumu zannederken diğer sokağın başına geçecektim ki önümü kesen siyah arabanın farları gözümü kör etti. elimi gözlerimin önünde siper ederken farların sönmesi ve arabanın kapısının açılması aynı anda oldu. bakışlarımı tanımadığım iri yarı orta yaşlardaki adamın yüzüne çevirdim.
"zorluk çıkarmayın beyefendi bozgun ali alazoğu sizi bekliyor "diye konuşan adamın sözleri ile bakışlarım siyah film camlara döndü.
bozgun ali alazoğlu mu?
*****************************************************
ÇOK İSTEDİNİZ BEN DE YAZDIM KKJLKJLJL KIYMETİMİ BİLİN LAN. NASIL BULDUNUZ BÖLÜMÜ. KURGUNUN AKIŞINI BİRAZ HIZLI İLERİ SARIYORUM Kİ GEÇMİŞ OLAYLARI DA EKLEYEBİLEYİM ANLADINIZ SİZ. BOL YORUM YAPIP BENİ TAKİP ETMEYİ UNUTMAYIN GENÇLER.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BOZGUN-BXB
Teen FictionSaplantılı bir aşk ne kadar tehlikeli olabilirdi ki? Tehlikeli bir insan ne kadar gözü kara olabilirdi?