Jeon Jungkook, ABD'de Kim Taehyung ile takılan Güney Kore'den yükselen bir idol. Aylar sonra şöyle bir mesaj alır:
-bunu görmeyebilirsin ve sana başka nasıl ulaşabilirim bilmiyorum ama Amerikadayken barda takıldığın kişi miyim?
Evet, yani...hamileyi...
o dondurmasını yerken göğsümde anlayamadığım değişik bir his hissettim.
arabayı kaldırıma park etmiştik. yoongi ve jimin hala dondurmalarını seçiyor, seçimleri hakkında konuşup tartışıyorlardı.
taehyung'un telefonu çaldı. isme baktı ve sırıtarak telefonu açtı.
'' hey'' taehyung elindeki dondurmaya bakarak gülümsedi, konuşmaya devam etti, "evet. bu gece. dinle, şu anda dışarıdayım, eve vardığımda seni arayacağım? evet, geliyorsun, değil mi? ,tamam" diyip telefonu kapattı.
kaşlarımı çattım ve dudağımı ısırdım, '' kim o?'' diye sordum.
taehyung sırıttı.''mark,arkadaşım. bitirmemiz gereken bir projemiz var. bu gece bitireceğiz'' dedi.
''o-'' jimin koşarak yanımıza geldiğinde taehyung ona el salladı ve konuşmasını kesti.
'' sonunda seçtinizmi'' dedi taehyung.
"vanilya seviyor" jimin yoongi'yi işaret ederek suratını ekşitti '' onu nerdeyse orda bırakıcaktım''
'' naneli çikolatayı seviyorsun'' dedi yoongi suratını ekşiterek. '' sırf bu yüzden seni bırakabilirim'' dedi.
'' pardon? hem çok lezzetli bi kere'' dedi jimin gözlerini devirerek.yolcu koltuğuna oturdu. yoongide sürücü koltuğuna geçip arabayı çalıştırdı.
'' şimdi nereye?'' diye sordu yoongi arabayı sürerken.
'' plaja'' diye bağırdı jimin, taehyung güneş kremi ve plaj için ihtiyaç duyabilecekleri herhangi bir şey getirmedik diye kızdı jimine, jimin kıkırdadı.
'' jungkook'' dedi taehyung, yüzümün önünde parmaklarını tıklattı, '' ne düşünüyorsun?" diye sordu.
'' hiç birşey '' dedim kendimi toparlayıp, elimdeki dondurmayı yaladım, tadı acıydıi ve tekrar mırıldandım '' hiç birşey...''
