Dayanamadım, hazır yazmışken bu bölümü de atayım dedim.
"Eğilin çabuk!" dedi arkamızdaki kişi.
Burada hiç iyi şeyler yaşanmayacaktı...
...
Yaklaşık beş dakika sonra ikimiz de kenardaki dolaplara kilitlenmiştik.
Adamların kısa olanı başımızda duruyordu, diğeri dışarı çıkmıştı.
Normalde hayatım için savaşırdım, ama adamların ellerinde o silahlar varken bu zor oluyordu. En mantıklı olan arkadaşlarım bizi bulana kadar sorun çıkartmamaktı.
Jeongyeon'a baktım. Her gün silahlı adamlar görüyormuş gibi bir rahatlığı vardı.
Kaş göz işaretleriyle anlaşmaya çalıştık. Kısa adamı göstererek garip hareketler yapıyordu. Sanırım ona saldırmamız gerektiğini söylüyordu.
Kafamı salladım. Arkasını döndüğünde, zor da olsa ses çıkarmadan birbirimizin ellerindeki ipleri çözdük. Ağzımızdaki bantlar da tükürük ile ıslanınca açıldı.
Jeongyeon ile birbirimize baktık. Kafamızı iki kere salladık, üçüncü sallayışta adamın sırtına çıkıp elimle gözlerini kapattım.
Bağırmaya başlamıştı. Bu arada Jeongyeon da elindeki silahı ve cebindeki çakı, bıçak gibi aletleri aldı.
Silahı bana uzattı. Ne yapacaktım bununla?
Adam hala bağırıyordu.
"TAEHYUNG! TAE! GEL!"
Hemen elimi gözünden alıp ağzını kapattım, ama çok geçti.
Taehyung diye bağırdığı adam tam karşımızda duruyordu...
Adamın sırtından indim, Jeongyeon adamın kollarını bağlamıştı. Elimdeki silah refleks olarak adamın kafasına gitti. Son olarak cesaretle söyledim.
"Hareket etme yoksa arkadaşın ölür."
...
Konuşmaya devam ettim.
"Kimsiniz ve burada ne arıyorsunuz?" Arkadaşlarımın beni duyması için sinirliymişim ve bağırıyormuşum gibi davrandım."Söyleyin! SÖYLEYİN!"
Sanırım başarılı olmuştum, ayak sesleri gelmeye başlamıştı.
Ayak seslerini duyan Taehyung, yani karşımdaki adam, silahını bana doğrulttu.
"O kişi arkadaşım değil. İkiniz de ölseniz umrumda olmaz." dedi.
Ve elindeki silahın kurşununu yeniledi.
Bize doğrulttu, tam ateş edecekken arkadan bir el kafasına silah doğrulttu.
"Tek kurşun at ve göreceğin sonraki manzara mezarının karanlığı." dedi.
Bu kişinin o çıkacağını hiç düşünmemiştim.
Ama Sana, elinde silahla, karşımda dikiliyordu. Çok havalı duruyordu.
"İyi misiniz?" dedi Jihyo, Sana ve Dahyun ise Taehyung ve diğer adamı önceden bizim bağlı olduğumuz dolaplara bağladılar.
"Gayet iyiyiz, Nayeon sayesinde. Şu kısa adamın iki saniyede işini bitirdi." dedi Jeongyeon.
"Evet, evet öyle yaptım. Hehe, hepiniz borçlusunuz bana." dedim ve herkes elini alnına götürdü.
Bazen çocuksu davranmak bana çok iyi geliyordu...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Suç Mahalli | TWICE
Mystery / ThrillerBir cinayet işlendi. 9 şüpheli, 9 arkadaş. 10 yıllık arkadaşların arasında bir katil olması mümkün mü? İçlerinden biri onlara ihanet mi etti? (...) 1 - #vhyun 3 - #twicepink 9 - #jeongyeon 10 - #dahyun