Suç Mahalli | TWICE

|3|

Mina araya girdi.

"Hayır, önleyemezdik. Sanırım bunu kimin yapabileceğini biliyorum..."

"Kod adı Rosé olan kadın ve çetesi. Çete liderleri, polislere saldırmakla bilinir. Çünkü çoğu üye birden fazla tutuklanmıştır. Bir kere bile tutuklanmayan kişiler, sadece o iki kişi... Bitiş ikilisi olarak bilinen, kod adı Rosé ve Chanel olan kadınlar. Onların yaptığını düşünüyorum. Eminim."

Chanel... Jennie'nin lisedeki lakabı oydu.

"Chanel dediğiniz...Kim Jennie olabilir mi?"

Mina bunu duyduğunda kafasını salladı. "Ben de tam onu söyleyecektim. Biraz araştırma yaptım ve o kişi Kim Jennie.

Jennie adını duyduğumda biraz şaşırdım. O mu? diye düşünüyordum ama değildir, dedim. Sonuçta dünya üzerinde birden fazla Kim Jennie vardır.

"Kim Jennie? Nayeon'un lise arkadaşı olan mı?" diye sordu Jeongyeon, rahatsız olmuş bir biçimde.

Mina soruyu yanıtladı. "Malesef, öyle olduğunu düşünüyorum. İki yıl önce de bu çete ile karşılaşmıştım. Merak ettim, çete en çok Seul'de aktif olduğu için o şehirdeki Jennie Kim'leri araştırdım. 18 yaşının üstünde olan 2 kişi vardı, biri 87 yaşındaydı."

Bunu duyan ben, şok olmuştum. Lise günlerimizde yapışık ikiz gibiydik, 12. sınıfın sonunda ettiğimiz kavga ile beraber, küs ayrılmıştık. Yeni arkadaşlarıyla beni her gördükleri yerde rahatsız ediyorlardı.

Sana konuşmaya başladı.
"Mina... nasıl bu kadar emin olabiliyorsun? Bu bana...her şeyi hazırlanmış, iyice düşünülmüş, suçlanılacak kişilerin iyice araştırıldığı bir cinayet planı gibi geldi..."

Sana'nın dediklerine hepimiz çok şaşırmıştık. Arkadaşlarımızdan bu kadar çabuk şüphelenmememiz gerekiyordu.

"Ne diyorsun sen...Sana, ciddi misin? Bana olan güveninin bu kadar az olduğunu bilmiyordum." dedi Mina.

"Kişisel algılama. Sadece, biliyorsun işte, hepimiz birer şüpheliyiz. Dışarıdan birinin yapma olasılığı kadar bizim de yapma olasılığımız var..."

Biraz düşündü, ondan sonra o cümleyi söyledi...

"Geçen hafta hepimizden yüklü bir miktarda borç almak istememiş miydin...?"

"Ve yanlış hatırlamıyorsam... kurbanın cüzdanı boştu. Polis memuru olduğu için maaşı gayet fazla olmalı, neden cüzdanı boş gezsin?"

Sana'nın bu kadar çabuk şüphelenmesinden korkmuştum, korkmuştuk. Doğruyu söyleyebilme ihtimali aklımın ucundan bile geçmedi. Diğer şüpheliler suçlu bir çeteyken, 10 yıllık arkadaşımızı suçlamak saçmaydı.

Dahyun Sana'nın tepki almaması için ona yardım etti, yeniden Sana ciddi değilmiş gibi davrandı. Gerginliği azaltmak için buruk bir şaka yaptı, kimse gülmedi tabi. Hiçbir şey işe yaramayınca Sana'yı alıp eve çıktı.

Jihyo araştırmayla devam etmemiz gerektiğini, Sana'nın baskıdan ve korkudan dolayı böyle hissedebileceğini söyledi. Ona güvendik çünkü bizim bildiğimiz Sha bunu yapmazdı.

Sana'nın dedikleri bana çok saçma gelmişti, ayrıca bu cesedi arabamıza koyup suçu üstümüze atmak isteyecek onlardan başka kişileri düşünemiyordum.

Bana o mesajı atmak için beni tanıması gerekiyordu, buna da Jennie gayet uyuyordu.

Mina çete liderlerinin 4 kişi olduğunu söylemişti, bu Jennie ve yeni arkadaşlarının sayısına tam olarak uyuyordu.