0.4

195 31 16
                                    

Taehyung

"Seni korkuttum mu? Üzgünüm. Konuşmamız gereken konu var diye düşünmüştüm de..."

Yanılıyorsun Jeon; bir konu yok, birden fazla konu var.

Gözlerinden, gözlerimi -zor da olsa- çektiğimde gerginliğimi biraz da olsa üstümden atmaya çalışıyordum.

"Ne var?"

"Herkesin içinde değil, sadece bizim olduğumuz bir yere gidebilir miyiz? Eski günlerde ki gibi?-"

Eski günlerde ki gibi...

"Eskiyi bırak, şimdi olanlara odaklan."
Böyle dememle duraksamış, ne diyeceğini bilemezmiş gibi elleriyle oynamaya başlamıştı.

"Haklısın, her neyse... geliyor musun?"

Pek bu durumdan hoşnut olmasam da kabul etmek zorunda kalmıştım. Konuşacağı konuyu tahmin edebiliyordum, sadece onun ağzından dinlemek istiyordum.

Jungkook, gamzesi belli olacak bir şekilde dudaklarını birbirine bastırıp "Geliyorum." dememi onaylanmıştı. Sonra ise kolumu tutup beni gideceğimiz yöne doğru sürüklemeye başlamıştı.

"Ne yapıyorsun? Çocuk muyum ben, kendim gidebilirim."

"Hızlı olalım ki yine adımız çıkmasın Taehyung."

"Asıl böyle çıkar gerzek."

Ne kadar dirensem de kolumu bırakmamış, artık kullanılmayan boş bir sınıfa götürmüştü beni. Ardından da kapıyı kapatmıştı.

Bu sahne fazlasıyla tanıdıktı.

"Evet. Söyle bakalım şu 'önemli olan konu' neymiş?"

"Biliyorsun... birden sen arkanı dönünce..."

"Biliyorum Jungkook, hani o olayı ben de yaşadım ya senle. Saadete gel." Kollarımı birleştirip duvara yaslandığımda karşımda çaresizce duran bedene bakmıştım, ne yalan söyleyeyim hoşuma gitmişti bu hali.

"Kısacası; Sevgili olduğumuz hakkında bazı dedikodular çıkmaya başladı."

"Ha bu muydu? Çık ve herkese 'sevgili değiliz, Taehyung gibi bir ezikle nasıl çıktığımı düşünürsünüz?' De, olayı bitir."

Açık ve net konuştuğumu düşündüğüm için bu konuşma benim için burada sona ermişti. Kapının kolunu tam çevirip açtığımda Jungkook aniden önüme geçip kapıyı tekrardan kapatmıştı.

"Ezik değilsin."

"Aynen. Gideceğim şimdi, izin verirsen."

"Vermiyorum."

"Pardon?"

"Konuşmamız bitmedi, hiçbir yere gidemezsin diyorum."

"Sikimde mi?"

"Bilmem, bakmak lazım." Kapıyla beni arasına alıp yaklaşmıştı birden.

"Aramıza mesafe mi koysak biraz?" Kafamı eğip elimi enseme götürdüğümde kıkırdayışını duymuştum.

"Ne oldu ki?"

"Ne mi oldu? Beni aldatan bir herifle bu kadar yakın olmak hoşuma gitmedi de ondan."

Kafasını biraz daha yüzüme eğmişti; "Taehyung, kendine ezik muamelesi yapmayı kesmelisin."

"Öncelikle adımı o iğrenç ağzına almayı aklından dahi geçirme." Demiştim sinirle.

Bir zamanlar beni sana kör kütük âşık eden o kelimeleri döktüğün ağzına...

"Ezik olmadığımı söyleyip duruyorsun fakat beni ezik olmadığım için mi acınası bir şekilde aldattın?
En azından benden, o diğer sevgililerine yaptığın gibi basit bir şekilde ayrılabilirdin. Aldatıldığımı sikik bir dedikodu sayfasından öğrenmemeden çok daha iyi olurdu."

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Nov 24, 2021 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Cry For Me | tkHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin