Güne mükemmel Oikawa şakalarıyla başlamıştım. Yüzüme su atarak uyandırdı beni. Acaba böyle bir cani olduğunu bilseler kızlar peşinde pervane olur muydu ki? Sanmam ama neyse.
Oikawa: Hadi artık kalk be ilk günden okula geç kalacaksın.
Yn: Üf bekle sayende ıslandım. Onu kurutmaya çalışıyorum.
Oikawa: 5 dakikan var.
Yn: Hadi ama gerçekten mi.
üstümü kuruttum. Okul üniformamı giydim ve abimi beklemeden gittim. Bunu yapmak hoşuma gidiyordu. O beni beklerken ben okulda oluyordum ve her seferinde kanıyordu salak sjkalfkhseilf. (ortaokulda aynı okuldaydık aynı naneyi orda da yapıyorduk hehe)
Arkamdan ismimin bağırıldığını duydum ve kaskatı kesildim. Bu ses abimindi.
YNNNNNN NEDEN BENİ BEKLEMİYORSUN HANİ BİR DAHA BÖYLE YAPMAYACAKTIN.
O üstüme koşarak geliyordu. Ben de korkudan koşmaya başladım.
O beni kovaladı, ben ona yakalanmamak için koşmaya başladım. Bu şekilde okula doğru gittik. okulun kapısına vardığımda soluk soluğa kalmıştım. Onun da benden kalır yanı yoktu. Birbirimize bakarak gülmeye başladık. Oikawa geldi ve kolunu omzuma attı. Okula bu şekilde girince kızların bütün nefreti bana yöneldi. Bunu fark edince piçlik yapasım tuttu ve abime daha da sokuldum. Piçlik yaptığımı anladı çünkü her ona aşkla bakan kız gördüğümde bunu yapıyordum. O da piçliğimi devam ettirdi ve bana sarıldı. Sınıfıma geldiğimizde yanağımı öpüp ''görüşürüz prenses'' dedi ve yanağımı öptü. Ben de kıkırdadım. O gittikten sonra arkadan boş olan sıralardan birine oturdum. Hala bana nefret ve kinle bakan gözleri üzerimde hissedebiliyordum. Kahkaha atmamak için kendimi zor tutuyordum.
Tam çakma sarışın olduğu çok belli olan bir kız ağzını açıp bir şey söyleyecekken sınıfa öğretmen girdi.
Evet bugün aramızda yeni bir çift göz görüyorum. Seni tanıyabilir miyiz küçük hanım?
Dedi ve eliyle tahtanın önüne gelmemi işaret etti. Tahtanın önüne geldim ve konuşmaya başladım.
''Merhaba ben Yn Yn Tooru. 15 yaşındayım.''
O çakma sarışın kız ayağa kalktı ve
S-sen Oikawa tooru'nun kız kardeşi misin?
Evet sen beni neyi zannetmiştin? gülmemek için dudaklarımı birbirine bastırıyordum.
Özür dilerim ben yanlış anlamışım dedi ve eğildi.
Önemli değil çoğu kişi öyle sanıyor. dedim ve yerime geçtim.
(bu arada biz dönemin yarısında bu okula geldik. Önceki okulda birkaç olay olduğu için)
Hoca bana gereken kitapları getirmeye gitmişti. Ben de telefonumu çıkardım. Sıkıldığım zaman abime yazardım ya da oyuna girerdim. Abime msj attım.
ABİİİĞ
Hey senin derste olman gerekiyor telefonla ne yapıyorsun?
Sen de derstesin ama bu kadar hızlı cevap verdiğine göre sen de telefonla oynuyordun değil mi? :)
Yakaladın beni küçük kız. Neyse derse dönmeliyim hadi bb.
Anca kaç zaten.
Abinle mesajlaşman son bulduğunda kafanı kaldırdım. O sırada etrafında bulunan kız topluluğuna baktım.
Bir kız konuşmaya başladı:
Hey Yn di değil mi?
evet buyrun birşey mi istiyorsunuz?
Şey kötü bi-
Üzgünüm abimin numarasını veremem.
A-ama daha cümlemi tamamlamamıştım.
Bunu isteyeceğiniz çok belli
1.si elinizde telefon var ve rehber bölümü açık.
2.si şu sarışın arkadaşınızın bana bakışı bir anda değişti . Ve üzgünüm önüme gelen herkese abimin numarasını vermiyorum :)
Bunu duyan kızın yüzü bir anda düştü. Diğerlerine bir şeyler fısıldadı ve gittiler. tam oyun oynamak için nintendomu çıkarmıştım o sırada hoca gelmişti. Bana kitaplarımı verdi. Gelecek zamanı buldu diye iç geçirdim.
eveeeet bu bölümü burda bitiriyorum.
bay bay asklar <3