•15•

88 8 1
                                    

Hepiniz yeni bölüme HOŞ GEL Dİ NiZZ. Seda Sayan girişimden anlaşıldığı üzere uzun bir aradan sonra ikinci yazarınız yazıyor bu bölümü.

Nasılsınız canlarım iyisinizdir umarım.

Bölüm şarkısı: Revart - Hatırla

Hepinize bizden bir 🖤

~

    Okuldan yorgun argın eve gelmiştik. Tabi biraz dedikodu yapmıştık Açelya'yla da. Ona Sarhoş'un  sınıfa girip ben uyurken bana sarıldığını nasıl görmediğini sormuştum ama orada değilmiş hanımefendi. Peh...

    Anahtarla kapıyı yavaşça açıp ittirdim ve ayakkabılarımı çıkardım.

    Annemlerle sorunu çözmüştük ama eskiye dönmemiz kolay değildi. Olanlar hafife alınacak kadar önemsiz değildi çünkü. Kendilerini affettirmeye çalışıyorlardı ama şu sıralar kimsenin bana bulaşmasını istemiyordum. Eren hariç.

    Eren bu günlerde olanları hep sessizce arkadan izlemiş hiç sesini çıkarmamıştı. İşler durulunca da odasına kapanmış yemek yemeye bile gelmiyordu. Her ne kadar arada kavga etsek de benim bir tanecik kardeşimdi. Belli etmesem de hayatta belki de en çok önemsediğim insandı o.

    Açıkçası içine kapanması da huzursuz ediyordu beni. O hep saçma sapan espriler yapan, bana bulaşmadan duramayan bir çocuktu. Annemlerin bu saçma tartışması ya da bana söyledikleri yüzünden asla içine kapanmasını istemezdim.

    Aklımdaki düşüncelerle çantamı tek omzuma alıp Eren'in kapısını açtım yavaşça. Her zamanki gibi benden önce gelmişti eve. Ayrı liselerdeydik ve o bana göre biraz daha hızlı bir çocuktu. Tamam ben tembel de olabilirim bir yerlere gitme anlamında. Her neyse konumuz odaya girmem. Girmiştim girmesine de Eren bilgisayar masasında değil yatağında uzanmış tavana bakıyordu. İşte şimdi gerçekten endişelenmeye başlamıştım. Bu onluk bir hareket değil asla.

    Gidip yavaşça yatağının kenarına oturdum ve yanağından öptüm.

" Hayırdır e-spor Eren. Wifi şifresini mi unuttun da yatakta uzanıyorsun ablasının deli manyağı?"

    Ağır ağır kafasını bana çevirdi ve donuk bakışlarla bakmaya başladı.

" Sen neden bu kadar mutlusun peki olanlardan, sana söylenenlerden sonra?"

" Mutlu değilim Eren. Unuttuğumu sanıyorsan da unutmadım ama mutsuz suratımı hak eden sen değilsin."

   Bakışları değişmiş ve burnunun ucu hafif kızarmıştı.

   İlk defa bu kadar ciddi ve duygusaldık birbirimize karşı. Eğer karşımda şuan ağlarsa gerçekten ben de ağlardım.

   Doğruldu ve birden kollarını boynuma belime dolayıp beni kendine çekti.

" Seni çok seviyorum. Kim ne söylerse söylesin, isterse evden kovsunlar. Hiçbir şey bunu değiştiremez tamam mı? Başına bela bu orangutan."

   İlk söyledikleriyle şaşkınlık ve hüzünle dolmuşken son söylediğiyle kıkırdamıştım.

" Ben de seni seviyorum ama karnım o kadar aç ki biraz daha aç kalırsa sevgi mevgi dinlemeyip kafanı ısıracak bu güzel dişlerim."

    O da kıkırdadı ve geri çekilip kafama vurdu hafifçe.

" Venom oldun başımıza. Al ye ciğerimi de ye."

   Gülüşerek kalktık ve dönerciye gitmeye karar verdik. Tabikide fakir kardeşim sen ödersen gelirim demişti.

   Dönerciye gitme fikri benden çıkmıştı çünkü bugün annemlerle yemek yemek istememiştim.

    Yarım saat içinde dönerciye gelip kurulmuş ve dürüm söylemiştik. Eren ikinci dürümü yemiş üstüne bir de arka masalardan birinde arkadaşlarını görmüş birazdan gelirim deyip yanlarına gitmişti. Ben de daha yeni ilk dürümümle vedalaşmıştım.

   Can sıkıntısından elime telefonumu almış kurcalarken aklıma Sarhoş düşmüştü.

    Bul beni deyişi hala aklımdaydı. Onu bulmamı mı istiyordu gerçekten? Buna hazır mıydı, ya da ben hazır mıydım? Ay anam yok değilim galiba.

    Düşüncelerim beni boğazlarken sevgili anonimime yazma kararı aldım. Bir sorayım bakalım ciddi mi söyledi.

Deniz: Helüü (17.42)

Deniz: Bir şey soracağım bak hele.

    Şimdi kendi kendime bekleme vakti dediğim anda çevrimiçi oldu. Telefon eline mi yapışık çocuğum doğruyu söyle?

Sarhoş: Aman efendim merhabalar. (17.42)

Sarhoş: Buyrun sorun

Deniz: Dün bana bul beni yazdın ama bir şey demedin sonra.

Sarhoş: ...

Deniz: Yok sana üç nokta ver bana cevap ver bana tablet.

Deniz: Ay dur ciddi kalayım. Cevap ver hadi, gerçekten istiyor musun?

Deniz: Yani şuan istesem seni bulabilir miyim?

Sarhoş: Evet, sen aklına koyduğun her şeyi başarırsın çünkü senin inanılmaz bir gücün var, sevginnde var."

    Mesajıyla hem güldüm hem gözlerimi devirdim. Evet arkadaşlar görüyorsunuz anlatmaya gerek yok normali bulmaz beni.

Sarhoş: Şakayı bir tarafa bırakıyorum ve beni bulmanı istemiyorum şuanlık.

Sarhoş: Dün bir anlık boşluğuma geldi çok üzgünüm.

Sarhoş: Ben yani hazır değilim Deniz

    Yüzüm düşmüştü. Merak ediyordum ve bir an heyecanlanmıştım dün o öyle söyleyince. Ama ona da hak veriyordum. Kaç yıldır beni sevdiğini söylüyordu ve o kadar kolay karşıma çıkamazdı. Zor olmalıydı elbet.

Deniz: Anlıyorum

Deniz: Ama ben beklerim çünkü sen de bekledin

Deniz: Çok merak ediyorum ama olsun umarım bir gün görürüm seni.

Sarhoş: Göreceksin

Sarhoş: Ve umarım sonra hiç bırakmazsın beni... (Gönderilmedi)

Deniz: Göreceğim bir gün sarhoş çocuk.

Sarhoş: Sarhoş evet.

Sarhoş: Ama aşk sarhoşu

Sarhoş: Suçlusu da sensin. (17.54)

   Son yazdığıyla yine duygudan duyguya girmiş adeta bukalemun kesilmiştim. Ancak Eren'in gelmesiyle kendimi toparlamak zorunda kalmıştım.

   Hesabı ödeyip evin yolunu tutmuştuk.

   Eve gelince ikimiz de odalarımıza çekilmiştik. Ben her zamanki rutinimle test çözmüş şimdi de kulaklıkla yatağıma uzanmıştım.

   Sarhoş'la bugüne kadarki her konuşmam hafızamdaydı. Hep hatırlamak ve bir tanesini bile unutmak istemiyordum. Ona karşı en başta çok önyargılıydım ama şimdi benim için özeldi.

   Ona hissettiklerim arkadaşlık mıydı yoksa sevgi miydi bilmem ama onu hatırlamak güzeldi...

~

Bölüm hakkındaki yorumlarınızı buraya alalım

   Bölüm sonu. Yorumlarınızı ve oylarınızı esirgemeyin. Öpüldünüz.-F

Mutlu günler geçirmeniz dileğiyle, seviliyorsunuzzzz (:-N

   




Sarhoşum | Yarı TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin