Hüsnü: Selin hadi bakalım gelmenin şerefine devriye sen de.
Hüsnü: Usta kusura bakma ama sen de yeni geldin arkadaşımıza eşlik edersin.
Arkadaşlar siz çıkabilirsiniz.Mesut: Ben bunun hesabını sorarım.
Hüsnü: Sorarsın, sorarsın hadiii.
-DEVRİYE-ARABA-
Selin: Sen hep böyle susar mısın? Yoksa bana özel mi?
Mesut: Kişisel alma ben pek konuşmayı sevmem.
Selin: Devriye çıktığımızda beri ağzını açmadın da bir an benden hiç haz etmediğini düşündüm.
Mesut: Yok öyle bir şey.
Mesut cebinden matarayı çıkarıp kafasına diker. Bunu gören Selin şaşkınlığını gizleyemez.
Selin: Ne yapıyorsun sen!
Mesut: Neye benziyor. Kör müsün?
Selin: Görev sırasında bunu yapamazsın. Devriye bitiminde ne yapıyorsan yap.
Mesut: Sanane kızım. İşine baksana sen.
Selin: Allah allah benim işim de bu. Şuna bak hem suçlu hem güçlü.
Mesut: Çattık. Bütün Allahın delileri beni mi bulur.
Selin: Ne dedin sen?
Mesut: Of seninle mi uğraşacağım ben.
Selin: Asıl ben seninle mi uğraşacağım şuna bak
Selin bağırarak arabadan iner. Ve hızlıca uzaklaşmaya başlar. Mesut arabayla arkasından gitmeye başlar.
Mesut: Nereye gidiyorsun bin şu arabaya.
Selin: Binmiyorum. Ne yapacaksın zorla mı bindireceksin.
Mesut: Gerekirse evet.
Mesut arabayı kenarı çekip arabadan iner. Ve Selin'in peşinden gidip kolundan tutar.
Mesut: Sanane benim içtiğimden, daha yeni gelmiş bana ahkam mı kesiyorsun?
Selin: Ahkam kesmek mi ahshahaha!
Görev başında içen sen ahkam kesen ben oluyorum öyle mi? Hem sen benim kolumu neden tutuyorsun.Mesut: Sen benim sabrımı sınamak için falan mı gönderildin. İşim güvüm yok nelerl-
Selin: Mesut dur!
Mesut: Ne oldu?
Selin: Şu arkada kareli gömlekli adamın elinde uzaktan kumanda var.
Mesut: Bomba diyorsun yani.
Selin: Ne yapacağız? Bir sürü insan var çarşıda
Mesut: Sol tarafıma geç elimi tut.
Selin: Ne?
Mesut: Başka dil mi konuşuyorum ya da söylediğim şey çok zor bir şey mi? Hadi vaktimiz yok.
Selin Mesut'un elini tutar ve birbirlerine bakıp onaylarlar.
Mesut: Adama doğru yürü gerisini bana bırak. Dikkat çekme
Selin: Tamam.
Adam doğru yaklaştıklarında Mesut aniden adamın boynuna sarılıp elinden kumandayı alır. Adamı nefessiz bırakacak şekilde diziyle boynuna bastırır .
Mesut: Nerede lan bomba söyle nerede?
Selin: Boşaltın burayı çabuk!
Mesut: 10 saniyen var söylemezsen biraz daha bastırdığım an gidersin.
Selin: Mesut ölecek dur.
Mesut: Söyle lan hadi!
Adam: Çöp, çöpün kenarında ki çantada.
Mesut adamı bırakıp çantaya koşmaya başlar.
Mesut: Selin adamın yanında dur.
Selin: Olmaz.
Selin merkeze haber verip adamı demire kelepçeler.
Mesut: Uzaklaş.
Selin: Olmaz hallet hadi. Merkeze haber verdiz zaten gelirler birazdan.
Mesut: Kırmızı, yeşil, kırmızı, yeşil...
Kırmızı!Selin: Ucuz atlattık.
O sıra bütün ekip gelmiştir.
Ali: Abi iyi misiniz?
Mesut: Benden bu kadar gerisi siz de hadi eyvallah.
Selin Mesut'a imalı bir şekilde bakarak
Selin: İyiyiz Ali!
-EKİP OTOSU-
SELİN: Aylin, Mesut hep böyle midir?
AYLİN: Ne gibi?
SELİN: İşte sert, umursamaz, canının kıymetini bilmeyen.
AYLİN: Mesut abiyi yaşadıkları, kaybettikleri bu hale getirdi. Mesleği bırakmıştı Rıza baba zorla geri gelmesini sağladı. Biz elimizi çekersek daha dibe batar dedi yıllardır böyleyiz. O gider biz peşinden gideriz. Alışırısın zamanla emin ol.
Selin: Anladım, sağ ol.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Zorlu Aşk
FanfictionGizli bir görevde yolları kesişen, birbirlerine karşı zıt ama uyumlu iki kişi. Herkesin sahip olmak istediği bir aşk. Selin ve Mesut'un hikayesi..