Dışarıdan gelen sesleri duyan Selin mutfağın canımdan dışarı baktığında gelen misafirleri görmüştür. Karışıklık arasında yukarı sızma planları kuruyordur.
SELİN: Mesut misafirleri geldi. Yukarı çıkmaya çalışacağım.
Selin sol merdivenlerden yavaşça yukarı çıkmayı başarmıştır.
SELİN: Yukarıdayım. İki adımımız kaldı odaya girip cihazı yerleştirmek.
MESUT: Selin her an önüne biri çıkabilir. Dikkatli ol.
Selin o sırada Serhat'ın odasına girmiştir.
SELİN: Girdim Mesut sonunda!
Selin cebinden çıkardığı cihazı telaştan yere düşürmüştür.
SELİN: Allah kahretsin!
MESUT: Ne oldu?
SELİN: Bir şey yok hallediyorum.
Selin masanın altına cihazı yerleştirmiştir. Tam çıkacağı sırada dışarıdan sesler gelmeye başlamıştır.
KORUMA 1: Ahmet abi Kemal yeni koruma göndermiş içeriye aldık. Gelip bi görünsen iyi olacak.
Mesut'un artık içeriye sızıp Selin'e yardım etme zamanı gelmiştir. Selin ise odadan çıkmak için kapının önünden gitmelerini bekliyordur.
AHMET: Bakalım şu yeni arkadaşa.
KORUMA 1: Yeni eleman Mesut.
AHMET: Hoşgeldin Mesut.
MESUT: Hoşbuldum Ahmet Bey.
AHMET: Arkadaşlar sana ne yapman gerektiğini anlatır. Ama bu kılıkla dolanamazsın git takım elbise falan versinler sana.
Selin sesler kesilince odadan çıkmış direkt Mesut'a mesaj atmıştır.
SELİN: Yerleştirdim sonunda. Sana demiştim bugün bunu halledeceğim diye.
MESUT: Arkana baksana.
SELİN: Mesut senin ne işin var burada. Nasıl girdin sen içeriye.
MESUT: Kemal abimiz yolladı beni buraya korumaya ihtiyaç varmış.
SELİN: Rıza baba zamanı geldi dedi demi.
MESUT: Aynen öyle. Git Selin'i oralarda yalnız bırakma dedi.
SELİN: İyi demiş.
MESUT: Ne yaptın ettin yerleştirdin ha.
SELİN: Sana yapacağım demiştim. Beni hafife alma Mesut komiseriiim.
Mesut hafif sırıtıp nahif bir sesle.
MESUT: Hafife alacağım en son kişi sensin Selin komiseriim.
O sırada Ahmet mutfağa doğru geliyordur.
SELİN: Mesut biri geliyor. Pencerenden çık.
MESUT: Kızım ben sığmam buraya sıkışır kalırım. Vura vura çıkartırlar buradan.
SELİN: Mesut hadi sıkışmazsın. Hadii
AHMET: Mesut ne işin var senin burada.
MESUT: Su almaya gelmiştim Ahmet bey.
SELİN: Buyrun su.
AHMET: Suyunu içtikten sonra kapının önüne geç bu gece nöbet sende.
MESUT: Tamam.
Ahmet gitmiş Selin ve Mesut tek başına kalmışlardır.
MESUT: Kızım niye beni pencereden atmaya çalışıyorsun.
SELİN: Ne bileyim ya aniden şey oldum.
MESUT: Ney oldun
SELİN: Panik oldum Mesut panik.
Hadi git nöbetinin başına.MESUT: İyi gidiyorum biraz daha kalırsam pencereden falan atarsın sen.
SELİN: Yok yapmam.
MESUT: Emin misin?
Selin sessiz bir kahkaha atarak
SELİN: Hayır değilim o yüzden bir an önce kaçmalısın. Her an seni pencereden atabilirim.
Mesut kapının önüne geçmiş bekliyordur. Selin ise odasına geçmiş ama kafasının içinde ki sesler yüzünden uyuyamıyordur.
(Selin iç ses): Acaba karnı aç mıdır?
Dayanamayıp kalkar ve camdan Mesut'a bakar ve öylece düşünür.SELİN: Biz tanışmadık bile. Aileni, hayatında biri olup olmadığını bile bilmiyorum. Bir insan bu kadar azlığın içinde nasıl yakın hisseder? Hissediyorum. Belki arkadaşça belki daha fazlası..
Mesut Selin'in odasına döner ve göz göze gelirler. Selin o sırada el hareketleriyle aç mısın demeye çalışır. Onay aldıktan sonra gülerek mutfağa iner ve mutfağın camından gelmesi için seslenir.
SELİN: Mesut gelsene bi
MESUT: Kızım biri görecek şimdi
SELİN: Görmezler aç mı kalacaksın sabaha kadar.
Selin'in bu davranışı Mesut'un çok hoşuna gitmiştir. Mutfakta oturmuş tostun hazırlanmasını bekliyordur.
SELİN: Bu görev daha ne kadar sürer bir fikrin var mı?
MESUT: Hiç belli olmaz. Serhat şerefsizi ne zaman açık verirse. Ha bi de işi cihaza bırakmak olmaz elimizden geldiğince bizde bilgi kovalayacağız.
SELİN: Tostun hazır
MESUT: Ellerine sağlık.
SELİN: Afiyet olsun.
Aslında 6.part için çok farklı ve özel şeyler yazmıştım ama o konuyu 7.part'a taşıma kararı aldım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Zorlu Aşk
FanfictionGizli bir görevde yolları kesişen, birbirlerine karşı zıt ama uyumlu iki kişi. Herkesin sahip olmak istediği bir aşk. Selin ve Mesut'un hikayesi..