Söken şafakta gökyüzünde bürünen kızıl renkler..
Kimine umut verirken, umut beni terk eder..
Tavanda Kelebekler, pencereyi merakla izler..
Onlarda ister, senin gibi özgürce gitmeyi.Bir cemre gibi düştün yüreğime, yayılır bedenime.
Yeşertmiştin kurak yerleri, uzandık Çimenlere..
Onca beden varken arasından bir benimkini seçtin.
O yeşerttiğin yüreği sonbaharda nasıl da yakıp geçtin..Sesin yankılanır Beynimin odalarında...
Acılarımı çekiyorum, bu istiflenmiş mezbâda..
Ne oldu bana, bir o safta bir bu safta..
Düşüncelerim zararda, adımlarım arkanda sayıklar