Yine tam konuşacağım zaman arkadan bir ses duydum " Hiç birinizin Eda'yı suçlamaya hakkı yok''
Arkamı döndüğümde gelen kişinin teyzem Yasemin olduğunu fark ettim. Herkes bu kim der gibi birbirine bakıyordu. Sanırım bir tek teyzemin kim olduğunu soracak cesaret Serkan'da vardı '' Bu kim Eda''. Kafamı Serkan'a çevirdim '' Teyzem; Yasemin Yıldız''
Halam bir hışımla ayağa kalktı '' Senin burada ne işin var Yasemin? Niye geldin yine?''. Teyzem gayet sakin bir şekilde '' Sana da merhaba Ayfer'' dedi. Teyzem ne kadar sakinse halam bir o kadar sinirliydi ''Sana niye buraya geldiğini sordum? Yine ne istiyorsun''. Halamı umursamadan teyzeme döndüm ve sarıldım ''Seni çok özledim, Nazlı'da çok özlezledi'' dedim. Teyzem tam konuşacakken halam araya girdi ''Bu da mı biliyordu'' dedi. Teyzemden ayrıldım. Halama döndüm '' Birincisi; bu değil Yasemin, hala!. İkincisi; en baştan beri yanımda olan birine 'bu da mı biliyordu' diyemezsin, elimle herkesi işaret ederek diyemezsiniz'' Teyzem bana seslendi '' Eda, eğer iznin olursa bir şey konuşmak istiyorum'' kafa salladım ''Oturalım öyle anlat teyze. Seyfi bey bir sandalye daha getirir misiniz?'' dedim. Seyfi bey yerinden kalktı kendi yerini teyzeme gösterdi, kendisine de içeriden bir sandalye getirdi. Teyzem kendini belli etmek ister gibi öksürdü. Herkes başını ona çevirince de konuşmaya başladı ''Beni yanlış anlamanızı istemem. Bir süre durdu Bence Eda'nın Nazlı'yı size söylememesinde ki en büyük suç sizde aslında. Ben Eda'yı arayıp onunla görüşmek istediğimi veya Pırıl arayıp nasıl olduğunu, Eda'yı özlediğini, Eda'yı görmek istediğini söylemsek bizim de Nazlı'dan haberimiz olmazdı. Şimdi size tek bir sorum var hanginiz bunu yaptı?'' Aydan hanım kendinden emin bir tavırla '' Ben aradım. Biz Eda ile sürekli iletişim halindeydik dimi Eda cım?''dedi. '' Hayır. Siz bana sürekli nasıl Serkan'ı terk ettiğimi, onun beni çok sevdiğini, onu üzmeye hakkım olmadığını anlattınız. Ama bir gün bile sen nasılsın Eda demediniz''
Derin bir nefes aldım. '' Yaşadıklarımı yok edemezsiniz biliyorum ama bundan sonrası için bana söz vermenizi; ben neyse ama Nazlı'yı asla yalnız bırakmamanızı istiyorum'' Serkan hariç herkes mutlulukla bakarken Serkan bana döndü ''Sanki sen Nazlı'yı yalnız bırakacaksın da bize bırakamayın diyorsun'' dedi ve güldü. Bense içim ne kadar bağırarak ağlamak istese de gülmeye çalıştım. Gülümseyebildiğim kadar gülüp '' O TOPLU SARILMAAA''
Bu sarılma sonrası aile olmanın önemini bir kez daha anladım
*
Sırtımı Serkan'ın göğüsüne yaslamış kızımın karnını doyuruyodum. Sessizce konuşmaya başladım '' Bu sabah ek gıdaya başladım. Sütü keseceğim''.
''Açıkça söylemek gerekirse ek gıdaya başlasan bile sütü keseceğini düşünmüyordum çünkü Nazlı'yı emzirmeyi sevdiğini düşünüyordum''
''Emzirmeyi seviyorum ama emmeyi bırakırsa ikimiz içinde iyi olur''
Aşağıya indim Serkan'ın yanına oturdum. Oturmamı bekliyormuş gibi hemen sol kolunu omzuma, sağ elini de bacağıma koydu. Şakağıma bir öpücük kondurdu '' Özür dilerim sevgilim'' dedi. Bu adam durup dururken niye özür diledi Eda. Bilmiyorum. Kafamı Serkan'a çevirdim
''Niye özür diledin ki durup dururken''
'' Sanırım hayatımın sonuna kadar özür dilesem de bir şey değişmeyecek''
'' Serkan ne demek istiyorsun? anlamıyorum seni ''
''Seni çok üzdüm Eda''
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
( Bu pozisyona geçtiler)
'' Tamam çok üzülmüş olabilirim ama şuan çok mutluyum. Sende mutlu ol. Artık geçmişi düşünme geleceğe bak''
Bedenimi komple kucağına aldı. Alt dudağıma küçük öpücükler kondurmaya başladı. Sonra alt dudağımı dişlerinin arasına aldı. Dişlerini geçirdikçe olduğum yerde kıpırdanmaya başladım. Dudağımı serbest bıraktı.
''Sen böyle yaptığın için bizim öpüşmelerimiz yatakta bitiyor güzelim''
''Nasıl yaptığım için'' dedim. Bilmemezlikten gelerek Sen ne çakalsın Edaa
'' Böyle kıpırdanıp baskı yaptığın için''
Dediği gibi yaptım tekrar ''Böyle mi?''
''E-Evet böyle. Ama kes lütfen böyle yapmayı''
Tekrar yapıp ''Niye rahatsız mı oluyorsun?'' dedim. Adama bunu niye yapıyorsun Eda! zor dayandığı belli işte . Sevgilimle aramda olan şeylere karışma
''Ben rahatsız olmuyorum ama sen kaşınıyorsun bence''
''Kaşınmıyorum. Sadece sevgilimle sevişmek istiyorum''
''Bir daha desene''
'' Sevgilimle se-viş-mek is-ti-yo-rum oldu mu''
'' oldu'' dedi. Durdu, durdu, hala duruyor. Bence bu adm seninle sevişmek istemiyor. Sus içses
'' Eee'' dedim en son dayanamayıp
'' Ne eee''
'' Ee diyorum ki sevişmeyecek miyiz?''
'' Bilmiyorum ki''
'' Ne demek bilmiyorum? ben seninle sevişmek istiyorum''
'' Başka gün mü yapsak?'
Bacaklarımı açıp iki yana koydum. Kedi bakışını unutma Eda. Sonunda bir işe yaradın içses aferin sana. Kedi bakışımı da yüzüme yerleştirdim bir süre gözlerinin içine baktım ama buda işe yaramadı
En son üzgün bir ses tonu ile konuşmaya başladım '' Niye benimle olmak istemiyorsun? yanlış bir şey mi yaptım ya da yapıyorum? Y-Yoksa benimle sevişirken keyif mi almıyorsun?''
Yüzüne alaycı bir ifade yerleştirdi '' Sen benimle sevişmek istemeyince ben ne hissediyorsam onu hissetmeni istedim''
Hem şaşkınlık hem de mutlulukla birlikte ''Yani benimle sevişmek istiyorsun doğru mu anladım'' dedim
Ciddi bir şekilde bana bakıp '' Hayır'' dedi
Bu aralar hiç bölüm yazasım gelmiyor o yüzden bir sonra ki bölüm ne zaman gelir hiç bilmiyorum. Sizi seviyorum
