Dalından kanatlanan kuş gibi bir ses 'Bir ekmek alabilir miyim?' dedi. Nasıl güzel göz, nasıl güzel yüz, nasıl güzel ses.. Ekmek yok, ramazanda ekmek olmaz dedim. 'Tüh' dedi. 'Pide sevmiyorum da ben bi şansımı deneyeyim istemiştim yine de.' Öyle güzel tüh dedi ki, o tüh dedi diye ustaya kızdım, babama kızdım. O tüh dedi diye o akşam oruç açmadım. Ustaya yalvardım yakardım, ekmeğin hamurunu kardırdım, o tüh dedi diye fırını tekrar yaktırdım... O tüh dedi ya her gün ekmek yoğurdum, her gün fırının başına geçtim, her günün ilk ekmeğini önlüğüme sarıp ona götürdüm."
"Ona ne oldu peki abi?" dedi Özgür. Hepimizin aklından kız okumuştur, Hakan Abi ekmekçi olduğuyla kalmıştır gibi klasik sonlar geçti. Hakan Abi'nin cevabı klasiğin klasiği, sonların en güzeliydi.
"Oğlum" dedi, "ben her sabah evden işe diye değil, dur ben sana bir ekmek yapıp geleyim diye çıkıyorum, ilk ekmeği ona götürüyor, kalanını mahalleliye satıyorum. Yani siz hepiniz, gönlümün ekmeğini yiyorsunuz, o tüh dedi diye.."