July Sabah kalktığında annesine herşeyi anlattı ne yazık ki annesi bunun bir rüya olduğunu söyledi. July annesi ne desede o gölgeyi görmüştü.
July okula varmıştı. Arkadaşı Jhonla karşılaştı ;
- Merhaba July , dedi Jhon.
- Merhaba Jhon.
- Nasılsın ?
- Dün gece olanları sana anlatmak istiyorum Jhon dedi , July.
Okulda dersi bitmişti ikisininde . Yine mezarın arkasındaki Cafe' ye geldiler.
Bu sefer çay içmek istedi July. Anlat dedi Jhon. July' de anlatmaya başladı...
Olanlara çok şaşırmış gibi yapıyordu ama şaşırmamış olduğu çok belliydi. July her gece bu böyle mi olcak ? Dedi .
Jhon ' da , dur bakalım tekrar olursa bir çaresine bakarız. July geç olamadan kalkalım mı ? , dedi. Evine Jhon bıraktı.
July artık evdeydi , çok yorgundu bugün uyumak istedi. Koltuk da uyuya kaldı. Annesi de üzerini örttü. July kabuslar görmeye başladı, terler akıyordu alnından. Yüzünde tuhaf bir his vardı.
Rüyasında o boş odanın kapısının altından kanlar süzülüyordu. Bu "kan izi " idi. Çok korkuyordu. Sonra kanlar merdivenlerden süzülerek , ayak izleri belirmeye başladı , kan izleri July' nin üzerine doğru gelmeye başladı , geldi geldi geldi...
