Evet, sayın seyirciler! Son dakika gelişmeleri ile karşınızdayız. Şu an aldığımız bilgiler doğrultusunda Eski Savunma Bakanı Howard Stark'ın oğlu Anthony Edward Stark'ın Mextyln yakınlarında bulunan bir kulübede çıkan yangında baygın olarak bulunduğ...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
❝don't forget, don't trust❞
•
Nefes alamıyordu. Hissettiği yakıcı sıcaklıkla kavruluyor gibiydi hareket etmeye çalıştı ama kıpırdayacak hâli yoktu, gözlerini bile açamıyordu. Zihni karanlığa düşmeden önce ona bir şeyler fısıldadı.
E-01-CL. Sakın unutma.
Sesler. Ne olduğunu algılayamadığı sesler yükseliyordu. Hareket etmeye çalıştı, başaramadı. Kaldırıldığını hissetti. Zihni karanlığa düşmeden önce ona bir şeyler fısıldadı.
Lorelina. Sakın unutma.
Nefes alabiliyordu. Sıcaklık gitmişti. Sesler. Sesler hâlâ vardı. Anlamak için kendini zorluyordu ama yorgundu. Zihni olacakları biliyormuş gibi son bir çabayla zorladı onu. Gözlerini açmayı başardı. Gördüklerini algılayamıyordu ama yine de bir şeyler mırıldanmaya çalıştı. Ağzını kapatan şey buna engel oldu, anlaşılmadı ama zihni karanlığa düşmeden önce bir şeyler fısıldadı.
Sakın güvenme.
•
Bruce kontaktan anahtarı daha çıkaramadan Virginia hızla inmişti arabadan. Kendisi de seri hareketlere arabadan inip onun peşinden koşmaya başladı. Aradaki mesafeyi kapatmak için daha hızlı olurken aklından son yaşananlar geçiyor, düşünceleri birbirini kovalıyordu.
Onu öldürecekti. Onu gerçekten öldürecekti. Çevresindekilere yaşattığı korkudan dolayı bunu hak ediyordu. Onu öldürecek sonra diriltip bunu neden yaptığını, son beş ayını sorup sonra tekrar öldürecekti. Çünkü hiçbir sebep ya da bahane, bunu açıklayamazdı.
Haberi nasıl aldığını, bir anda nasıl dersi yarıda bırakıp çıktığını, nasıl Virginia'nın yanına vardığını ve hastaneye kadar nasıl araba kullandığını hatırlamıyordu bile. Tek bildiği kalbinde uzun zamandır böyle bir korku hissetmemişti.
Evet, kesinlikle onu öldürecekti.
Virginia'nın Howard'ın kollarına atılmasını ve Maria'nın kendisine doğru yöneldiğini görünce yavaşladı Bruce. Kollarını iki yana açıp Maria'ya sarıldı. Maria Stark tüm yaşananlara rağmen her zamanki asaletini koruyordu. Siyah saçları yukardan sıkıca tek bir telin çıkmasına izin verilmemiş bir şekilde bağlanmış, beyaz bir tişört ve siyah bir pantolanun içinde bile duruşu dik, tutuşu sertti.
"Maria, o nasıl?" Ayrıldıklarında bir elini beline koydu Virginia'yı sakinleştirmek için, bildiklerinin hepsini anlatan Howard'a doğru yönlendirirken sordu.
