"Ağlarım ama öyle yaparsan" dedim ve kollarımı birbirine kavuşturdum. Minho sahte bir korku ile bakıp sonra bakışlarını düzeltti ve dalga geçerek
"Hadi ya kafanı patlatırım demiyor da" omuz silktim. Yapardım, yapmıştım.
Ah be Ben üzümlü kekim benden neler çektin...
O sırada içeri Gally girdi.
"Newt hadi gel" üzülmüştüm. Minho'dan ayrılmak istemiyordum çünkü bu herif beni taciz ediyordu!
Tabii bende ağzının payını veriyordum.
Onunla birlikte dışarıya çıktığımda Gally'e nefret ve kin ile bakan bir çift göz görmüştüm. Elindeki tırmığı yaptığı tek elindeki yumruk ile ikiye ayırabilecek kadar nefret ve kin ile bakan bir çift göz.
Gally'e daha da yaklaştım ve gözleri bana bakınca yumuşadı, yutkundu ve yumruğunu serbest bıraktı.
"Dur" dedim. Gally durup bana döndü.
"Ben buranın kaptanıyım bana bir şey söyleyemezsin ufaklık"
Sıçtım ağzına
Aynen öyle.
"Sen kaptan falan değilsin! Ne istersem onu yaparım." Dedim ve arkamı dönecekken tutup gerisin geriye çekti beni ve gözümün içine doğru baktı.
"Ne istersem o olur Newt. "
Kulağıma yaklaşıp fısıldadı.
"Inlemeni istersem inlersin" diye fısıldadığında kolumu sıktığı gibi inlemiştim istemsizce
Aptal
Gözlerimi kapatıp dişlerimi sıktım. Sırıttı ve daha çok yaklaştı. Etrafta seslerin kesildiğine yemin edebilirdim. Ses yoktu.
" diz çök dersem çökersin" dedi ve bir anda sakat bacağıma vurmasıyla dengemi kaybettim. Kolumu bırakmadığı için ona tutundum.
"Yalvar dersem-" yandan gelen darbeyle yere yığıldı.
"Yalvar dersem yalvarırsın Gally"
Yutkundum. Gözlerim dolmuştu çünkü zaten bacağım çürümüş durumdaydı, şimdi hiç hissetmiyordum. Acıyordu ve dehşet vericiydi.
Insanlar işlerini bırakıp çevremize dolandığında chuck yanıma gelip kolumu omzuna koydu ve beni kaldırdı.
Bu çocuğu çok seviyordum. Ikimizi de geriye çekti.
O sırada Minho çoktaaan gelmiş, Gally ise çoktan ayağa kalkmış Thomas' la atışıyordu.
Chuck beni hamaklara sürüklerken duyabildiğim tek cümleler şunlar oldu;
"Ben 3 yıldır burdayım Çaylak!"
"Evet! Evet 3 yıldır burdasın ve hâla burdasın!"
