SESSİZ OL (BXB)

17

Yine Çınar'lar yine masa ve yine gerginlik...

"Okullar nasıl gidiyor?"

"Idare ediyoruz"  Talha gevşek gevşek gülüyordu. Okan'a baktığımda yüzünün kıpkırmızı olduğunu gördüm. Hayır! Şuan masa altı fantazisi yapmıyorlar.

"Kayracığım senin okulun nasıl geçti?"
"Kötüydü" Masada oturanların bakışı birden bana döndü.

"Okul bir türlü ısınmıyor, üşüyoruz." Ali'ler de onaylayan sesler çıkarttılar. Aslında 'Senin bu orospu oğlun herkesin gözü önünde dudağımdan öptü, gevşek gevşek davrandı' demek vardı. Ama yemez...

"Yaaa çok kötü olmuş. Hilmi okulla bu sorunu konuşmalısın"

"Konuşurum Gül'üm" gözdevirmemek için kendimi zor tutuyorum.

"Bugün başka neler yaptınız" Bu kadın öpücük olayını biliyor lan! Gözümün içine anlat der gibi bakıyor. Bakışlarım çaktırmadan Çınar'a kaydı. Yüzün de ki belli belirsiz gülümsemeyi görünce oturuşumu dikleştirdim. Beni heyecana sokup anlattıracaklar, anlatınca bir nevi sevgili ilan edecekler. Lan anadolu çocuğu bu oyunu yer mi? Yiyedebilir...

"Ne olsun? Normal bir gündü"
"Hiç değişik bir şey olmadı mı?"

"Oğlunuz milletin gözü önünde öptü! Duymak istediğiniz bu tabiki de" elimde ki çatalı masaya gelişi güzel bıraktım.

"Ama bu haberi benden değil oğlunuzdan öğrendiniz. Gerçekten oyun oynayacak yaşı geçmediniz mi?"

"Terbiyesizlik yapma" arkama yaslanıp kocaman gülümsedim.

"Ne, beni tehdit mi edeceksiniz?"

"Kayracığım sakin olur musun? Okulun çevresinde korumalarımız var, onlar söyledi. Neden seninle oynayalım ki?"

"Oynamadınız mı?" Gül hanım kafasını sakince iki yana salladı. Bunların hepsi bir manyak!

"O zaman eve gidebiliriz" Burada tehditle tutuluyorken bir de oynamıyoruz diyorlar. Sanki oğlunun manyak olduğunu bilmiyor, yalancı kadın.

"Olmaz" Hilmi Bey'e sahte gülümsemesi gönderip bıraktığım çatalımı aldım. Bir yandan yemek yiyor diğer yandan arkadaşlarımın bakışlarından kaçıyordum. Eziliyoruz. Bizi bir böceği ezer gibi ezmeye çalışıyorlar.

"Kendinizle çelişiyorsunuz."

"Sadece oğlumuzu düşünüyoruz. Biliyoruz yaptığımız bencillikten başka bir şey değil ama yapmak zorundayız. Oğlumu eskisi gibi bitik görmek istemiyorum" Düz bakışlarımı Gül hanıma diktim. Aile olarak benciller.

"Oğlunuz üzülmesin diye benim gençliğimi yakıyorsunuz. Kendiniz  saygı, merhamet göstermezken benden ne bekliyorsunuz? Bu aptal oyun devam  ederse işin şekli değişecek"

"Ondan hoşlandığını bilmesek ısrarcı olmayız. Çınar'dan etkileniyorsun"

"Her etkilendiğimle yatmıyorum ya da yakınlaşmıyorum. Çınar'dan değilde 45 yaşında bir adamdan etkilenseydim böyle destekçi olur muydunuz? Ergeniz! Etkileniyoruz, etkiliyoruz ama bu demek değil ki her etkilendiğimizle yakınlaşalım."

"Haklısın"

"Ama haklı olmam bir şeyi değiştirmiyor. Bu masada, bu evde isteyerek kalmayacağımı bilin! Zaman ne gösterir bilmiyorum fakat kinci yanımdan fazlasıyla eminim. Oğlunuzun istediği gibi olsun ama olurda işler istediğiniz gibi gitmez, o zaman suçu kendinizde arayın."

Ali'lerin gerçekleri öğrenmesini umursamadım. Biliyorum ki Okan kapıldığı hayata devam edecek.

"Odama gidelim" Çınar'ın sert sesiyle direk sandalyeden kalktım. Odasına giden merdivene yürürken içimde ki cesareti korumaya çalıştım.

Odasına girdiğimiz anda vazgeçilmez duvarına yasladı. Dediklerim için kızmasını beklerken tek yaptığı dudaklarıma yapışmak oldu. Bedenim titredi, beynim uyuştu.

Bütün düşüncelerim, kararlılığım siyaha bürünürken tek yapabildiğim dudaklarımı aralamak oldu. Elini belime koydu, kafasını boynuma gömdü. Öpme sesleri kulaklarımda yankılanmaya başladı. Çınar'ın sert öpücükleri, arada tenime değen diliyle sanki dipsiz kuyudan atlamaya başladım.

"Kafanı dikleştirip konuşman yok mu, kafayı yedirtiyor. Sinirlenmem gereken yerde nasıl etkin altına alınıyorum anlamıyorum." Kokumu içine çekip devam etti.

"Anneme karşı saygılı ol! Babamı sinirlendirme bunları kendim için değil senin için söylüyorum."

"Anne kuzusu olduğunu bilmiyordum. Ve uzaklaş, midemi bulandırıyorsun"

Elini pantalonun içinden belli olan, sert penisime koydu. Arada ki kumaş parçalarına rağmen parmaklarını hissettim. Yüzüne doğru bıraktığım titrek nefesimi içine  çekti. 

"Bakılınca miden bulanmış gibi durmuyor."

"Yapma" fısıldadım.

"Yapacağım" Elini hareket ettirirken kafasını tekrar boynuma gömdü. Kendimi tutamayıp inlememi dışarıya bıraktım. Parmakları değdikçe penisimin ucu sızlıyor, kendimi kaybedecek gibi hissediyorum. Dokunuşları tarifsiz duygulara itiyor, boğuluyorum.

"Ah! Çınar durman gerekiyor" diğer elini meme ucuma koyduğu anda sertleşmiş penisinde işaret parmağımı gezdirdim. Penisinin ucunu bulunca büyüklüğüne lanet edip parmağımı biraz bastırdım.

"Oyuncağını keşfe çıkmış gibi davranıyorsun. Kayra... Aklımı kaybedeceğim, ruhumu kaybedeceğim."

"Umurumda değil"

İkimizde dokuyor, birbirimizden geçiyoruz. Boynumu öperken saçına asıldım, kafası boynumdan çekildi. Islanmış dudaklarına bakıp dudağımı yaladım.

"Öp " kendimden emin bir şekilde dudaklarına yapıştım. İkimiz de yanacağız...

Beni yakmaya çalışanları bende yakacağım. Oğlu üzülmesin diye üzenleri, cehenneme yollayacağım.

Alt dudağımı ısırınca derin bir inleme bıraktım. Dişleri ruhumu yeniden karanlığa çekti, tek hamleyle bedenini duvara yasladım. Dudaklarının arasından çıkan boğuk inlemeyi umursamadan elini, penisimden çektim. Itiraz edeceğini anladığımda penisine sürtündüm. İkimiz de aynı anda inlemelerimizi bıraktık. Penisimin üzerinde hareket eden büyük penisi, kalın dudakları, insanı yakan nefesi...

Ah  be Kayra andjskd sen ne yaptın?

Biraz kısa oldu farkındayım. Elektirikte sıkıntı çıktı, wifi gitti. Bizim evde internet çekmiyor dışarıdan atıyorum eheee

Beğenip yorum atarsanız sevinirim ❤❤