Kanla çizilen kaderim...

407 6 0
                                    

Gecelerdir uyumuyorum. Dudaklarım olabildiğince uyuşuk.. Gözlerim perdeleri yıkanmış , ışığı göz alan bir oda kadar çırılçıplak... Gözümün alabildiği heryer kanımla örülmüş tuğlalarla çevrili... Damarlarımda çıkan bu isyanı bir türlü bastıramıyorum. Dudaklarımla gördüğüm bu serabı , Chivas ile defediyorum...
Ben Tanrının en sarhoş anıyım , kırılmış kurşun kaleminden çıkan en boktan şiiriyim.
Kızıl başlı sokak lambası yerini güneşe bırakmıştı... Gözlerimin perdeleri usulca aralandı.. Ve daha sonra dudaklarım uyandı... Kanımla ıslanmış tuğlaların arasından güneş sızmaya başladı. Tükürüğüm ise yerini sağanak kan yağışına bıraktı... ve kanım ise büyüyüp bir göl oldu... Kendi kanımda boğuluyormuş gibi hissettim ve kustum , tüm kanımı , midemi , organlarımı boğaz yollarımda hissettim.

Benim adım Ares... Bir Antik Yunan Tanrısı ile adaşım... Ölümsüz olan her Tanrı gibi bende ölümsüzüm... Buna dün gece sıvasını kanımla yaptığım tuğlalarda şahit... Başaramamak... 19 yıllık sikilişimi anlatan en iyi kelime.. Ve bu kelime uğruna yediğim sayısızca dayak... Sanırım bu sefer başaramadığım için dayak yemeyeceğim.

İnce kumun üstüne kanımla kurduğum cumhuriyeti geride bırakıp ayağa kalktım. Üzerime sinmiş kanı ve kokusunu silkeledim , gömleğimin iç cebine iliştirdiğim sigara paketinden bir dal aldım... Ve güneş ile sigaramı tutuşturdum. Sigara dumanının ciğerlerimde volkan lavları gibi dağılışını izledim. İçimi görebiliyordum , akciğerlerimi , kalbimi ve lavlar sayesinde uyuşan boğaz yollarımı. İç savaş ile harap olmuş bir sokak kadar kan ve barut kokuyordu kalbim.. Akciğerlerim ise bir eroinman ile aynı kaderi paylaşacak kadar uyuşuktu. En ucuz uyuşma tekniğini kullanıyordum. Dudaklarım alabildiğine kuru ve ellerim en güzel parfümünü sıkmış tarafından tutulacak kadınını bekliyordu...

Ben Tanrının en sarhoş anıyımHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin