İlk önce merhabalar.. Kitabıma çok güzel veya klişe değil olamaz gibi şeyler diyemem. Çünkü bu yorumlara bence sizler karar vermelisiniz.. Kitaba geçmeden önce oylayıp yorum yaparsanız çok sevinirim iyi okumalar..Bölüm Şarkısı: Chopin- Spring Waltz
Şu an bi yaz akşamının kollarında balkonda oturuyorum. Ben herkesin sevebileceği bi tip değilim dışarıyı çıkıp gezmeyi sevmem veya şu an yaşıtlarımın yaptığı gibi her akşam klüplere gidip arkadaşlarım ile takılmam.
Benim hayatım genellikle çok sıkıcı geçer ama bu herkese göre. Bana göre gayet normal çünkü her günüm böyle. Bi ikizim olmak üzere ailemiz toplam 4 kişi. Evet ikizim var ama bana göre daha eğlenceli herkesin sevebileceği bi tip. O şu an tam da anlattığım gibi bi klüp barında bi yerlerde sanırım ve ben onu idare ediyorum her gün yaptığım gibi. Çünkü neden olmasın..
Cebimde ki telefon titrediği anda anladım ki eve geliyor ve telefonu açtım. "İkiz hemen buraya gelmen lazım çünkü başım belaya girdi anasını satayım." Ne başım belada mı dedi o. "Anlamadım ne oldu ne oldu." İşte başlıyoruz.."Ya anlamadın mı salak hemen buraya gelmen lazım." Hahaha çok komik. "Şu an seni idare ediyorum nasıl gelebilirim?" Asıl salak olan sensin ikiz maalesef. "Yatmıştır onlar, hemen gelmen lazım hem de hemen." Hayır neden ben her seferinde arkasını topluyorum ki. "Tamam gelmeye çalışacağım bekle beni." Ve telefon kapanır, hissetmiştim böyle başına dert açacağını.
Üstüme siyah tişört, siyah bol pantolon ve deri ceketimi giydikten sonra nerden çıkacağımı düşünmeye başladım. Balkondan atlasam? Şu an 2. kattayız ve evet atlayabilirim. Atladığım gibi koşmam lazım çünkü Derya Teyze'nin beni görmemesi lazım.Deli danalar gibi koşarken "Siktir!" astım ilacımı almayı unuttum. İnşallah kriz geçirmezdim. Aferin Su seni kurtarmaya geleceğim diye ilacımı unuttum bak.
Su'nun attığı konuma baktığımda aslında o kadar da uzak olmadığını gördüm. Ana caddeye çıktığımda yolu yarıladığımı farkettim ve biraz daha yavaş koşmaya başladım.
Oraya vardığım da çok kalabalıktı ama çok. Bi anda öksürmeye başladım kriz geçireceğim sandım ama kısa bi öksürüktü. İçeri girmeye yeltendiğimde koca adamlar izin vermedi. Kimliğimi istediler ama giremezdim çünkü daha 18'ime 1 hafta vardı. kimliğime bakıp 1 hafta kaldıklarını anladıklarında içeriye girdimAllah Allah yanlış mı görmüştüm acaba.
İçeriye girdiğimde dışarıdan 2 kat daha çok insan olduğunu anladım. Su'yu aramaya çalıştım ama bulamadım daha çok içeriye girdiğim de ise ikizimi birinin elinde gördüm ve kurtulmaya çalışıyordu. Oraya doğru gideceğim sırada omzuma biri çarptı ve o nasıl bi koku bundan sonra limon ve çikolatayı daha çok seveceğim sanırım. Silkelenip kendime geldikten sonra ikizimi kurtarmaya koyuldum. Herkes neden bakıp yardım etmiyor ki tabi onlara da eğlence çıktı ne olsun. Adamın yanına gidip dizine bi tekme attığım gibi ikizimi alıp koşmaya başladım. Kahretsin öksürüklerim başlamıştı."Güneş teşekkür ederim gerçekten ikizim." Ben burda öksürükten gideceğim o teşekkür ediyor. Kötü bi öksürükten sonra "Sus ve yürü Su adamın bizi yakalamaması- " ve ardında tekrar öksürük "lazım.." Su bana garip bir şekilde bakarken anlamış gibi "Kahretsin iyi misin Güneş" yeni mi aklına geldi acaba Su "İyiyim kahretsin sus ve koş Su" daha konuşmadıktan sonra şükür ki adamdan kurtulmuştuk ama sanırım ben çok kötüydüm.
Öksürükler içinde yere diz çökerken Su endişe ile bişeyler diyordu ama onu duymuyordum sonra sonra bişey oldu ve o kokuyu soludum.
O çikolata ve limon kokulu adamı ve daha sonra bayıldığımı hatırlıyorum...
Tekrardan merhabalarr bu benim ilk bölümüm ve inşallah beğenirsiniz..
Eğer yanlışlarım olursa bana her daim yazabilirsinizz
TEŞEKKÜRLER.. ⚔️
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KARANLIK KUYU
General FictionNefret ,kin ,öfke ve kasvetten beslenen adam kızın kasvetine karışıp onu iyileştirebilecek miydi..?