Keyifli okumalar^^
0.6|Hipnoz
Aşamalar,hayatımızın her yerindeydi.
Hedefinize doğrudan ulaşmanız mümkün olmazdı çoğu zaman. Ödemeniz gereken bedeller,yüzleşmeniz gereken gerçekler olurdu. Biliyordum,bu sikik bir aşamadan başka bir şey değildi,
Fakat hedefime bu kadar çabuk ulaşmayı beklememiştim.
Elimi enseme atıp Boynumdaki demir zinciri çekiştirirken okul koridorunda yürüyor,bir yandan da sürekli gördüğüm yüzleri tarıyordum. Her şey aynıydı. Benden haz etmeyenler,parmaklarıyla işaret edip alayla gülenler hala oradaydı,
Tabi yolunu anında değiştirenler de.
Gözlerim, kitaplarını dolaba yerleştiren onu tekrardan bulurken yutkunmadan edememiştim. Ensesi...o morluk.
Onu ben mi yapmıştım?
"Sana ne kadar cesaretli olduğumu göstereceğim."
Şimdiden geri çekilmesini beklemiştim belki de. Mantıklı bir pozisyonda değildik,hiç değildik hem de. Kadrajımda koca gözleri ve az aşağısındaki dolgun dudakları varken kim olduğunu unuttuğumu hissediyordum. Hyun gibi değildi,bulanıktı.
Çok bulanıktı.
Dokunuşu altında kasılırken titreyen nefesimi ağzına doğru vermekten çekinmemiş ve onun da derin iç çekişini duymamla birlikte her şey silikleşirken kendimi tutamamıştım. Dudaklarım alt dudağını kavramış, ağzımın içine doğru çekiştirene kadar ondan hiçbir şekilde bir tepki alamamıştım. Sikimde değildi,tek emin olduğum şey buydu. Parmaklarım suratını kavrayıp yüzüme biraz daha kaldırırken de kendisi kollarını belime sıkıca dolarken de sonuçları ikimizin de pek siklemediği açıkça ortadaydı. İçki kokan soluklarımız birbirine karışırken sorumluluk alamayacak bir haldeydik. Hoş,tek isteğim çevremden kaçmasıydı.
Çünkü siktir edin, ikimiz de homo falan değildik.
Bundan utanacaktı,nefreti ikiye katlanacaktı belki de fakat istediğim olacak ve etrafımda dolanmayacaktı. Belki şimdi her şey bulanıktı ama sabaha o pus yerini yerini kabus gibi bir netliğe bırakacak ve pişmanlık duyacaktı.
Pişmanlık duyacaktım.
Dudaklarım,sesli bir şekilde ondan koptuğunda nefes nefese bakmıştım ona. Gözlerini kapatmış,hızla inip kalkan göğsüyle öylece elimin altında dururken sertçe yutkunmadan edememiştim. "Hyun," yerimden doğrulmuş,Ellerim yavaşça yüzünden kopup boynuna doğru giderken kıkırdamıştım aklımdaki şeyle. "Umarım,"dedim ve irislerim boynunun yanında dolandı.
"Partnerin çok kızmaz."
Birkaç saniye içinde kulak altını emmeye başladığımda inlemiş,kendine çektiği dizlerini belimin her iki yanında hissetmemle avuçlarım, üst bacaklarını kavrarken tekrardan gülmüş ve işime devam etmiştim. Elinin teki saçımı kavrayıp ince sesiyle,"Siktir-"derken diğeriyle ağzını kapattığını gördüm. "Hoşuna mı gitti?" Sorumun amacı tamamen onu kışkırtmaktı. Hoş, saçımdaki eli çıplak omzuma inip bedenimi ittirdiğinde bunu başardığımı zannetmiştim.
Fakat sırtı yatakla buluşan bu sefer ben olurken o,bacaklarımın arasına girmiş ve "Ne?"diye mırıldanmıştım anlamazcasına. Kanımın akış hızının arttığını hissediyordum. "Ne,ne?" Tutamları,yüzüme eğilmesiyle elmacıklarıma değdi ve sırıtmasıyla birlikte donakalmama neden oldu.
