Bu şarkıya bayılıyorum...yazarken de aklımda hep bu şarkı çaldı. Açıp öyle okumanız tavsiye edilir:3
Keyifli okumalarr^^
Yorum istiyorumm
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
-Fallin' again-
The neigbourhood,The beach 0.5| Cesaret
"Tek attım gördün mü?"
"Tik ittim girdin mi?"
"Kıskanç..."diye homurdanmıştı Jisung fakat sesinden güldüğünü anlayabiliyordum. "Sus Han-Ji de oyuna odaklan."derken televizyona biraz daha yakınlaştım ve konsolu tek elimde tutup sehpadaki tavuk kanatlarından birini daha mideme indirdim. Jisung'un kaldığı pansiyondaydık ve sanırım işeme ve yemek faslını saymazsak sabahtan beri bu haldeydik. Neticede benim için vaktin en azından biraz daha eğlenceli geçmesi adına çünkü dikkatimi dağıtma isteğiyle dolup taşmıştım.
Babam,dün eve geldiğim anda boktan bir emrivaki yapmıştı.
Gün içinde hiçbir hazırlığa katılmasam bile akşam o sofrada bulunmamı istiyorlardı. Çizmeye çalıştıkları karenin farkındaydım.
Siktiğimin tek perdelik bir gösterisinden başka bir şey değildi.
Gitmeyi düşünmüyordum fakat gösteriye sapsız bir oyuncu perdeyi yırtarak dün itibariyle katılmıştı. Ne yapacağım konusunda hala kararsızdım o yüzden. Bu bir meydan okumaydı ve ben de meydan okumalardan kolay kolay kaçmazdım işte. Hyun,bir haftadan beri olmaması gerektiği kadar yakınımdaydı ve eğer uzak durursam işin sonuna asla varamayacağımı biliyordum. O,inatçının tekiydi. O ,aptal bir inatçının tekiydi ve yavaştan yavaştan kendi halimde kurduğum bölgeleri izinsizce keşfetmeye başlamışken bir an önce onu sınır dışı etmem gerekiyordu.
Buna odaklanmıştım. Hatta öylesine odaklanmıştım ki ekrana öylece bakarak konsolu tutmaktan başka bir şey yapmadığımı, Jisung'un enseme şaplak atıp irkilmeme neden olmasıyla fark edebilmiştim. "Dedem gibi niye dalıp gittin amına koyayım?" Suratım buruşurken,"Siktir..!"diye bağırdım ve bir hışımla konsolu yere bırakıp ayağa kalktıktan sonra kendimi kanepeye attım. İrislerim bana bakan Jisung'u bulurken meraklı bakışlarını yakalamamla ensemi ovuşturmuş ve sıkıntılı halim ikiye katlanmıştı. Bok gibi hissediyordum. İç çektim. Pekala Jisung bu işlerin adamı pek de değildi fakat anlatmazsam iyice patlayacağımı düşünmeye başlamıştım. Ona nasıl bakıyordum bilmiyordum fakat gözlerini kısıp anlamazca,"Yine aynı bakıyorsun..."demişti. Başımı iki yana salladım sorarcasına. "Nasıl bakıyorum?"demiştim ve o,tek kaşını kaldırıp dirseğini oturduğum kanepeye yaslarken omuzlarını silkmişti. "Özel hayatını sorduğumdaki gibi." Kaşlarım çatılırken onu başımı iki yana sallayarak reddettim. düşündüğüm şeyin tam aksini yapıyordum sanırım çünkü dudaklarım aralandığında söylediklerim bambaşkaydı.
