𝙤𝙣𝙚 𝙢𝙚𝙚𝙩𝙞𝙣𝙜 𝙡𝙚𝙖𝙙𝙨 𝙩𝙤 𝙖𝙣𝙤𝙩𝙝𝙚𝙧 - 𝙗𝙖𝙟𝙞𝙛𝙪𝙮𝙪 ✓

öyle diyince yanlış anlaşılıyor.

卍

Baji şu anda, geçmişe gitmek ve temizliğin çoğunu son dakikaya bıraktığı için geçmişteki kendine yumruk atmak için bir zaman makinesi icat edecek zamanı olup olmadığını düşünüyordu.

Ama elbette, o kadar vakti yoktu. Mitsuya'yı dinlemediği ve vakti varken  erkenden temizlik yapmadığı için pişmandı, bunu Mitsuya'ya söylemeyi hiçbir şekilde düşünmüyordu. Ona  'Sana söylemiştim.' deme fırsatını tekrar vermeyecekti.

Kendisine masum gözlerle bakmaya çalışan, suçlularla yüzleşmek için arkasını döndü.

Ne yaparlarsa yapsınlar onlara asla kızamazdı, onlara karşı bir zaafı vardı ve bunu biliyorlardı.

Homurdandı ve önce neyi temizlemesi gerektiğine karar vererek işine devam etti. Yapılacak çok fazla iş yoktu, kesinlikle dağınıktı ama önümüzdeki iki saat içinde bitiremeyeceği kadar dağınık değildi, ki bu da Chifuyu'nun evine geleceği zamandı. Ancak kendisini ve köpeklerini tanıyordu, dikkatinin dağılması ve köpeklerinin bir şeyleri devirmesiyle bu çok daha uzun sürebilirdi.

"Tamam, siz ikiniz dinleyin!" onları çağırdı ve önlerine, yere oturdu.

"Lütfen ben temizlik yaparken ortalığı dağıtmayın, size daha fazla abur cubur vereceğim."

Fenasiyle Kerim, anlaşmanın artılarını ve eksilerini tartışıyormuş gibi birbirlerine baktılar ve anlaşmaya vardıklarında kafa salladılar. Ona mutlu bir şekilde havladılar ve Baji'nin temizliğe devam etmesini izlerken yataklarına gidip uzandılar. Eğilip tüylerini okşadı.

"İkinizi ikna etmek için gerekenlerin bu kadar kolay olduğunu bilseydim, bunu uzun zaman önce yapardım."

Daha önce olduğu gibi anlaşmadan ziyade bu sefer bir emir gibi ona tekrar havladılar. Baji gücenmiş bir ifade takındı ve işe koyuldu.

Her şeyi bitirdiğinde, sıkı çalışmasına gururla baktı. Dürüst olmak gerekirse, taşındığından beri evini bu kadar temiz görmemişti. Tam saate bakacaktı ki kapı çaldı.

Kapı deliğinden baktığında Chifuyu'nun kedisi için kafese benzeyen bir şeyi tuttuğunu gördü. (Bunu yaparken kafasını çarpmıştı.) Kendine hızlı bir moral konuşması yaptıktan sonra kapıyı açtı ve konuşmasının hiç yardımcı olmayacağını anladı.

Chifuyu hiçbir şey yapmadan bile çok tatlıydı ve Baji onunla normal bir şekilde konuşamayacak kadar garip bir insandı.

Chifuyu ona gülümsedi.

"İnsanlarla buluştuğunda hep donup kalır mısın?"

Baji kızardı ve içeri girmesi için yana kaydı.

"İlk senin konuşmanı bekliyordum."

"Aynen, kesin öyledir." sarışın eve girdi ve kafesi indirdi.

Kapağı açtığında siyah bir kedi ortaya çıktı.

"Noodle ile tanış."

Baji eğildi ve görünüşe göre ondan hemen hoşlanan Noodle'a elini uzattı. Siyah kedi kendisini sevmesine izin verdi ve Baji'nin bacağına sürtündü.

Chifuyu karşısındaki görüntüye  gülümsedi.

"Hayvanlarla aran iyi değil mi?"