you're mine || Taekook

~23~

Suga evde hazırlık  yapıyordu  Seokjin  geleceği  için  çok  heyecanlıydı.

Mutfakta birşeyler  hazırlamaya koyuldu o geldiğinde  herşeyin  bitmiş olmasını  istiyordu. Bugün  güzel  vakit geçirmek istiyordu.

Şirketten  dolayı zaten morali çok  bozuktu ve bu sıralar  çok  linç yiyordu.

Suga da Seokjin'in  bunları kafasına taktığını  bildiği  için  bugün  onun moralini düzeltmek  için ona buluşma  teklifi  etmişti  lakin o şerefsiz  hala yakalanmadığı ve kim olduğu  bilinmediği  için  riske girmek istemedi ve Suga da onu evine davet etmişti.

Ve şimdi  onun icin güzel  yemekler yapıyordu. 
Çünkü  Seokjin'in  yemekleri ne kadar çok  sevdiğini  biliyor o yüzden  onu mutlu etmek için  elinden geleni yapıyordu.

Suga yemek yaparken bir yandanda balkona masa hazırlıyordu bugün  Seul de hava harikaydı ve balkonda yemek yemek  harika bir fikirdi.

Suga yemek yapmayı bitirmiş ve salona geçmiş bir kaç filim cd 'si çıkarıyordu  yemekten sonra belki filim izlerlerdi.

Seokjin çoktan  evden çıkmış  ve Suga'nın  attığı  konuma doğru  yola çıkmıştı.

Kaç gündür  morali çok  bozuktu üyelerle beraberde değildi  ve kendini çok  yalnız hissediyordu. Bu yaşına  kadar onlardan bir kere bile ayrılmamıştı ve bu olay onu fazlasıyla üzmüştü.

Yıllar sonra ilk defa üyeler  Seokjin'siz konser vermişlerdi  ve üyelerde  çok  mutsuzdu ve konser o kadarda eğlenceli  geçmemişti. Ve fanlarda bu durumu anlamışlardı ama çok üstelemediler.

Seokjin Suga'nın  attığı  konuma geldiğinde  arabasını park ettikten sonra torpidoya uzanıp ordan siyah bir gözlük  ve maske çıkartıp  taktı işini  sağlama almak istiyordu ne olur ne olmaz.

Arabanın kapısını açıp arabadan indi o kadar heyecanlıydıki eli ayağı birbirine dolanıyordu .
Arabadan inip arabasını kilitledikten sonra önündeki  müstakil  eve doğru ilerledi kalbi kulaklarında atıyordu çok tuhaf hissettimşti.

Kapının önüne  geldiğinde  önce  kendini sakinleştirdi sonra zile bastı ama elleri titriyordu sakin olmaya çalışıyordu  ama olmuyordu onun karşısında  kekelemekten korkuyordu.

Suga kapı zilinin çalmasıyla elindeki cdleri bırakıp kapıya doğru  yöneldi  oda heyecanlanmıştı derin nefes alıp kapıyı açtı.

Seokjin kapının açılmasıyla yerde olan gözlerini  kapıdaki adama dikti o çok  tatlı gözüküyordu.

"Hoşgeldin Seokjin içeri gelsene." O kadar heyecanlanmıştıki cümlesini  zorlan bitirdi.

"Hoşbuldum Suga" diyerek içeri  geçti. Suga'nın  gösterdiği  tarafa doğru  yürümeye  başladılar.

Evi gayet güzeldi  çok  şık donatılmamıştı sadelikten yanaydı ama güzel dekore edilmişti.  Oturma odası griyin tonlarında dekora edilmişti. Eşyalar sadeydi ama harikaydı  zengin olduğu  herhalinden belli oluyordu.

Oturma odasının hemen yanında bir balkon vardı. Masa hazırlanmıştı  galiba orda yemek yiyeceklerdi. Balkon mutfakla bağlantılıydı ve oturma odasıyla  mutfağı   birbirine bağlıyordu. Evin düzeni  harikaydı.

"Nasılsın Seokjin." Suga heyacanlı bir tonda sormuştu.

"İyiyim  Suga sen nasılsın." Ahh Suga şuan  bitmiş durumda bu adamlan bu kadar yakın olmak onu delirtiyordu.

O Seokjin'e  hayran mı yoksa aşık mı belli değil  ama şuan  soğuk  terler dökmesinin  sebebi aşktan  başka  ne olabilir ki .

"Teşekkür  ederim bende iyiyim."