"Seni 12.30 da uyandırmamı söylemiştin ama uyanmadın. Bu yüzden yarım saat daha uyumana müsaade ettim. Gece 1 de bana bu kadar göstermek istediğin şey neydi ki?" kaşını kaldırarak sordun.
Jean ne yapmak istediğini hatırlayıp yataktan zıpladı. Bileğinden tutup seni yemek odasına sürükledi. Bir anda sanki saatlerce uyanıkmışçasına haraket etmeye başladı.
"Uh Jean?, az önce uyuyordun nasıl bu kadar enerjiksin?" sordun.
"Çünkü seninle bir şey yapmak istiyorum" cevapladı. Ama tabiki senin pis kafan hemen başka bir şey düşünmüştü. Düşündüğün şey yüzünden kızardın. Jean'ın yüzündeki sırıtışı görebiliyordun.
"Jean ne yapıyoru-" cümleni bitirmeden Jean'ın duvara çarpmak üzere olduğunu farkettin ve bağırdın "JEAN DUVAR!" o senin dediğini anlayana kadar duvara çarpmıştı bile. (yazar notu: mal yavrum önüne baksana.) *ah*ikiniz de bağırdınız. (yazar notu: bu arada bir evin içinde koşmuyorsunuz karargahta koşuyorsunuz ve Jean'ın odasından yemek odasına koşuyorsunuz ve hızlı koşuyorsunuz.) "Jean kahretsin bazen çok aptal olabiliyorsun." (Yazar notu: kahretsin adamım duvara çarptın lanet olsun adamım ıwsafudyskgfdj.) Duvara çarptığın için gözlerin hala kapalı bir şekilde dururken üstüne bir ağırlık çöktü. Gözlerini açtığında üzerinde gözleri kapalı bir pozisyonda duran Jean'ı gördün. O da gözlerini açtı ve seni altında görünce hemen ayağa kalktı ve "Özür dilerim." diyip kalkmana yardım etti. "Gerizekalı." dedin nefesinin altından. " Her neyse, beni takip et." Seni yemek odasına götürdü. "Neden yemek odasındayız?" Jean oturman için bir sandalye çekti. Sonra bara gidip bir şeyler almaya gitti. "Hadi ama at surat yine alkol alma!" sırıtırken gözlerini devirdin. "Ohhh almıyorumm." Tabiki 4 tane şarap ile yanına geldi. (Yazar: OH ZEKE NİN POHU DEĞİLDİR UMARIM O)
Sarhoş olmanı umarak kadehini ağzına kadar doldurdu (Yazar: oh there is a 1.60 beyblade in the building)
"Beni sarhoş etmeye mi çalışıyorsun Jean?"
"Evet tam olarak bunu yapmaya çalışıyorum."
O kendi bardağını da doldurduktan sonra içmeye başladınız. Her yudumun arasında da muhabbet ediyordunuz.
•45 dakika sonra, ikinizde tamamıyla sarhoşsunuz.•
*Geğirme sesi*
"Bu iyi bir taneydi y/n!"
"Mhm!" (Yazar notu: Muhabbetinizi sikeyim emi.)
Jean'ın kucağında oturuyordun ve bir yudum daha aldın "Umarım sarhoş değilsinir." dedi. (Piç he bu -yazar.) "Yok Jean keyfimden manyak gibi davranıyorum." Sarhoş olduğunda romantikleşiyordun. Bu Jean'ın seninle içmeyi sevme sebeplerinden biriyidi. Kolunu Jean'ın omzuna attın, ve saçıyla oynamaya başladın. Sarhoş olduğunda yandere gibi de davranıyordun. (Yandere: sevgisini psikopatça yaşayıp partnerini sadece kendisine isteyen birey tipi. Umarım anlatabilmişimdir.) Biraz sersemlemiş hissediyordun. Ve nereden çıktıysa bir anda Mikasa'yı Jean ile cilveleşip öpüşürken gördün ve eline masadan bir bıçak alıp onu bıçaklamaya çalıştın. Ama aslında havayı bıçaklıyordun. Jean ne yaptığına anlam vermeye çalışıyordu. "Y/N NE YAPIYORSUN AMK!" bu bağırışı seni gerçeğe döndürmüştü. "huh?" dedin. "Masadan bir bıçağı alıp havayı bıçaklamaya başladın, hatta neredeyse kalçamı bıçaklıyordun!" "oops pardon" dedin.
Jean müzik açmıştı, ama kimseyi uyandırmayacak kadar kısıktı. Şarkının birazını söylemeye başladı. Seni kucağına aldı ve kenardaki koltuğa oturttu. (yazar- evet yemek odasında koltuk var çünkü paşa gönlüm öyle istiyor.) Dans edebilin diye masayı kenara çekti.
İkiniz içmeye başlayalı 2 saat olmuştı ve şuanda Jean ile sevişmek istiyordun.
○•smutımsı durum(?)•○
Bi partideymişçesine dans etmek yerine bir balodaymışçasına dans ediyordunuz. Göğsüne çok yakınken kafanı kaldırıp onu öpmeye kalkıştın. O da senin tutkulu öpüşüne karşılık verdi. Daha derinleştirmek için kafanın arkasını tuttu. Jean sakince ve yumuşakça dilini ağzına soktu. Öpüşmek konusunda pek iyi değildin. Şu son zamanlarda romantizime vakit yoktu savaş, Eren, ihanetçiler, Marley bla bla bla ne boksa varken zaten romantizimi aklınızın ucundan bile geçirmiyordunuz. Bu yüzden ilk garip hissediyordun ve dilin haraketsiz duruyordu. Dilini haraket ettirmenin zamanının geldiğini düşündün. Jean sanki en başından beri dilinin tadını beklermiş gibi çok sessizce inledi. Dilleriniz birbiriyle savaştı bildiğin, mümkün olan her şeklide birbirine değiyor düğümleniyordu. Jean yenilgiyi kabul etti ve dilinin tamayıla içeriye girmesine izin verdi. Yalan bile söylemeyeceğim ağzı çok büyüktü. Uzun öpüşmenizi nefes almak için kesip Jean'dan ayrıldın. İkinizde nefes nefese kalmıştınız. Ardından 2 kere daha öpüşme seansı yaşandı. Nefesinizi tutmakta çok iyiydiniz. Jean iki kere inledi, ama sen sessiz kaldın.
○•smutımsı durum sonu•○
Sonra ikiniz balodaymışçasına dans etmeyi bırakıp gerçekten dans etmeye başladınız.
Jean içten bir şekilde sana şarkı söylüyordu, sende devamını getirdin. "Jean bunu sevdim bunu daha sık yapmalıyız." "Ohh katılıyorum." dedi. İkinizin gözleri yarı açık yarı kapalıydı, acayip sarhoş gözüküyordunuz.
Işıklar kapandı.
"Eh?" ikinizde panikleyip ışıkların neden kapandığını anlamak için etrafa bakınmaya başladınız. Odanın ucunda siyah saçlı küçük bir figür gördünüz.
"K-kaptan?" diye sordun.
"Siz iki aptal ne yapıyorsunuz?" Levi ışıkları açıp sordu.
"Uh..hiçbir şey!" diyip kendini savunmakta başarısız olmuştu Jean.
"Gece siktimin 3'ü *esneme sesi*."
Jean müziği kapattı ve şarabı saklamaya çalışırken döktü. (yazar- o zamanda radyo varmış gibi düşünün) Sonra mutfağın kapısı açıldı ve uzun sarı saçlı bir erkek çıktı, bu Niccolo idi.
"2-3 saattir buradalar kaptan." dedi.
"N-ne zamandır buradasın Niccolo?" diye sordun.
"Dün gece su almaya inmiştim sonra burada kitap okumaya başladım, uyuya kalmışım sonra inleme seslerine uyandım." dedi.
"Ve bize hiç bir şey söylemedin mi?" dedi Jean.
"Hayır, Eldia'lıların boş zamanlarında ne yaptıklarını merak etmiştim. Bu utanç verici."
"Niccollo bu sadece Eldia'lıların yaptığı bir şey değil biliyorsun değil mi? Senin ebeveynlerin daha ileri düzeyini de yaptı bu sayede doğdun." dedin.
"D-doğru." dedi.
"Hadi odalarınıza gidin gece 3'te bununls uğraşmamalıyım." dedi Levi.
Niccollo ikinize de itici bir bakış attı ve odadan çıktı. İkiniz de odalarınıza ayrılyordunuz ama Jean seni odana takip edip yerde uyudu.
İkinizde çok yorgundunuz, ortalama 45 saniyede uyudunuz.
Ertesi sabah geceyi parça parça hatırlayıp bilinç bulanıklığı içinde uyandınız.
♥SELAAAAM ilk defa bu kadar uzun yazdım umarım beğenmişsinizdir beğenmediyseniz de BEĞENİN CANIM AAAA gsdfjjxh♥
855 kelime^
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
