3| serçenin gözyaşı boşuna, kargalarda yine kahkaha

291 36 3
                                    

Hongjoong'un gece geç saatlere kadar şirkette kalması sonunda bir işine yaramıştı. Turuncu saçlı genç gördüğü haberle hızlı ve sinirli bir şekilde CEO'larının odasına ilerlerken şirkette neredeyse kimsenin olmaması işine gelmişti.

Büyük kahverengi kapının önüne geldiğinde kapıyı çalmış ama bir cevap beklemeden içeri girmişti. 'En azından iki nezaket kuralından birini yerine getirdim, bu da bir şeydir.' diye düşündü.

İçeride CEO'larından başka kimseyi görmeyi beklemeyen Hongjoong gördüğü 3 Phoenix üyesiyle kaşlarını çattı. Bu üç malın bu hafta CEO'larının odalarına 4. gelişleriydi bu. Bir de comeback haftalarıydı buna rağmen rahat durmuyorlardı. Bir gün çok büyük bela alacaklardı başlarına.

"Odama böyle girmenin umarım mantıklı bir sebebi vardır Kim?"

CEOların kendisine seslenmesiyle Phoenix üyelerini izlemeyi bırakarak kırklı yaşlarındaki adama döndü Hongjoong. CEO'ları yüzündeki memnuniyetsiz gülümsemeyle kendisini izliyordu. Normalde oldukça iyi anlaşırlardı ama bu sefer geliş saatini tutturamamıştı. CEO'larının başı Phoenix ile yeterince dertte gibiydi. Bu yüzden konuyu uzatmamaya karar verdi.

"Olanların açıklamasını yapmak istersiniz belki diye düşündüm Bay Jung?"

Bu konuşma bıkkınlıkla CEO'larını izleyen elektro-gitaristin ilgisini çekmişti. Yeni comebacklerinden dolayı saçlarını siyah-kırmızı karışık boyatan genç merakla, "Ne olayı?" diye sordu.

Bu sorgulama karşısında grubun basçısı ilk önce hahlamış, ardından alaylı bir kıkırtı bırakmıştı havaya. Birileri buraya gelme sebebini çok çabuk unutmuştu anlaşılan.

Hongjoong olanlara anlam veremediğinde bakışlarını birbirine ölümcül bakışlar atan Yunho-San ikilisine çevirdi. Programlarda o kadar yakın davranıyorlardı ki birbirlerine kimse aralarında bu kadar büyük bir sorun olacağını tahmin edemezdi. Dedikoduları bastıran temel sebep de buydu. Görünen o ki ikili yine birbirine girmişti ve azar yiyorlardı. Zhiguang dizi çekimlerinde olduğu için bu azardan yırtmış gibiydi. Tüm sorumluluksa lider olarak Yeosang'a yıkılıyor olmalıydı, her zaman öyle olurdu.

Hongjoong bu konuyu CEO'larının olmadığı bir yerde konuşmak için rafa kaldırırken Yunho'ya dönerek, "Shax'ın yeni albümlerindeki title şarkısında Captain'in nakaratı sample olarak kullanılmış, telif hakkı alınmadan." demiş ardından CEO'larına dönüp tek kaşını kaldırarak devam etmişti. "İlginç olan kısım şu ki Bay Jung bana bu konu hakkında bir şey söylemeden dava açıyor. Şarkı şu an tüm müzik platformlarından kaldırılmış."

Bay Jung bu hesap sorar tutum karşısında sinirlerine hakim olamayarak kaşlarını çatmıştı. Başı Phoenix ile yeterince dertteydi, Hongjoong'un bu kadar basit bir konuyu büyütmesi kendisini germişti.

"Yani, ne var? Yapmam gereken şeyi yaptım."

Hongjoong yapılan basit açıklamayla tatmin olmamıştı. Kendisine sorulmadan böyle bir şey yapılamazdı. Hızlı bir şekilde kuruyan dudaklarını yalayarak nemlendirdikten sonra aklına takılan yerleri soracaktı ki CEO'ları buna müsaade etmeyerek, "Hongjoong, Lee'nin böyle kritik bir hata yapacağını düşünüyor musun gerçekten?" diye sordu. "O şirkette onlarca prodüktör var, sence hiçbiri mi bilmiyordu?"

Söylenen sözler herkesi şaşırtırken bu sefer sessiz kalmayan kişi Phoenix'in bateristiydi.

"Ne demek istiyorsunuz?"

"Şu an comeback haberinizi Shax'ın skandalı gölgeliyor. İlgiyi bir şekilde sizden çekmek istiyorlardı, başardılar da. Bunu ben de istemezdim ama dava açmasaydım ve bu olay öğrenilseydi hepiniz etkilenirdiniz."

ambivalans ↬ seongjoongHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin