Buluşma (2)

225 25 40
                                    


Bu Bölüm buluşacaklar. Dersten atıldıkları için bir günlük derse girmediler ve buluştular. Direkt buluşma kısmından alıyorum, bilginize. Hikayemize geçebiliriz :) <3

Yazardan Anlatım:
San: ...İlk zamanlar biraz güçlük çektim ama, yalnız yaşamaya alıştım artık. Okulun çok az ilerisinde ufak ama çok güzel bir dairem var, orada yaşıyorum. "

Wooyoung: "Peki ailenden kimse ara sıra seni yoklamaya gelmez mi?"

San: "Hmm pek gelmezler. Onlar Seul'deki çiftliklerine öyle alıştılar ki, hiç gelmiyorlar buralara. Başka bir yerde insanların rahat yaşayabileceklerine akılları ermez :) Zavallı oğulları böyle bir mahrumiyete katlandığı için de çok üzülürler :)

Wooyoung: "Eh, hakları da yok değil. "

San: "İşte artık benim hakkımda her şeyi öğrendin, şimdi sıra sende."

Ikili, denizin yanında yürürken aynı zamanda gülüşerek San'ın hayatı hakkında konuşuyorlardı.

San kendi hayatı hakkında her şeyi anlattıktan sonra sıra Wooyoung'taydı. Konu Wooyoung'un hayatına gelince San'ın sorduğu soruyu beklemeyen Wooyoung gerilmişti.

Çünkü Wooyoung'un ailesi yoktu, dayısıyla yaşıyordu ve durunmları oldukça kötüydü. Fakülteden çıkınca sabahlara kadar da fabrikada çalışıyordu. San'ın bunu yanlış anlamayacağını bilse bile okuldaki herkese bu konuda utandığı için yalan söylemişti ve açıkçası San'a söylemeye de çekiniyordu.

Yalan söylese ne olurdu ki? Hm?

Wooyoung: " S-sıra bende mi?"

San: " Tabii, kendinden bahsetmeyecek misin? "

Wooyoung: " E-eh. Benim de buradaki hayatım seninkinden farksız s-sayılmaz. Bizimkiler de Seul'de oturuyorlar. Bende buraa dayımın yanında kalıyorum."

San onun her dediğini dikkatle ve hevesle dinliyordu. Onunla konuşurken fark etmeden her an gülümsüyordu.

San: " Öyle mi? Dayın ne iş yapar?"

Wooyoung: "E-ee tüccar. Vaziyeti çok iyi. Beni çok sever. Bende onu babam kadar severim. O yetiştirdi beni."

San: " Umarım bir gün ailenle de, dayınla da tanışabilirim. Oldukça güzel olur. Değil mi?"

Wooyoung: " Eee şeyyy. E-evet, güzel olur."

Wooyoung'un 'hayatı'? hakkında biraz daha konuştuktan sonra gülüşerek biraz daha yürüdüler ve sonra San kendi isteği üzerine ikisine de dondurma aldı ve birlikte parkın en kenarındaki çimlere oturdular.

Wooyoung: "San biliyor musun çok iyi bir arkadaşsın sen. Senin yanında garip bir rahatlık hissediyorum. Bir senedir aynı fakültede okuduk ama hiç birbirimizi tanıma fırsatını bulamadık."

San: "Evet, pek beraber olamadık ama ben ilk günden beri seninle yakından ilgilendim."

Wooyoung: "Öyle mi?"

San: "Evet, sen bunun farkında bile değildin tabii. Seni ilk gördüğüm gün üzerinde kırmızı bir bluz vardı. Sana öyle yakışıyordu ki... Ama bir müddet sonra onu giymez oldun. Buna baya üzülmüştüm. Sene sonuna kadar bir gün mutlaka giyecektir dedim."

Sleepless Nights | WooSanHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin