"Hyung!" diye seslendi bana San.
"Evet sannie?"
"Kayarken yaralandım!" dedi San kaşlarını çatarak.
"Nasıl yaralandın?"
"Kaydırağın dibine geldiğimde yere düştüm ve dizimi incittim." dedi üzgünce.
"Seonghwa hyung daha iyi hissettirebilir misin?" San mırıldandı.
"Sannie bilmiyorum ama deneyebilirim." Arkadaşımın dizini daha iyi hissettirmeye çalıştım. Ama gerçekten hiçbir işe yaramadı.
"Sannie daha iyi hissetmene yardımcı olabileceğimi sanmıyorum. Hadi gidelim. Eve gidip annene söyle tamam mı?"
"Tamam hyung." San burnunu çekti ve eve yürüdük.
Seonghwa onunla ilgili anılarını düşünüyordu.
San neredeyse o oradaydı. Tanrı da orada onlar için mutluydu. O zaman onlar zamana sahipti ama şimdi hastaydı ve bu aptal yapraklar her yerdeydi.
Neden Seonghwa'nın bu hastalığa sahip olmadığı, daha basit zamanlara geri dönemiyorlardı ki?
San için beslediği bir duygu yüzünden ölecek miydi?
Seonghwa gerçekten ölmek istemiyordu. San'ın kendisini sevmesini istedi. Sevilmek.
Fakat
Seonghwa sadece bir arkadaştı ve kendinden önce Wooyoung'a duygular beslemişti. Yani Seonghwa, San'ın mutlu olması için ölmek zorundaysa,
o zaman Seonghwa ölecekti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝖥𝗈𝗋 𝖸𝗈𝗎 ‹ 𝐖𝐎𝐎𝐒𝐀𝐍 ›
Teen Fiction"Senin için ölüyorum, Wooyoung." ˊKitabın orjinali @cherrji aittir.ˋ
