YARIŞÇI

13. bölüm

Ben beklentiyle ela gözlerine bakarken sinirle elini kömür karası saçlarına geçirdi.

"Hayır Alex.Buna asla izin vermem."

Tutuğum nefesimi oflayarak bıraktım.

"Zayn lütfen.Sadece yanında oturacağım."

Kaşlarını çattığında dudağımı ısırdım çünkü bu iyice kızmaya başladığını gösteriyordu.Ah durun.Baştan anlatıyorum.Sabah onunla erkenden piste gelmiştik çünkü Zayn ve Parker'ın yarışı vardı.O arabayı kullanırken ben yanındaki koltukta oturmak istiyordum ama kesinlikle izin vermiyordu.Harry arabanın motorunu kontrol etmeyi bırakıp kaportanın kapağını kapattıktan sonra arabanın aynasına asılı olan bezi aldı ve elini silerken bize yaklaştı.

"Alex geçen sefer ne olduğumu biliyoruz.Daha fazla ısrar etme." Ölümcül bakışlarımı Harry'ye yollayıp "Sen sussana.Ne karışıyorsun." dedim.

"Üzgünüm Alex.Haklıyım." dedikten sonra zümrüt yeşili harika gözlerini Zayn'e dikti.Zayn oturduğu koltuktan kalktı ve bir adım bana yaklaştı."Seni bir kez göz göre göre tehlikeye attım.Bunu bir daha yapmam."

At kuyruğu saçımdan çıkıp gözümün önüne düşen perçemlerimi itinayla kulağımın arkasına sıkıştırdı."Bu yüzden daha fazla ısrar etme güzelim.Çünkü hiçbir şekilde kabul etmeyeceğim." Omuzlarımı yenilgiyle düşürdüm ve mırıldandım."Peki." Gülümsedikten sonra kot ceketini çıkarıp askıya astı ve onun yerine askıdan siyah-mavi kareli gömleğini alıp giydi.

Pistte yarışın başlamasına 10 dakika kaldığı anons edildiğinde elimi tuttu."Piste kadar benimle gel." Elini iyice sıkıp onunla beraber piste adımladım.Zayn'in taraftarı olanlar ıslık öttürüp tezahürat etmeye başladığında arkasındaki McLaren P1'e yaslanan Parker güldü. Gözlerimi devirip arabasına göz gezdirdim ve şişirdiğim yanaklarımı indirdim.Zayn'in arabasından kat kat daha iyiydi.Onun yaklaşık 5 metre uzağında, tam karşısında durduğumuzda ellerimize bakıp sırıttı.

Harry siyah yarış arabasını tam yanımızda durdurup indi ve kapıyı kapatıp kolunu arabanın tavanına yasladı."İnanın bana çok tatlısınız aşk kuşları." Parker sırıtarak ağır adımlarla bize yaklaşırken Zayn'in koluna yapışıp biraz daha ona sokuldum ve bir adım arkasına geçtim.İtiraf ediyorum, yanımda Zayn olsa bile o heriften korkuyordum.Zayn bir saniye kadar omzunun üstünden bana bakıp tekrar önüne döndü.

"Tek kelime etme Parker ve sorun çıkarmadan git şuradan."

Alayla gülüp avuçlarını birbirine sürttü ve bakışlarını bana odakladı."Abinle aran nasıl Alex?Ah dur tahmin edeyim.Eminim sana çok kızgın.Hatta seninle konuşmuyor değil mi?"

Göz yaşlarım gözlerime hücum ederken nefretle ona bakmaya devam ediyordum.Zayn bana dönüp "Onu umursama Alex.Sadece moral bozmak istiyor." diye fısıldadı ve gözümden kayan yaşı baş parmağıyla sildi.Parker nefesini sıkıntıyla dışarı verip ellerini ceplerine soktuğunda kalbime bıçak gibi saplanan kelimeleri söyledi ve işte o zaman ipler koptu.

"E adam haklı canım.Sonuçta onun ezeli düşmanıyla sürtüyorsun."

Zayn'in sırtındaki tüm kasların gerildiğini gördüğüme yemin edebilirim.Elimi bıraktı ve yumruğunu çekinmeden Parker'ın suratına geçirip küfür etti.

"Seni sikerim pezevengin çocuğu!"

Kolundan tutup onu çekmeye çalışsam da bir etki etmiyordu çünkü Zayn özellikle de sinirlendiğinde fazla güçlüydü.Parker'ı arabaya yaslayıp boğazına yapıştığında onu gerçekten öldürecek sandım.Harry Zayn'i çekmeye çalışıyordu ama hiçbir işe yaramıyordu. Zayn "Seni şimdi öldürmemem için bana mantıklı bir neden söyle it herif!" diye bağırdığında Parker'ın yumruk yaptığı elini Zayn'in karnına geçirdiğini gördüm ve küçük bir çığlık attım.Parker Zayn'e bir yumruk daha geçireceği sırada aralarına girip Zayn'i tüm gücümle itekledim ve onu uzaklaştırdığım için Parker yumruğunu boşa salladı.