Murat bu sefer kesinlikle öleceğini biliyordu.Nasıl kurtulacaktı ki.
1,2,3
Üç mü? Zaten ikinci katta değil miydi?Zemin kata çakılması gerekiyordu.Düşüncelerinden onu çekip çıkaran vıcık vıcık bir şeyin üstüne sert bir inişti.Sırtının teması ardından çarpmanın acısı.Murat canını acısıyla bağırdı.Sanki tüm omurgası etine girmeye çalışan bir bıçakmış gibi batıyordu.
Murat bir süre öglece vıcık vıcık şeyin üstünde sırt üstü öylece yattı.Belindeki acının geçmesini bekledi.
Nihayet acı bir süre sonra azalmaya başladı.Murat kollarından destek alarak doğrulmaya çalıştı ama eli ne olduğunu bilmediği şeyin içine gömüldü.
Dengesini kaybetip soluna doğru düştüğünde ona bakan bir surat gördü.Bir kadın suratıydı.Gözleri faltaşı gibi açılmış ağzıda biraz aralanmıştı.
Ama bir terslik vardı boynundan aşağısı yoktu.Murat ani bir hareketle geri çekildi kalbi dışarı fırlıcakmış gibi atmaya başlamıştı.
Nefes alış verişi hızlandığında odanın leş gibi koltuğunu fark etti.Üstüne düştüğü vıcık vıcık şey yada şeylermi demeliydi.Çünkü insan uzuvlarından oluşan bir yığıdı.
Ne zamandır orada duruyordu.Şişmiş ve morarmışlardı.Üstelik korkmaya başlamışlardı.
Sırtını duvara carptığını hissettiğinde hala gerilediğini yeni fark etti.Duvara dayandı.Midesinde bir kıpırdanma hissetti ve bu kıpırdanma bulantıya dönüştü.En sonunda dayanamadı ve kustu.
Öksüre öksüre boğazını yırtığını hisse de biliyordu.Ne yapmalıydı odadan çıkmalıydı.Ya o adamlar buraya geliyorlarsa.Belki de öldüğünü sanmışlardı.
Onu düşüncelerinden alan hırıltı sesiydi.Hemen soluna döndü.Çok cabuk ümitlenmişti anlaşılan.Sesin geldiği yere bakıyordu merakı gene onu elegeçirmeye başlamıştı.
"Orada sadece canımı almak isteyen başka bir şey var" diye mırıldandı kendi kendine ama duvardan destek alarak ayağa kalktı.Sesin geldiği yere yöneldi.
"Çok cesurum bee"dedi kendisiyle alay edercesine" belki de çok aptal"
"Y-yardım et" çok derinden gelen boğuk bir sesti. Murat ne yapacağını bilemeden öylece donakaldı.Hareket et hadi!Kendi kendine emir veriyordu.
Ne yapacaktı sesin kaynağı her ne ise hırıltının geldiği yerden geliyordu.
Gözlerini kıstı ve karanlığa baktı ama genede orada bir şey göremedi.Murat ne yapacağını bilmiyordu orada yardım isteyen biri gerçekten varmıydı.Yoksa başka bir kanasusamış varlık onu kandırmayamı çalışıyordu.
Belkide onu oraya çekmek istiyordu.Belki de tam zıt yöne giderse çıkışı bulacaktı.Kafasını istem dışı arkasına çevirdi ve bir kapı gördü.
Eski püskü bir kapı 25 metre kadar ileride duruyordu.Hemen arkasına döndü ve kapıya doğru ilerlemeye başladı ama daha bir adım atmıştıki.
"Lütfen"
Murat durdu.Ses okadar derinden gelmiştiki.Ne yapıyorum ben ya oradaki gerçekten yardıma ihtiyacı olan birisi ise
Dedi kendi kendine.Oradaki kişi bende olabilirdim dedi kendi kendine ama hala tereddüt içinde kapıya bakıyordu.
"Yalvarırım"
Ses ağlamaklı gelmişti.
Murat yumruklarını sıktı ve tekrar karanlığa döndü.Her adımında karanlığa daha çok yaklasıyordu.Her adımı karanlık onu yutacakmış gibi açılan bir canavarın ağzına yaklaşıyormuş gibi hissettiriyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
HASTANE
RandomOdasında yatan Murat'ın hiç bir şeyden haberi yoktur oysaki hastanedeki tek yaşayan kişidir.