Eve girmekte öyle böyle değil montumu fırlatır fırlatmaz bende fırladım . Yatağımın üstüne atladığım gibi Selçuk'u aramam bir oldu. Demeyin Selçuk kim diye kuzenim be :d ee nediyodum He anlattım herşeyi bi 'wooww ' demeler bi ' hadi lan' demeler. Ama başımızdan geçen herşeyi anlattım. Benim monoton bir hayatım vardı ee ne fark var ayla yine aynı yine monoton. He bu arada Selçuk buraya geliyo. Yeaa bi kıskandırcam bunu ama kıyamıyorumda ne kıyamicam be kıskansın çatlasın patlasın .
Ay Selçuk'cuğumu falan döver mazallah. Biz de kalcak 1,50 ay sonra kendi evine geçecek. Bi ara çocukken hoslanmıştım Selçuk'tan kuzende olsa yakışıklı şimdi napak yani ölek mi . Gözlerimi dinlendirmek adına kapattım. Ve annemin " Ayla gel tatlım yemek yiyeceğiz" Allah'tan tatlı tatlı konuştuda bende "Tamam annecim." dedim yoksa şuan çığlık atıyodum.
Sen kimsinde ben dinlenirken benim ruhumu bozarsin fln filan... Bende aşağı indim bide ne göreyim yemek :D ne qomik espri yaptım ama neşem yerinde valla. Yedim yedim yedimmm...
1 saat sonra
Doydumm doydum doydum...
Ailecek izlediğimiz dizi gönül işleri vardı. Bende sıkıldım . Bir atak yapıp anında babamın yanından zıplayıp kalktım. Babam " Nereye Ayla " " Hani Selçuk gelcekya onla konuşucam ne yapalım falan diye" "Tamam ama erken bitir " Yalan söyledim ben bikerem Mert'le konuşcam biliyomusunuz. :D
Koşar adımlarla odama çıktım telefonu elime alır almaz rehber+Mert+Ara bi dakika mert mi? Sizce ben onu mert diye mi kaydederim yoksa aşkım diye mi? Tabiki aşkıım baştan alalım rehber+Aşkıım+Ara heh oldu İlk aradığımda meşgule atti kimle konuşuyodu bu çocuk biraz bekledim geri aradım sonunda açmıştı beyefendi "Selam" dedim nicin aramistim onu bile bilmiyordum ama sesini duymak bana iyi geliyordu. "Selam bebegim bisi mi oldu" dedi "Hayir sadece sesini duymak istedim" dedim nazikce boyle uzun süre konuştuk.
İçeri geçince babam" Sonunda geldiniz Ayla hanım hadi bana bi çay koy bakalım" ya bu ne ya eliniz ayağınız tutuyo. Neyse artık "Tamam baba ama bi şartla" bi çaya karşılık mı istiyorum ben ya noldu bana? "Bi çay için mi hadi neyse söyle kızım. " "Yarın sabah 8:30 da dışarı çıkıcam ve Selçuk'u ben alıcam uçaktan" "Tamam çok yorgunum yine yırttın" Suratımdaki gülümseme artmıştı. Çünki Mert'le yani Aşkımla 8:30 da parkta buluşup, 10 'a kadar takılıp havalimanından kuzenimi almaya birlikte gidicektik.
Çayı koyerken üstüme döktüm . Ağzımdan "Ahh . Anam yetişin ölüyomm" çıktı. Annem kapıdan koşa koşa geldi ne de olsa anam demiştim . 'Anne deme ana de sen bir türk çocugusun.' iç ses ana dersem karizmam çizilir.'Olmayan karizmanmı' Bi kere benim karizmam var iç ses çünkü Mert'im var. 'Yaw he he' ben bile bunu demezken iç ses nasıl diyo anlamadım nese. Üstümü değiştirip yanık kremi sürdüm çok sıcak değildi aslında...
ama yinede yanmıştım.Neyse bu yanıkta geçti , gitti , bitti.Çok yorgundum nedense koşar adımlarla merdivenleri çıktım ılık bir duş aldım ayıcıklı pijamalarımı giydim ve kendimi yatağa attım ve attığım gibi uyudum..
