Hwarang 형님

11 2 0
                                    

Herkese merhaba👐
------------

Annemin, telaşları.
Aslında telaş değildi, bir tür heyecan diyebilirdim. En sevdiği oğlu askerden dönen bir anne ne hissederse, o da onu hissediyordu ama biraz fazla yoğun hissediyordu ki bu onun için az sayılır bile.
Annem en büyük oğlunu çok seviyordu. Yani abimi, Hwa-Rang'ı.
"Dongyoon!"
Başımı talaşı dökülen tahta masaya bastırdım. Bu masa Hwarang hyunga ait. Bu evde olan her şey ona ait. Ben de onunkilerle geçiniyorum. Bu beni kötü hissettirmiyordu. Aksine abimi seviyordum.
"Dongyoon!"
Başımı kaldırıp gözlerimi ovmaya çalıştım. Uykum vardı. Hem de çok.

Annemin elime tutuşturduğu parayı Yechan'a uzattım. Yechan benim yaşıtımdı, 12 yaşındaydık. Babası ara ara dükkanı ona teslim ederdi.
"Limonata tozu verir misin Yechan?"
Elimdeki parayı alıp arkasını döndü, limonata tozlarını onlar hazırlıyordu ve gercekten çok satılıyordu. Bu nedenle biraz pahalıydı ama yine de alıyordu annem. Hwarang için. Çünkü Hwarang en çok bunu seviyordu.
"Hwarang hyeong bugün geliyor değil mi?" Diyip limonata tozunu koyduğu poşetin ağzını sıkıca bağladı. Bana uzattı. Aldım ve burnuma doğru götürdüm. Kokusu öyle güzeldi ki...
"Evet, bugün gelecek."
"Annen ne yemekler yapıyor? Kokusu bizim eve kadar geliyordu."
Gülümsemesine karşılık verdim.
"Ne istersen o var. Annem Hwarang hyung için 3 çeşit ramen yaptı."
"Annen onu çok seviyor"
Evet, bu kesinlikle doğruydu. Neden herkes biliyordu? Ah, doğru ya, annem komşuların yanında bile ondan bahsediyordu.
"Dongyoon. Ama seni de seviyor."
Şakağımı kaşıyıp ona baktım.
"Eh, pek öyle değil ama... Herneyse Yechan, gitmeliyim."
Başımı eğip dükkandan çıkmadan önce ona döndüm.
"Gelmek istersen gelebilirsin. Annem izin verir. "
"Teşekkür ederim! Düşüneceğim, görüşürüz! "
Başımı sallayıp, eve doğru yürümeye başladım.

"Dongyoon da asker olacak"
Saat çok geç olmuştu. Hala ayaktaydık. Annem her şeyi balkona hazırlamıştı. Kore bugün hafif rüzgarlı olsa da bu sohbete haz katıyordu bana göre. Hwarang'ın yanındaki sandalyede oturuyordum, kolunu omzuma atmıştı. O kadar güçlü görünüyordu ki. Derin bir nefes alıp anneme baktım. Gözleri parlıyordu abime bakarken,
Abimde gördüğü şey neydi? Ve neden ben de aynı şeyi görmüyordu?
"Dongyoon da asker olacak"
Gözlerimi annemden çekip abime doğru kaldırdım.
"Değil mi Dongyoon?"
Boğazımı temizledim. Ben de asker olacaktım.
"E-"
"Dongyoon'a daha çok var"
Gözlerimi lafımı kesen kişiye doğru çevirdim.
"Merhaba!"
Ben hariç ayağa kalktılar. Bu Jaehan' dı. Abimin arkadaşı. Aptal herifin tekiydi.
"Ben uyuyacağım " dedim ama beni duymadıklarına emindim. Duydularsa bile abim dışında iyi geceler diyen olmamıştı.
"İyi geceler Dongyoon, üstünü sıkıca ört birazdan yanına geleceğim"
Başımı sallayıp odama koştum.

Uzun bir şey olacak sanki👐
Eğer okuduysanız teşekkür ederim🌈

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Sep 19, 2021 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Tomorrow the moon will be brighter.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin