-1-

166 11 0
                                    

Berbat bir haldeydim. Ben bu değildim. Gittikçe güçsüzleşiyordum. Küçüklüğüme verdiğim hiçbir sözü tutamamıştım. Tek başıma bu küçücük evde resmen ölümümü bekliyordum.

7 yılımı verdiğim adam beni değil ailesini seçmişti. Neyse, olsun. Elimde kalan iki fotoğrafla ayakta kalabiliyorum. Çok uzağa gitmişti. Türkiye'den ayrılmıştı. Ben İstanbul'da o İsviçre'deydi. Ailesi zorlamıştı. O da kabul etmişti. Beni burakmayacağına dair yeminler etmişti. Bende inanmıştım. İnanmak istemiştim. Şimdi çıkıp gelse yine aynı sözleri verse yine inanırdım. Neden inanmayım ki?

Onun o güzel dudaklarından çıkan her kelime benim için kutsaldı. Hâlâ öyle, ama artık o dudaklarından benim için değil başka insanlar için sözcükler çıkıyor. Kimse benim kadar onu sevemeyecek. Onun yanından geçen herhangi bir kişi olmak isterdim. En azından son bir kez daha görebilirdim.

Bana son kez onun o güzel yüzünü görebilmeyi bile çok görmüştü. Peki neden? Çok sevmenin sonucu bu muydu? Sadece anılar. Yaşarken mutlu eden, hatırlarken acı veren anılar. Bu kadardı işte. Ondan bana kalan tek şey acıydı. Ona acı, herşeye hissizlikti. Tam 718 gündür onu düşünüyordum. Kalbimin pompaladığı kanım ona aksın istiyordum. Ölürsem onun için ölmek istiyorum. Onu özlerken değil onun için ölmek istiyordum.

Peki soruyorum sana bayım. Hiç mi beni bırakırken canın yanmadı? Hiç mi için cız etmedi. Bayım beni hiç mi sevmediniz?

-BAYIM-Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin