.......

384 35 29
                                    

Sunghoon kaç saat o soğuk zeminde yattığını bilmiyordu. Ama tek bildiği şey daha fazla dayanamadığıydı. Her şeyden çok sevdiği sevgilisi onu yarı yolda bırakmıştı.

Burnu kanıyordu, boğazında morluklar  vardı, karnı yediği tekmelerden dolayı yara doluydu ve bıçak yaraları vardı bedeninde. Sağ ayak bileğinden çatladığını belli eden bir ses bile gelmişti. Sanırım çatlamıştı. Yakında patinaj turnuvaları vardı ama şuan ne turnuvaları, ne de yaralarını düşünecek hali yoktu. 

"Neden?" diye düşündü. Neden herkes terk ediyordu onu? Annesi, babası, kadeşi, en yakın arkadaşı.. Jake hepsinin yerini doldurmuştu. O yetim, herkes tarafından aşağılanan Park Sunghoon'u, Jake Sim'in sevgilisi Park Sunghoon'a dönüştürmüştü Jake.

Artık yaşamanın ne anlamı vardı ki? O acı çekerken  sevgilisi ne yapıyordu? Mutlu muydu? Üzülüyor muydu yoksa içten içe? Üzülmemesini umdu Sunghoon. O kıyamazdı ki sevgilisine.. Gözünden akan tek bir yaş için bile dünyayı ayağa kaldırabilirdi Sunghoon. 

Peki ya Jake? Ne yapabilirdi sevgilisi için? Yapmışmıydı bir şeyler? Sahi, Jake hiç bir şey yapmamıştı. O ilk tekmeyi attıktan sonra kenara geçip izlemişti. 

Sunghoon ağrıyan bileği yüzünden topallaya topallaya yürümeye başlamıştı. 

Nereye gittiğini o bile bilmiyordu.. 

Zihnim çok dolu bu aralar..

Neden? -Jakehoon-Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin