Not Everything Is About You

ＩＩ."𝓖𝓮𝓻𝓮𝓴 𝓸𝓵𝓼𝓪, 𝓸 𝓴𝓪𝓭𝓪𝓻 𝓮𝓰𝓵𝓮𝓷𝓬𝓮𝓵𝓲 𝓸𝓵𝓶𝓪𝔃𝓭𝓲..."

~°•1081 kelime•°~

"ɢᴇʀᴇᴋʟɪ ᴏʟꜱᴀ, ᴏ ᴋᴀᴅᴀʀ ᴇɢʟᴇɴᴄᴇʟɪ ᴏʟᴍᴀᴢᴅɪ ᴢᴀᴛᴇɴ..."

Üç hafta sonra,

Harry piyano çalmaya çalışıyordu odasında.

Psikiyatrist kendine ilgisini çekecek bir şeylerle ilgilenmesini söylemişti sonuçta.
Harry küçükken piyano almışlardı, ama evde çalmayı bilen yoktu.

Harry internetten açtığı video ile defalarca denedi, yapamayınca sinirleri iyice bozulmuştu tuşlara sinirle rastgele bastıktan sonra iç çekti.

Kapısı tıklanmıştı.
"Özür dilerim baba, daha sessiz olmayı deneyeceğim."

"Harold..."
Babası değildi.

"Louis?"

"Girebilir miyim?"

"Um, evet."

Louis kapıyı açtı, Gemma da onunla beraberdi; Gemma direkt, Harry'nin yatağına çıkıp oturdu.

Louis, Harry'nin yanına gitti.
"Yeni mi öğreniyorsun?"

"Daha çok çalmaya çalışıyorum."

"Yardım etmemi ister misin?"

"Hayır, sağ ol."

"Pekâlâ. Ama olurda istersen-"

"İstemeyeceğim, gidebilirsin."
Harry direkt olarak, lafa atılıp redderek, Louis'nin sözünü kesmişti.

"Peki."

Louis, Gemma'yı da alıp odadan çıktı.

Harry iç çekti. Neden reddetmişti ki?
Sırf inadından reddetmişti ama keşke reddetmeseydi, çünkü böyle olmuyordu.

-

İki gün sonra,

Louis zile basmıştı.
Harry kapıya gidip kapıyı açtı.

"Hoş buldum Harold."
Louis gülümseyerek içeri girdi.

Harry genelde ona ters ters bakardı ama bugün biraz gergin gibiydi.

"Sen iyi misin?"
Louis sordu, yüzündeki gülümseme bozulurken.

Harry kapıyı kapatmıştı.

Louis ceketini çıkarıyordu.

"Hayır- evet yani...ben düşündüm de belki piyano konusunda hâlâ yardım etmek istiyorsundur."

Louis tekrardan gülümsedi.
"Ben istiyorum istemesine de, sen istiyor musun, bakalım?"

"Olabilir, yani neden olmasın."

"Tamam güzel. Gemma nerede?"

"Uyanmadı daha."

"Tamam, sen odana geç o zaman. Ben ellerimi yıkayıp gelirim."

Louis lavaboda ellerini yıkadıktan sonra üst kata çıkıp Harry'nin odasına girdi ve ses Gemma'ya direkt gitmesin diye kapıyı kapattı.

Harry biraz gerilmişti.
Louis hissetti.

"Gemma'ya ses direkt gitmesin diye kapattım. Geri açıyım istersen."

"Şey...açsan?"

"Tamam."
Louis kapıyı geri açtı.

Louis, Harry'nin yanına oturdu.

"Sen çalmayı biliyor musun?"
Harry sordu.

"Evet. Piyano, çalmayı öğrendiğim ilk çalgıydı."