-4. Bölüm-

32 6 0
                                    

Naruto gözyaşlarını silip dışarı fırladı. Yaklaşık bir saat önce konuştuğu medikal ninjayı bulmalıydı. Hastaneye gittiğinde onu ve Kakashi'yi bıraktığı yerde buldu. Yanlarında iri yarı bir ninja daha vardı. Önemli bir şey konuşuyorlarmış gibi görünüyorlardı.

"Kakashi-sensei!" Naruto koşarak yanlarına gitti. "O ceset gerçek değil!"

Kakashi ve diğer ninjalar soğuk soğuk terlemeye başlamışlardı. Kakashi ne kadar tedirgin olsa da duygularını saklamada çok iyi olduğundan rahatça konuşabildi.

"Neden öyle düşündün?" diye sordu normal bir şekilde.

"Size bir çakra sezdiğimi ve bu çakranın Shizuka'ya ait olmadığını söylemiştim. Ve bana onun öldüğü söylendi. Ama sonra fark ettim ki bir cesette çakra dolaşımı olamaz. Yani çakra sezemeyiz." dedi Naruto heyecanlı bir şekildi. Shizuka'nın hala bir yerlerde hayatta olduğunu biliyordu. Medikal ninjaya döndü. "Bana doğruyu söyleyin lütfen. Shizuka—"

"Söylediklerin doğru. Ölü bir kişide çakra salgılanamaz." diye ilk bir hak verdi medikal ninja. Kakashi gibi tedirginliğini gizlemeye çalışsa bile o kadar iyi değildi. Ama yine de anlaşılmıyordu. "Ancak ufak bir ayrıntıyı kaçırıyorsun. Eşyalara aktarılan çakralar sezilebilir. Ve vücuduna saplanan kunailerden biri çakra ile sarılmıştı. Çakra kılıcı ile aynı mantık."

Naruto'nun heyecanlı yüz ifadesi sönmeye başlamıştı. Zaten ağlamaktan şişmiş ve kızarmış gözleri tekrardan dolmuştu. Bunu gören Kakashi dizlerinin üstüne çöküp elini Naruto'nun omzuna koydu.

"Üzgünüm Naruto." dedi sahte bir hüzünle.

Naruto tam ağzını açmış bir şey söylecekti ki siyah, arasında kırmızı tutamlar olan ve bir gözünü kapatan saçlara sahip bir adamın önde olduğu, bu yönden aynı özelliklere sahip bir grup koridora daldı. Hepsinin gözlerinde bariz bir acımasızlık vardı. Çoğunluğu yetişkin-genç erkeklerden oluşan ama aralarında yine yetişkin-genç kadınların da olduğu grupta siyah ve kırmızı renkleri dışında renge sahip kimse yoktu. Öndeki adam uzun boyu ve kaslı vücuduyla dikkat çekiyordu. Üstünde kırmızı salaş bir tişört ve üstleri siyah , altlarına doğru kırmızıya dönen uzun kapüşonlu bir ceket; altında ise çok cepli siyah bol bir pantolon vardı. Kadınlar dışında grubun çoğunluğu böyleydi. Kadınlar ise karınlarını kapatmayan kırmızı salaş olmayan bir tişört altına uzun kollu file tişört ve oldukça kısa siyah taytın altına yine fileli çorap giymişlerdi. Üstlerinde ise diğerleri gibi uzun ceketler vardı. Ayaklarında ise erkekler farklı olarak bot değil, dizlerine ulaşan siyah çizmeler vardı. Bunlar Kiyoshi Klanı'ydı!

Öndeki adam Shizuka babası olmalıydı. Ama geri kalanlarla ilgili bir fikri yoktu.

Koridorda klan dışında olan herkes irkilip bir adım geri gitti.

Adamın gözleri Naruto'nunkilerle birleşince Naruto irkildi. O gözlerdeki acımasızlığı ve öfkeyi başka hiçkimse de görmemişti. Adam Naruto'ya doğru yaklaşmaya başlayınca Kakashi, Naruto'yu korumak için eliyle arkasına doğru itti. Adam Kakashi'ye aldırmadı ama çok da yaklaşmadı.

"Hey sen! Sarışın olan!" adamın sesindeki soğukluk ürkütücüydü. Naruto cevap veremedi. "Shizuka'nın 'arkadaşı' mısın?"

Naruto bir süre donup kaldıktan sonra adama bakmadan cevap verdi. Çünkü adama bakarsa o bakışları vücudunu delecekmiş gibi hissediyordu.

"E-evet." Shizuka'ya babasının tehditlerini önemsemeyip hep yanında olacağını söylemişti ve her ne kadar korkutucu olsa da diğerleri gibi sözünden dönmeyecekti.

Şeytan ve CanavarHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin