Jimin utangaç bir şekilde askerlere doğru yürüyordu. Havluları verip Hoseok'un yanına kaçmayı düşünüyordu. Fakat onu çoktan gözleriyle ele geçirmiş komutan buna pek müsaade edecek gibi durmuyor.
Jungkook, prensin ellerindeki havluları alıp bir askere verdi "Bunları adamlara verdikten sonra biraz dinlenmelerini söyle, bugünlük bukadar antrenman yeterli."Asker söylenenleri onaylayıp gözden kayboldu. Komutan, prense doğru baktığında onun gidecek olduğunu görünce kolunu kavradı"Prensim sizinle biraz sohbet etmek istiyorum, tabi işiniz varsa sonrada konuşa biliriz."
Jimin donmuş bir şekilde kolunda ki ele bakıyordu.
Bir anda bütün bedeni alev almıştı. Prens daldığı yerden gözlerini çekip komutana baktı bir süre "Aslında bir işim yok" komutan sırıtarak "Ozaman gül bahçesine gidelim orda daha rahat oluruz."Beraber bahçede yürüyorlarken jimin utangaçlığı yüzünden tek kelime edemiyordu komutan da bunu fark ettiği için konu açmaya çalışıp onunla sohbet etmek için çabalamıştı ve başarmıştıda. Bir süre utangaçlığını bir kenara bırakıp gülerek sohbet etmeye başladılar. Tabi zaman kavramını unuttukları için yardımcılardan biri gelip haber vermeseydi akşama kadar konuşacaklardı.
Komutan, tamda prensin yanından ayrılacaken bir şey unutmuş gibi arkasını döndü ve bir süre prensin yüzünü izledi ve dayanamayıp ona yaklaşıp anlına masum bir öpücük kondurmuştu.
Prens bu öpücüğü beklemediği için şok olmuştu komutan bu haline sırıtarak askerlerin yanına gitmişti.Prens bir süre yere bakıp kuşların çıkardığı sesleri dinledi sonra bağırarak " Alt tarafı anlından öptü Jimin abartma ve kendine gel" diyerek kendine sitem etti.
Hemen bahçeden ayrılıp direkt saraya adımladı.
Odasına girdiğinde yatağında uzanan bir Yoongi beklemiyordu. Fakat sanki onu bekliyormuş gibi sırıtarak "Ee nasıl geçti, öpüştünüz mü?"dedi sinsi bir ifadeyle. Prens Jimin tekrar şok olarak kuzenine dönmüştü "Tanrım, Yoongi tam bir şeytansın sen!"diyerek bağırmıştı.Bu işte onun parmağı olduğunu fark etmeliydi fakat bir yanı ona teşekkür etmek istiyordu yoksa hayla o terasta aciz bakışlarla komutanı süzüyor olurdu. Yoongi yanını patpatlayarak jiminin yanında oturmasını sağladı. Yoongi "Oldukça mutlu görünüyordun sakın bana sitem etme bunu senin için yaptım çünkü senin tırsık bir kedi olduğunu biliyordum" dedi gülerek. Prens Jimin gözlerini ona dikip "Bana diyene bak sen hem benimle uğraşacağına kendi hayatını düzene sok resmen aptalın biriyle evleneceksin."kurduğu cümleden sonra hemen pişman olmuştu çünkü Yoongi'nin suratı düşmüş ve yatağın desenini incelemeye başlamıştı.
Prens tam özür dileyecekken Hoseok odaya hızla giriş yaparak bağırmaya başladı "Biz öpüştük!"
Yoongi ve Jimin az önceki konuşmayı unutarak Hoseok'a olayları detaylı anlatması için yatağa çekmişlerdi.••••••••••••••
Resmen kitabı unutmuşum yazana kadar canım çıktı artık eskisinden daha aktif olacağım çünkü böyle yaptıkça konuyu unutuyorum :(