İzmir'de saat suları idi...Alinin burda ki,hastaneden son iş günü ve son nöbetiydi.Sessiz geçen bir akşamdan sonra herkesin gelmesiyle Ali arkadaşlarıyla ve hocalarıyla vedalaşmaya başlar.Burda geçirdiği 3 yıl boyunca hepsi ona destek çıkmışdı ve iletişimlerinide kesmeye pek niyetli değildi.Ama artık zamanı gelmişdi ve Ali hem sözünü hemde ki,daha küçükken ona destek olan onu çok seven Nazlıyı bulmak istiyordu.Hem zaten Adil hocanında işlerini iyileşdirib İstanbula gitmek gibi niyeti vardı ve artık zaman gelmişdi.Adil hoca İstanbul'da ev işini ve eşya işini rahatlıkla hall etmişdi.Ali'de sessiz ve uyumadığı nöbetten sonra kendini yatağına atmışdı.Zaten akşama yakın yola çıkıcaklardı.
Saat 15:50''di ve Ali yavaş yavaş uyanıb hazırlanmaya başlamışdı Tahminine göre Adil hoca birazdan gelicekdi ve gidiceklerdi.Zaten bi kaç parça eşyası vardı Alinin.Çokda zamanını almadı toplamak ve Ali bavulunu kapatmışdı ki,o sırada kapı sesi gelir ve gelen kişi Adil hocaydı.Bavulunu alıb kapının yanına gider ve biraz konuşdukdan sonra Adil hocada hazırladığı bavulunu alır.İkiside çıkarken son kez eve bakarlar.Adil hocanın babasından kalam ev ve Alininde burda 8-9 yılı geçmişdi.İkiside çıkdıkdan sonra taksi çağırırlar ve bindikden sonra doğru havaalanına yola koyulurlar.Ali yolda giderken bile onu düşünüyordu.Adil hocanın geldik lafından sonra kendine gelir ve iner...Uçağa binerler ve İstanbula doğru yola koyulurlar.
***
Nazlı'da ameliyyat'dan çıkmış ve elini yıkıyordu.Ardından'da asistanları çıkar.Hepsi Nazlı'nın yanına geldiklerinde hepsini tebrik eder Nazlı ve sonra üzerinde ki,yorgunluğu atmak için kantine kahve almaya iner...Hastasınıda sorunsuz bir şekil'de kurtardığı için neşesi yerindeydi ki,karşıdan Açinin geldiğini görür ve hemen yolunu değişir.Açinin ne diceğini çok iy tahmin ediyordu ama Açinin elinden kaçmak kolay değildi.Açi'de onu fark edince peşinden koşar hatta seslenir ama Nazlı durmaz.Ama Açi'de planlar bitmek bilmiyordu.
"Nazlı hocam!Nazlı hocam!bir sorum vardı"
Hocam diyince artık Nazlının başka çaresi yokdu çünki etrafda insanlar'da vardı.Durmazsa bu insanlar tarafından pek hoş karşılanmazdı.
"Efendim Açelya?"
Açi yanına gelir ve Nazlı tekrar kantinin yolunu tutar.Açi'de yanında beraber giderler.Açinin işle ilgili bir soru sormucağını çok iy biliyordu.
"Ne konuşmuşduk seninle?bana söz vermişdin.Akşam ki,yemeğe gelmicekmisin?"
"Açi bir gelmek isdemiyorum dedim...İkincide ki,sana söz falan vermedim.Çok ısrar etdin düşünücem dedim ve düşündümde.Cevabımda güzel bir Hayr"
"Hadi ama Nazlıya konuşun en azından.Bak çocuğa söz verdim Nazlı'da gelicek dedim...Beni yalancımı çıkartıcaksın?"
"Açicim,Açelyacım sana kaç defa diyicem ben sevgili falan isdemiyorum.Hem ben o çocukdan hiç bir elektrik ve ya başka bir şey almadım.Çocuğa'da boşuna umut vermeyin"
"O-hooo bu gidişle sen evde kalıcaksın kızım"
Konuşa konuşa kantine gelmişlerdi ve Nazlı'da kahvesini aldıkdan sonra bir masaya geçerler.Kahvesinden yudumlayarak konuşur Nazlı.
"Evde kalıcam kızım.Dışarıda kalıcak halim yok ya?
Gülümseyerek konuşdu Nazlı.Açi'de yüzünü ekşirterek"Gerçekten yaptınmı bu espriyi"dedi.
"Napim Açi?ameliyatdan yeni çıkdım.Biraz eğlenmek fena olmaz dedim"
"Off Nazlı keçi gibi inatcısın.Hadi kırma şu arkadaşını.Bak yemeğe gel konuşun biraz bir şey hiss etmesen kapatıcam o konuyu...Açi sözü veriyorum"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
「 Seni Arıyorum 」
Teen FictionÇocuklukdan beri bir-birini tanıyan ama sonra ayrılan ve bir-birilerini arıyan iki gencin hikayesi.