Acaba Akıl Hastanesi Gerçekte Ne?

51 30 24
                                    

    Bu defa çok emindim, ama gerçek olduğu hakkında hiç bir fikrim yoktu. Belkide ben bir rüyadaydım ya da ölmüşüm de haberim yoktu. Başım dönüyordu. Umarım bu bir rüya değildir diye kendimi bitiriyordum. Evet! İçim içimi yiyordu. Bir anki gelen cesaretle "Sen kimsin! Yeter artık bırak peşimi!" Diye bağırdım. Kadın "Ben senin beyninin oynadığı bir oyunum" dedi. Şaşırmıştım. Kendi kendime Biliyordum! Dedim. Ama belki de bu da beynimin oynadığı bir oyundu bu bir işaret olmalı burası bir akıl hastanesi ve beni de deli edecek aklımı yitireceğim yeter!! Bıktım hayattan da rüyalardan da (siz de bıktınız biliyorum:)) Ama kendimi toparlayıp bir çözüm bulmalıydım. Bu hastane sonsuz döngüye sahip! O halde bu hastaneden kurtulmakta imkansız gibi bir şey ama hiç bir şey imkansız değildir. Öldürdüğüm yani öldüğünü düşündüğüm doktorun yanına gitmeye karar verdim ceplerinde vs. ipuçları olabilirdi. Hemen oda nosunu hatırlamaya çalıştım. Sanırım no 25 hemen koşmaya başladım sadece bir kaç adım kala karşımda ne gördüğüme inanamadım. Belki bu da o kadın gibi bir oyun ya da öldürdüğüm o doktordu. O z-zombiye mi dönüşmüştü?! Ağzından kanlar akıyordu göz rengi de değişmişti. Beyaz önlük kanlar içinde kalmış bana hırlar gibi sesler çıkarıyordu. Vücudum kontrolden çıkmıştı. Kollarımı ben hareket ettirmiyordu. Ellerimi yüzüne doğrulttum yani ben değil başka birisi yapıyordu. Ellerimde bir ışık belirdi. Ve gelen rüzgar gibi bir şeyle saçlarım havaya uçtu bir anda. Neler olduğu hakkında hiç bir bilgim yoktu. Sadece korkudan ve biraz endişeden gözlerimi kapatmıştım.

Gözlerimi açtığımda ise doktor biraz öncekinden daha fazla kan içerisinde yatıyordu. Ve bu defa tekrar canlanabileceği tartışılır haldeydi. Ama sorun bu değil ben ya da vücudumu kontrol eden varlık nasıl yapmıştı? Ya da elimden yayılan ışık ne innesiydi? Bu sorularla beynimi meşgul etmemeye çalışıyordum. No 5 e doğru ilerlemeye başladım. Nasıl oldu bilmiyorum ama korku hissim yok olmuş gibi hissediyordum. İçeri daldım..

Ve göz kapaklarım aralanıyordu. Başımın dibinde 2 kadın(kız) vardı. Siz kimsiniz demeden önce kollarımı yatağa koyup başımı kaldırdım. Ve bu oda no 5 in yeni hali gibiydi. Kafamda sorular dönüyordu yine. O sırada baş ucumdaki 2 kız "iyi misiniz?" Dedi. Artık siz kimsiniz diye sorabilirdim. SİZ KİMSİNİZ?! "Sakin olun ben Almira" " Ben de Anabel uçak olayından sonra hatırlarsınız diye düşünüyorum." Diyerek minik bir tebessüm etti. Tabii ki hatırlıyorum. Diye cevap verdim. Sizin burda ne işiniz var dedim biraz sinirli bir ifadeyle. Seni ıssız bir ormanda saçma sapan hareketler yaparken bulduk. Almira seni deli sanmış. Ne tesadüf ki Almira benim en yakın arkadaşım. Hemen beni aradı oraya gelince sen olduğunu anladım. Seni hastaneye getirdik, ve doktor durumunun kötü olduğunu hatta deli hastanesine kapatılabileceğinden bahsetti. Tabii ki inanmadım. Bu odanın 5 nolu odanın yeni hali olduğuna emindim. Hem de hiç emin olmadığım kadar! Tabii ki bunları içimden diyordum. Bağırır bir şekilde bu hastanenin adı ne! dedim. "Akıl Hastanesi" dedi. Ne! Beni deli hastanesine mi getirdiniz diyerek bağırdım. "Hayır yanlış anladın bu hastanenin ismi Akıl Hastanesi, en yakin hastane olduğu için seni buraya getirdik." İşte o zaman daha çok şaşırdım. Her şey yerine oturuyor demek isterdim. Maalesef ki oturmuyor..

     

BİLİNMEYEN GELDİ(6 Element)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin