15 Eylül 2014
Merhaba günlük.
Artık günlüğümde sürekli onu görmekle ilgili şeyler yazdığımı biliyorsun.
Bugün tekrar sahile gittim, aynı saatte. Oradaydı. Yine pastası yanında, mum öylece yanıyor kendisi dalgaları izliyordu.
Onu bu denli düşüncelere iten şeyin ne olduğunu çok merak ediyorum. İnsanın doğum gününde bu denli hayatı sorgulama aşamasında (?) olması beni üzüyor.
Neden sadece bir sefer gördüğüm çocuğu tanımak ve onu mutlu etmek istiyorum? Neden sürekli aklımdan çıkmıyor? Bu düşünceler beni çok yıpratıyor.
Sarı mullet saçlarını kısa ve kırmızı yapmış. Sana bir şey söyleyeyim mi? Ona acayip yakışmış. Kırmızının en güzel tonuydu ve sadece onun içindi.
Göz çevresindeki morlukları kapatıcıyla kapatmaya çalışmıştı. Nerden mi anladım? Çünkü o güzel çillerini kapatmıştı.
Dudaklarıda o kadar kurumuş ki nemlendirici bile işe yaramamış.
Yanına gitmek istedim ama yapamadım. Korktum? Belki. O an beni tersleseydi çok kırılırdım. Bende gidene kadar onu izleme keyfini çıkardım.
Yine mumu sönene kadar orda kalmıştı ve pastasını çöpe atarak ordan ayrılmıştı. Bunu neden yapıyor bir fikrin var mı?
Galiba tüm zamanımı artık bunu düşünerek geçireceğim. Hoşçakal günlük.
Bang Chan

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Happy B-Day : Chanlix
RandomDeniz havası almak isteyen Chan, suyun karşısında oturmuş doğum gününü kutlayan yalnız çocuğu görür. [günlük-düz yazı] [angst] [minific] [tamamlandi]