İstemeye istemeye olsada sınıfa girdim ve direk olarak sırama yöneldim. Daha sonra çantamı sıraya bıraktım ve kafamı sıraya gömerek biraz da olsa kafa dinlemeye çalıştım. Birkaç dakika sonra sınıfın kapısının açıldığını duydum sonrada sınıfa bi sessizlik çökünce hocanın geldiğini anladım ve kafamı sıranın üstünden kaldırdım sonra gözlerim otomatik olarak kapıya döndü. Orda görmeyi beklediğim sosyal öğretmenimizin yüzüydü ama benim gördüğüm şey çok ama çok farklıydı...
Benim gördüğüm bir çift mavi göz, hafif sarıya kaçan saçlar ve görünüşü tamamen mükemmelkeştiren hafif kaslı vücut. Hafif kaslı demimin nedeni kaslari çok fazla değildi yani tam olması gerektiği gibiydi. Gözlerimi o mükemmel görüntüden alarak onun hemen ardından gelen sosyal öğretmenimize çevirdim. Sosyal öğretmeni yine o mükemnel görüntünün yanına geldiğinde o görüntünün sahibinin Burak olduğunu söyledi. Burak'ı bize kısaca tanıttı ve ona boş bir yere geçmesini söyledi. Bir an yanımda oturan çocuğa baktım ve içinden onu tekmeleyerek sıradan aşağı atmak gelsede bunun sadece hayalini kurmakla yetindim. Yine de adının Burak olduğunu öğrendiğim o mükemmel görüntü hemen çarprazıma oturdu. Bir an ondan hiç gözlerimi çekemiyeceğimi sansamda sosyal öğretmeni uyarırcasına öksürünce henen önüme dönmek zorunda kaldım.
