Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
-
Açık pencerenin arasından sızan soğuk esinti; yumuşacık yatağın, pamuklu yastıklarının üzerinde yatan Omega'nın kar gibi beyaz tenini sıyırıp geçmişti. Hissettiği soğuklukla vücudunu üstündeki yünlü yorgana iyice sarmıştı.
Yattığı yer o kadar rahat ve sıcaktı ki yerini sorguladı Jungkook. Sonuçta her gece yattığı yatak bu kadar rahat olmaz, üzerine örtündüğü çarşaf şu an üzerine örttüğü yünlü yorgan gibi ısıtmazdı hassas vücudunu.
Bir an anne ve babasının onu düşünüp üzerini onların örttüğünü düşündü. Bu düşünce ister istemez tebessüm ettirmişti onda. Tabi aklına dün gece yaşadığı olaylar gelince tebessümü yüzünde dona kalmıştı.
Gözlerini hızlıca açmış, yattığı yatakta aniden doğruluvermişti. Siyah irislerini bulunduğu odada gezdirmiş, derince bir yutkunuş gerçekleştirmişti.
Yeni bir güne uyandığı oda daha önce hiç bulunmadığı bir yerdi. Ne yani kimseye zararı bile dokunmayan kendisini kaçırmışlar mıydı? Aklındaki masum düşüncelerle oturduğu yatakta hafiftan kıpırdanmıştı.
Ama eğer kendini kaçırmış olsalar neden bu kadar rahat ve güzel kokan bir odada onu bırakırlardı ki?
Düşünceleri arasında birden bire içindeki omegasını hissetmişti Jeongguk.
"Eşimin yanına gitmek istiyorum!"
"Deltamın kokusu canlı bir şekilde solumak istiyorum!"
"Beni onun yanına götür!"
"Bana dün geceki gibi sarılmasını, kucağında sakinleştirip öpmesini istiyorum!"
Kurdu bir yandan söyleniyor, bir yandan da Jungkook'a pençelerini geçiriyordu. Omega sessizce tıslayıp elini kalbine götürmüştü. Kurduna ithafen konuşmaya çalışmıştı.
"Tamam, tamam aşağıya inip onun yanına gideceğim. Bana zarar verme lütfen."
Kurdu her ne kadar durgunlaşsa bile hala tam olarak sakinleşmediği kesindi. Kurdunu daha fazla sinirlendirmemek için üzerindeki yünlü yorganı kenara itmiş, yataktan sakince kalkıvermişti.
Odanın kapısına doğru yürürken gardırop aynasından gördüğü kendine ait olmayan giysiyle ağzını aralamıştı Jungkook.
"Üstümü mü değiştirdi?"
"Evet, değiştirdi. Hatta sırf biz rahatsız hissetmeyelim diye gözlerini kapatarak giydirmişti tişörtünü. Hem de aşırıya kaçıp seni utandırmak istemediği için pantolonuna dokunmamıştı bile. Hem baksana üzerimizdeki tişört çok yumuşak ve sıcacık, uzun zamandır böyle bir tişört giymemiştik!"
Kurdunun söyledikleriyle derin bir nefes vermişti Jungkook. Evet, kurdu haklıydı. Ailesi kendisine önem vermediği için her zaman kışın incecik tişörtle gezerdi her yerde. Şimdi ise sadece 1 gecede karşılaşıp, ruh eşi olduğunu öğrendiği Delta'nın kendini düşünmesi gururunu okşamıştı.
