Ailenizin dahası çevrenizdeki herkesin sizden sakladığı bazı gerçeklerle yüzleşmek zorunda kalıyorsunuz ve gözlerinizi bilmediğiniz bir yerde açıyorsunuz.
Öğrendiğiniz doğruların bir hiç olduğunu ve kendi doğrularınızı yazmakla hükümlendiğiniz bir...
Selam, nasılsınız? Umarım iyisinizdir. Başlamadan önce bölüme oy verebilir misiniz <3
____________________
İşte başlıyoruz.
"Merhaba sevgili öğrencilerim bu sene aramıza yeni bir öğrencimiz dahil oldu. Yemeğe başlamadan önce yeni gelen öğrencimizin binasını belirleyeceğiz."
Müdür Dippet konuşurken kapının arkasında konuşmanın bitmesini bekliyordum.
Ailem Slytherin binasının özel olduklarını ve bir gün eğer oraya gidersem bir safkan olarak ayrıcalıklı olacağımı söyleyip dururlardı.
Bina mevzusu bir yana verdiğim kayıplardan dolayı ruhumun bir parçası eksikti.
"Aldora Procyon Black"
Olanları düşünürken zaman hızlı geçmiş olacak ki ismimi duymamla kendime geldim.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Hızla salona girdim. Kendimden emin imajı veriyor olduğuma emindim ve ne olursa olsun ailemin konusu açılırsa eğer kendimi ezdirmeyecektim.
Şapkaya oturdum.
Hmmm. Bir Black daha... Oh çok zeki, çok zeki Fazlasıyla soğukkanlı ve cesur... Black ailesinden bir gryffindor daha mı? Oww, ağır bir intikam duygusu ve kazanma hırsı
SLYTHERİN
Masadan alkışlar koparken ben ise şapkanın dediğini düşünüyordum.
"Hmmm. Bir Black daha..."
Ne yani burada başka Black ailesinden olanlar da mı vardı?
Şimdi her şey belli olur diye geçirdim içimden.
Slytherin'in masasına ilerlerken nereye oturacağımı düşünüyordum. Daha sonradan geldiğim için direkt grubun içine dalamazdım. Bilmiyorum belki de gurur yapmıştım.
Masanın en köşesine doğru ilerledim.
Boş kalan 2 yer vardı.
Sabah tanıştığım kendini beğenmişin yanı ve karşı masası boştu
Çocuğun karşısına geçip oturdum.
Az yanımda ise siyah uzun saçlı pek tekin gözükmeyen bir çocuk oturuyordu.
"Bella bu da senin kaçık kardeşlerinden birisi mi?"
"Ailem hakkında doğru konuş" sesim beklediğimden daha kontrolsüz şekilde çıkmıştı.
"Ahah hadi ya , yoksa sen de karşı masadaki kanı bozuklardan birisi misin?"
Gryffindor masasında oturan James'in yanında oturan çocuğu gösteriyordu.
"Lestrange kapa çeneni"
Bu sefer konuşan kıvırcık saçlı , yeşil gözlü yüz hatlarımızın benzediği bir çocuktu.
"Neden bu kadar agresifsin kanı bozuk yoksa ailen mi-"
Yüzüne çok sert bir yumruk atmıştım. Öyle ki elimin üst kısmı yanımdaki çocuğun kanına bulanmıştı.
Yüzüne tiksinerek bakarken yüzünde olan korkuyu gördüm. Tabi bir de kırılmış burnunu.
"Sen... sen kafayı sıyırmışsın! " İki eliyle burnunu tutarken masadan kalıp salonun çıkışına doğru koşmaya başladı.
Kısa bir sessizlik oldu. Kimisi korkuyla bakarken kimileriyse -ki bunlar gruplarıyla oturan Slytherin öğrencileri olacak- aralarında fısırdaşıp bana bakıyorlardı.
