Kitabı Abe' yle inceliyorduk. Birden gelişen bu olaylar bana komik gelmişti doğrusu ve normal olarak inanamamıştım. Ama Abe ciddi bir şekilde okuyup arada mırıldanıyordu. Kafasını kitaptan kaldırdı ve bana baktı 'Sizce bu mümkünmü doktor?' dedi. 'Bilemiyorum ama bu kitapda yazılar uydurulamiyacak kadar korkunç.' dediğim zaman beklemediğim bir şekilde sırıttı. Bu soğuk kanlılığındanmı yoksa her zamanki garipliğindenmi anlamadim. Biz kitaba bakarken Wilson üst kata eşyalarını yerleştirdi.
Abe yemek yapmak için mutfağa gitti. Wilson' la konuşurken birden dışarı çıkmak ve benden kendisini kurbanların öldürüldüğü yere götürmemi istedi. Abe' ye baktım kafasını evet şeklinde salladı. Yanıma bir şemsiye aldım, Wilson da çantasını aldı. Kapıyı tam kapatırken Abe 'Yarım saate yemek hazır evde olun.' diye bağırdı. Wilsona bir bakış attım ve çıktık. Onu sinirlendirmek istemem.
İlk cinayetin işlendiği apartmana doğru ilerlerken yağmur başladı. Neyseki şemsiye almıştım. Apartmana vardık fakat polis kapıları kapatmiştı ve yetkimiz yoktu. 'Daha sonra Abe' yle geliriz.' dedim. Şimdi parka doğru yol aldık. Oraya vardığımızda Wilson cebinden bir sigara çıkardı ve bana uzattı. Kafamı hayır şeklinde salladım 'Sen bilirsin.' diyip sigarayi ağzına yerleştirdi. O çakmağını sigaraya götürürken ben demirlere yürüdüm. Wilson yanımdan geçti ve çalılara doğru yürüyerek ' Yanlış yere bakıyorsun doktor.' dedi. Yanına geldiğimde parmaklarıyla yağmur yüzünden az çok seçilen bir kaç ayak ve sürükleme izi vardı. Peki bu yeni bir cinayetmiydi yoksa eskisinin izlerimiydi?
Önce izleri takip ettik ve bir sokağa eriştik sokaktan gidilebilecek tek yer tel örgüyle kapatılmış eski bir kasabın arka bahcesiydi. Kapıları zorla acmaya yetkimiz olmadığından geri dönmek zorunda kaldık. Yolda neden bir vampirin kurbanın tüm kanını içtiğini sordum. Wilson sigarasını yakarak
-'Bedendeki kanın tamamını içmek onları 5-6 gün tok tutar. Ama günlük tek bir ısırıklada kendini doyurabilir. Karşımızdaki hastalıklı bir katil.' dedi. Pekde içim rahatlamamiştı doğrusu.
Yemeğimizi yemiştik ben üst katta kıyafetlerimi değiştirirken Wilson Abe'ye gördüklerimizi anlatıyordu. Ben indiğimde ikiside gitmeye hazırdı. Abe yanına güvenlik nedeniyle altıpatlarını almıştı.
Sokağa vardığımızda etraf normale göre çok sessizdi. Bi kaç hamleyle kilidi açtım ve içeri girdik. Herkez etrafı araştırıyordu. Birden sessizliği bozan bir damlama sesi herkesin dikkatini buzluğa çekti. Buzluğun önünde küçük bir kan birikintisi vardı. Wilson kapıyı açtı. Abe bir anda titredi ve dizlerinin üstüne düştü. İçeride ki cesetin kanı vampir tarafından emilmişti fakat bu sefer 6 parçaya bölünmüştü. Ben arkamı döndüm ve buzluktan azıcık uzaklaştım. Ve tam o sırada kısık bir kahkaha duydum, buna emindim o hasta bizi takip ediyordu...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Avcı Abraham
Science FictionYeni bir bilim kurgu hikayesi başlıyor. Umarım beğenirsiniz.