Bölüm 8

1 0 0
                                    

Saat: 16:30

Tarih: 15 Kasım 2017, Çarşamba

Yer: Mehmet Akif Ersoy Anadolu Lisesi Mahkemesi – Bekleme Odası

Hikayesini bitirmiş olan Db. Ersoy, Muhammed Ersoy'a döndü, ve konuştu:

"Ve olay burada bitshick olmakta... Umarım iki hikaye arasındaki benzerleri görmektesinizdir...! Bu hayatımın en kussül pist dövüşü idi..."

Başını aşağı eğen Sarp sinirle konuştu:

"Şerefsiz Hasadül Hasan.... Tıpkı Coğrafyacı Hasan gibi.... İkisi aynı pislikten yapılmış varlıklar!"

Muhammed Ersoy'un aklına birden acil bir şey gelmiş gibi duruyordu. Kızıl gözleri parladı, ve Db. Ersoy ile Sarp'a dönerek telaşlı bir şekilde konuştu:

"Hayır... Olamaz! Eğer Coğrafyacı o kağıtlara dokunmadı ise... Şu an kağıtlar tehlike altında olmalı! Eminim Coğrafyacı ya kendisi ya da başka kişiler aracılığı ile o kağıtları arıyordur!"

Db. Ersoy, konuşmaya cevap verdi:

"Ama hala bulamamış olma şansı yükselek... Nöbetçi son hamlesi ile ona jarülk ihanet etmiş olmaktaydı. Bu da demek olmaktır ki kağıtlar şu an güvenli bir yerde olmakta...! Ğüağü ile o kağıtları bulmakta olmam an meselesidir..."

Db. Ersoy, arkasına döndü ve biraz düşündü. Düşündükten sonra yerde saplı olan baltasını çıkardı, ve omzuna koyarak Sarp ile Muhammed'e döndü ve konuştu:

"Db. Ersoy... Sarp Kepenekoğlu.... Bu tur yanınızda olamamakta olacağım."

Şaşıran Sarp, Db. Ersoy'a şaşkınlıkla bakarak konuştu:

"Huh, neden?"

Sarp'a dönen Db. Ersoy, dedi ki:

"O kağıtları bulmakjalü... Ve işim bitmiş olduğu gibi size getirmekte olacağım! Bu.... Benim görevim olmakta olmaktadır."

Db. Ersoy'un kararlı gözlerine gözlerini diken Muhammed Ersoy, ona karşı konuştu:

"Ama dikkatli olmalısın... Eminim Coğrafyacı da şu an o kağıtları arıyor, ya da aratıyordur. Bugün Coğrafyacı'nın neler yapabildiğini tekrar tekrar gördük. O adamın elinde olan güç ve bağlantılar onu en tehlikeli düşmanlarından biri yapabilir. Eğer sıradan bir nöbetçiye böyle bir güç verdiyse, diğer 'ajan' olarak yollayabileceği öğrencilere ne güçler vermiştir, düşün! Sadece dikkatli ol, Db. Ersoy!"

Db. Ersoy'un gözlerinde saf ateşten oluşan bir kıvılcım görüntülendi, ve Muhammed Ersoy'a cevap verdi:

"Merak etme... Db. Ersoy."

Baltasını yukarı kaldırdı, ve yukarıya bakarak konuştu:

"Ğüağü'nün yoluna çıkanın ölümü.... KORKUNÇ OLUR!"

Db. Ersoy'un bu güç dolu sözlerinden ürperen Muhammed Ersoy, ona korku ile cevap verdi:

"L-lütfen cidden birilerini öldürme, Db. Ersoy! Eğer cidden bir şey yapman gerekirse sadece etkisiz hale getir! Eminim.... Eminim bunu yapabilirsin. Başımızda zaten yeterince büyük bir bela var, bir tanesini daha kaldırabileceğimizi sanmıyorum! Lütfen dediklerime dikkat et."

Gözlerinde olan ateşi sönen Db. Ersoy, baltasını indirdi ve Muhammed Ersoy'a bakarak cevap verdi:

"Jarwüt.... İyi, tamam! Ama sen bana bunu söylemekte olmasaydın... İnan bana burada öyle bir katliyam çıkartmış olurdum ki, santeroda olan weoğü ruhlar ebediyete doğru çığlık atardı...!"

Usta Çöpçü: Beyaz Celladın Son SınavıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin