Anlaşma {Mpreg}

8

Ediz'

Elinde ki tepsi ile içeri gireli yarım saat kadar olmuştu ve beni ikna etmek için bu yarım saat boyunca dil dökmüştü.

Adı Mahmut'tu.

Beyim dediği o canavar adamın sağ kolu gibi bir şey olmalıydı ve bana bakarken acıyor gibi bir hali vardı.

İnsanların bana bakışlarında acıma duygusu görmekten hoşlanmazdım ama onun ki beni rahatsız etmemişti.

Sonunda ikna olup yataktan kalkmamı da sağlamıştı.

Şimdi yatakta bağdaş kurmuş oturuyordum ve o da bir sandalyeye çökmüş beni izliyordu.

Kelepçeler yüzünden kesik içinde kalmış olan bileklerime pansuman için getirdiği ilacı sürmeye çalışıyordum.

Doktor ister misin demişti, istememiştim. Utanç vericiydi.

Oturduğu yerden beni izlerken bir taraftan da sanki rahatlatmaya çalışır gibi bir hali vardı.

"Korkuyorsun biliyorum ama korkma, beyim kötü biri değildir, merhametlidir aslında"

Kaşlarımı çatıp gözlerimi bileğimin etrafına sardığım sargıya sabitledim.

"Kimseden korktuğum filan yok, ait olduğum yer burası değil"

Sesi mahçuplaştı.

"Yine de bil istedim"

Bileğime yavaşça doladığım sargı bezini bekletip alttan bir bakış attım ona.'Hangi kafaydı bu.'

"Beyin beni kaçırdı.Bir odaya hapsetti ve dün gece neredeyse tecavüz ediyordu"

Dudağımı büküp bakışımı tekrar sargıya indirdim.

"Beyinin merhamet anlayışı baya radikalmiş"

Sanki yanlış bir şey söylemişim gibi hemen itiraz etti.

"Hayır gerçekten merhametlidir. İnan bak"

Bileklerimi havaya kaldırıp işaret ettim.

"Peki ya bunun için ne diyorsun? Çok merhametli beyinin gazabına uğradım"

Yüzü kızararak önüne eğdi bakışlarını bu defa .

Böyle bir yerde ne işi vardı, iyi birine benziyordu oysaki?

"Beyim kardeşinin acısını yaşıyor Ediz, çok öfkeli ve intikam almak istiyor"

Gülümsedim. Öyle inanarak söylemişti ki.

"Yaptığı her şeye hakkı var diyorsun yani? Öyle mi?"

"Haklıdır demiyorum, acısı var diyorum. Öfkesi merhametini karartmıştır diyorum ama aslında böyle biri değildir"

Uzatmayacaktım. Sonuçta onun için çalışan biriydi elbette onun için iyi konuşacaktı.

"Kardeşine ne oldu?"

"İntihar etti"

Bu üzücüydü. Ama benim ne suçum vardı?