"Korkular da yıldızlar gibidir hep oradadırlar ama gün ışığı onları gizler."
Her birimizin korkuları vardır, başlamamıza engel olan, ilerleme katedememişlerin yandaşı. Fakat gizleriz çünkü belli olsa mağlup olacakmışız tüm düşmanlara başta kendimiz olmak üzere bizlere öğretilir bunlar. Bazen saklamak yetmez yok etmeyi deneriz onları, katlanırız en meşakatlisini acıların kurtulabilelim diye.
Bazıları var ne yaparsan yap katiyen bırakmaz yakanı, o deftere yazılmışı yok edemezsin, artık tıpkı bir gölgedir sen saklayabildiğin noktaya kadar.
Günün erken başladığı sabahlardan birindeydim, haftalarca yaptığım programların mahvoloşunu izleyerek işleri düzeltmeye çalışıyordum. Ölümümüz dahi her anımızı ayarlıyoruz hayat ise biz bunları planlarken yaşadıklarımız oluyordu.Yaprak, onun hakkında düşünecek hale henüz ulaşamamıştım, iki gündür yaşadığımız şaşkınlıklar bizleri başka noktalara itiyordu ve ne yapacağımı bilemeyecek kadar aciz bir haldeydim.
Aklımdan saliseler içerisinde birçok şey geçiyordu, bilmiyordum karşılık veremiyordum sıkıntılara, sinir ve stres birleşimiyle birkaç damla gözyaşı aktı perdelenmiş gözlerimden.
Elbet bir çaresini bulmalıydık ve harekete geçmeye karar kılarak ofisin yolunu tutmuştum. Girdiğimde çalışanlarla selamlaşarak Gürsoy'un odasına doğru adımlarımı yönlendiriyordum. Masasında dosyalarla ilgileniyordu. Konuşmayı bekletmeden başlattım.-Acilen bir şekilde toplanmamız lazım yoksa bu enkazdan sağ çıkamayacağız açıdan.
-Farkındayım bundan dolayı yeni proje için uğraşıyordum bende tam, zaten yeterince zedelendik en azından burayı tam olarak halledebilelim.
-Peki, cinayet dosyası için ne yapacağız başımıza çok büyük iş açacak bir yana bir ölüm bu sonuçta duysal açıdan başka ayrıca insanlardan da tepki toplayacağız Ecem gibi şahısların tepkilerini gördün, katılım sağlamak konusunda emin misin?
- Ne yani tüm emekler boşa gitsin ve onların kazanmasını mı seyredelim? Bak her birimiz üzgünüz davayla zaten bende alakadarım senin başına çok daha büyük bir sıkıntı çıkardı biliyorum, iyi olmadığının farkında olduğum için sana destek olmaya çalışıyorum sen dinlen ve davayla ilgilen lütfen iş meseleleriyle şu sıralar en azından ben ilgileneceğim, kendini daha da paralamana gerek yok sakinliği korumaya çalış.
-Peki, buna da tamam ben diğer tarafıyla ilgileneceğim. O zaman siz projenin üzerinden son bir kez geçerek yarına hazırlıklarınızı tamamlarsınız bende biraz görüşmeler yapayım en azından kanıt toplayıp polisle iletişime geçeyim.
O esnada kapı çaldı.-Gürsoy Bey, gelebilir misiniz? Aklımıza takılan bir konu hakkında danışacaktım da size müsaitseniz tabii.
- Nihan, ben bir bakayım sana birkaç bir şey daha diyecektim fakat acil değil daha sonra yanına gelirim.
Onayladım ve kendi odama geçtim.Eylem'i aramışım ve konuyla ilgili yeni bir gelişme olup olmadığını sorgulamış kendisinin bu konu hakkındaki araştırmalarını dinlemiştim ayrıca polisin benden hala şiddetli bir biçimde şüphelendiğini öğrenmiştim, ne hoş umarım yıllarca verdiğim uğraşları mahvedecek derecede bir sıkıntı yaşamazdım.
Bu esnada kargadan gelen mesaja dikkat kesilmiştim aynen şu biçimdeydi " Nihan müsait olduğun bir zaman acilen buluşmamız gerekli elimde önemli bilgiler var, geri dönersin" ben ise mesajını yanıtlayarak akşam buluşabileceğimizi söylemiş, uygulamadan ayrılmıştım.
Yaprağın ailesiyle ilgili incelemeler yapıyordum, çok normal veya sağlıklı bir ilişkileri olmadığının zaten farkındaydım ama ailesiyle iletişime geçmem gerekliydi fakat geçmişte ailesi hakkında bahsettiklerini aklımdan geçirdiğimde çekişki içerisinde kalmıştım.Her neyse sonuçta daha sonra da iletişim kurabilirdim ve böyle yapmaya karar kıldım.
İlerleyen saatlerde ofiste işlerimin büyük kısmını halledince Kargayla buluşmak için ayrılmıştım, buluşacağımız mekana geldiğimde dikkatli davranmış ve kendisini gördüğümde yanına ilerlemiştim.
-Evet, şu önemli kanıtların söylemek istediğin şeyler neydi? Neden burada buluşmamış gerekti? Acil cevaplarını bekliyorum, buyur.
-Fazla aceleci davranıyorsun alışık olmadığım bir davranış, zarar verir sana biliyorsun, ben zaten açıklayacağım bozuşmayalım şimdiden.
- Tamam, bekliyorum.
-Seninle konuştuktan sonra ilk önce legal yollardan bazı şeyleri araştırdım tıpkı sizin gibi baktım böyle bir sonuca varamayağız elbet ki bazı yollara başvurup kendimi tehlikeye attım yine senin için bilmem anlatabiliyor muyum.
-Hah bunun senin için bir baş ağrısı yaratmayacağını her ikimizde biliyoruz, bence asıl sadede gelsen daha iyi olacaktır çok uzun süre burada kalamam, arka sol çaprazımdaki tipler tekin değil ve dikkatli inceliyorlar gazeteci veyahut polis peşimdeyse güvenli değil.
-Farkında olmadığımı mı sanıyorsun hiç bir şey somut delile ulaşamazlar, tehlikeye gireceğin bir sıkıntı yok. Neyse sen daha da panik olmadan, anlayacağın direkt telefonuna girdim bu iş fazlasıyla riskli ama birkaç saniye içerisinde sızan bir virüse en yetkilileri bile kolaylıkla dikkat etmez, bazı önemli telefon görüşmelerini ve mesajları inceledim tabii silinmiş yani silindiğini sandıklarınızdan olanları diğerlerinden zaten iş çıkmadı, şu sizin rakip şirketlerinizden birisiyle iletişim kurmuş bir de ne dersin onlara sizin projenizi satmış. Asıl en çok eğlendiğim kısım ise şuydu "paraya ihtiyacı olduğundan değil sana olan kıskançlığı ve hırsından"çok merak ettiğin sözleri öğrenince de acaba eskisi kadar üzülebilecek misin öldürüldüğüne.
-Nasıl yani ne saçmalıyorsun sen bu kadarını da yapmış olamaz herhalde bu kadar da nefret edemez benden en yakınımda güvendiğim insanlar bile yapamaz bunu değil mi?
-Duydukların doğru, istersen kendin duy ve evet bunu da yapabilir insanoğluna karşı olan güvenini tekrardan gözden geçirmeni öneririm. Şimdi eğer sen bunu herkese iletir ve onların projenizi aldığını söylersen şüpheli durumun katbekat artar o zaman derler ki " çok güvendiği yardımcısının ihanetini öğrenir ve ani oluşan öfkesiyle onu ortadan kaldırır, bu durumda gizli buluştuğu arkadaşıyla ortaklık eder ve gizlenir" ya da birçok başka ihtimal, sadece birkaç dakika düşün.
-Anlıyorum, en mantıklısı sanki öğrenmemişim gibi davranıp seyretmek yani kendimi kurtarmak için iş arkadaşlarıma yalan söylemek, tamam saklayacağım. Hala algılayamıyorum neden yaptığını, sence cinayetin bununla bağlantısı da olabilir mi?
-Elbette olabilir ben bunu da incelerim sen kendini kurtar yeter sadece yoksa şu an bence de çok riskli dururdun. Endişeleri normal daha da şüphelendirmeden ayrılalım, sonra görüşürüz. Ha bir de telefonda benimle konuşurken daha dikkatli konuşmanı öneririm.
-Tamam anladım, öyleyse görüşmek üzere.
Beklenmedik davranışlar, bazı gizemli sırlar, ayrıntılı incelemeler değişikti yaklaşık on yıldır onu tanırdım fakat bu tarz davranışlar yeni gibiydi ya da ben uyutulmuştum. Demek ki bundan dolayı o gün öyle sözler etmişti, gerçekler yavaş yavaş gün yüzüne çıkacak. Sonuçta ne demişler yalancının mumu yatsıya kadar yanarmış acaba ne zamandı bu yatsı.
Aniden gelen kasılma ağrısıyla avcumu kalbime doğru hareket ettirmiştim, hiç şaşmaz her ağır stres dolu anda vücudum da isyan eder gibi tepki gösterirdi, çocukluğumdan gelmiş bir hediyeydi...
Halsizliğimden eve geçtiğim gibi sırt üstü uzanarak kafa dinlemeye çalışıyordum sadece bu şekilde tam olarak dinlenmiş hissederdim lakin şimdi bu halde bile rahatlayamıyordum.
Düşünmek istemiyordum, planlamak istemiyorum, canımı sıkmak istemiyordum, ayrıntıları hesaplamak istemiyordum sadece bu çukurdan kurtulmak istiyordum. Olmuyordu mahkumdum ben ona bir krizin içerisinde olduğumu dahi dakikalar belki de saatler sonra fark edebilmiştim.
Artık dayanamayarak belki de baştan yapmam gereken şeyi yaptım ve ulaşmak istediğim kişiyi rehberden seçerek ara butonuna tıklamıştım
:/
ŞİMDİ OKUDUĞUN
FREZYA
Mystery / Thriller" Birçok şüpheli varken niçin beni 49 dakika 56 saniyedir sorguluyorsunuz ki ? " " En son sizinle görüştüğünü söyleyen tanıklar var , bizim gözümüzde herkes şüphelidir fakat hislerim kuvvetlidir onunda etkisi var tabii . " " Zekice cinayeti işlemiş...