2

43 9 0
                                    

Derslerinin çoğuna girmişti sarışın,dikkatli dinlediği ve tüm odağını verdiği için başı ağrımaya başlamıştı.

Yedinci dersinden çıkarken susadığını hisseti,çantasından su şişesini çıkarıp ayağa kalktı. İçmeye başladığında bitireceğini bitiriyordu suyunu,hem ayağa kalksa fena olmazdı. Saatlerdir kalkmamanın verdiği hisle hafifçe gerinirken sınıf dışındaki çöpe doğru adımladı. Suyunu bitirmesine az kalmışken birinin ona çarpmasıyla su şişesini karşısındaki kişinin üzerine döktü. Endişeyle başını kaldırdığında sabahki çilliyi gördü sarışın.

"Kusura bakma Hyung,acele ediyordum göremedim seni."

sesinde ıslanmanın verdiği titreşim vardı. Üşüdüğü belli oluyordu,havada yeterince soğuk olarak kendini belli ediyordu zaten.

"Önemli değil ıslanan sensin. Yanında başka bir kıyafetin var mı? Üşürsün böyle."

sarışın kendini yeterince kötü hissediyordu. Sorgularcasına çilliye baktığında çillinin başını olumsuz anlamda salladığını gördü.

"Hayır Hyung ama idare edebilirim,sanırım?"

çilli olan bunu derken idare edemeyeceğinin farkındaydı ama sonuç olarak kendi hatasıydı. Sarışın hayıflanmaya başladı,

"Benimle lavaboya gel."

Çilli sarışının lafını ikiletmedi,peşinden paytak adımlarla ilerledi. Sunbae'sinin ne kadar tanrıyı anımsattığını o zaman fark edebildi. İster istemez dudakları aralandı,emindi. Altın oran sarışın olanın yüzünden dolayıydı,kesinlikle emindi. Arkadan bile baktığında çok güzel duruyordu sarışın. İçini çekti istemsizce,onun gibi uzun olabilmek isterdi.

Lavaboya geldiklerinde çillinin telefonu çaldı,bakmak istemedi. Jeongin'in onu beklediğini biliyordu ama biraz daha beklemesinden zarar gelmezdi. Sarışının neden onu buraya çağırdığını anlamamıştı,sorgularcasına ona bakmaya başladı.

"Sweatimin altında tişörtüm var,tişörtümü sabit tutmalısın."

dedi çilliye bakarken. Kafasını sallayıp sarışına yaklaştı çilli olan,tişörtünü tutarken aynı zamanda karşısındakinin formda olduğunu eline değen sert gövdeyle anladı. Bir insana daha ne kadar hayran olunabilirse o kadar hayran oluyordu. Sarışın sweatini çıkarırken,çillinin çok sert tutmamasından dolayı tişörtü de kalkmıştı havaya.

Sweatini tam çıkarırken kapı aralanmış,mavi saçlı olan girmişti lavaboya. Ne olduğunu anlayamadan sarışın sweatini çıkarıp ve tişörtünü düzeltmişti. Mavi saçlı dudaklarını araladığında çilli konuşmaya başladı,

"Ah Jeongin,yanına gelecektim ama sunbae beni lavaboya çağırdı,çok mu beklettim?"

Sarı saçlı olan sesin yumuşak çıkmasına rağmen çillinin mavi saçlıyı sessize aldığını görmüştü. Mavi saçlı dudaklarını araladı,sert bakışları sarışın ve çilli arasında gidip gelirken.

"Problem değil Lixie,buraya geleceğini düşünmüştüm zaten sadece merak ettim."

Sarışın duyduğu yabancı isimle çilliye baktı,gözleri çekikti ama hala koreliyi çok anımsatmıyordu. Yabancı olduğunu o zaman anlayabildi. Zil çalmıştı ve bu üçünü de ürküttü. Çıkardığı sweatini çillinin başından geçirirken konuşmaya başladı sarışın,

"Ne kadar sen çarpsanda su benimdi,kalsın üzerinde bu."

Çilli olan asla böyle bir şey beklemediği için dudakları aralandı,konuşmaya çalışsa saçmalayacağını biliyordu bu yüzden aralanan dudaklarını kapatarak başını olumluca salladı. Sarışın lavabodan çıkarken ona seslenmek aklına gelmişti.

"Bekle hyung,ismini bilmiyorum."

Sarışın çillinin ondan az çok etkilendiğini anlayabiliyordu,gülümsedi. Tek kaşını kaldırırken mavi saçlıya baktı, araladığı dudaklarıyla davetkar gözüküyordu.

"Hyunjin,çilli. Hwang Hyunjin."

İsmini yeni öğrendiği Sunbae'si kapıyı kapatıp çıkarken uzun süredir tuttuğu nefesini dışarıya verdi Felix. Jeongin'e dönüp durup dururken gülümsemeye başladı,o hep böyleydi. Mutlu olursa gülümsemesini durduramazdı,gülümsemesi size sebepsizce güven verirdi üstelik.

" İnnie,sence de tanrıyı anımsatmıyor mu?

Çilli olanın gerçekten etkilendiği aşikardı,sorsalar inkar da edemezdi. Mavi saçlı çocuğun kaşları çatıldı,içten içe arkadaşının dediğine katılsa da ona sinirlenmişti. Yeterince onu beklemişti zaten,bir de üzerine Changbin Sunbae'sinden etkilenen arkadaşına kötü bir şey demek istemiyordu. Başını sallamakla yetindi.

Kimse mavi saçlının lavabodan çıkarken içinde oluşan anlamsız kıskançlığı fark etmedi,mavi saçlı olanda dahil.

hyunin-fleshHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin