5

28 5 0
                                    

Sarışın uyanmıştı. Dün uzun zaman sonra birinden etkilendiği için ıslak rüya görmüş,haliyle bu onu derinden etkilemişti. Jeongin'in ellerini belinde isterken aynada kendiyle göze geldi,tişörtü cropları anımsatan türde olduğu için belinin başlangıcını görebiliyordu.

Jeonginle tanışalı iki gün anca olmuş ama düzenini alt üst etmişti mavi saçlı oğlan. Rüya yüzünden sertleştiğinin farkında olmadan yorganını kenara çekti,gözleri aynadan aşağıya kaydığında durumunu fark edip sessizce küfür etti. Şimdi sırası değildi. Alarmı zaten kaçırmıştı,kendini tatmin edecek zamanı yoktu. Hemen yatağından kalkarak odasını gelişigüzel topladı. Kendine dar,biçimli bacaklarını ortaya çıkaracak bir pantolon,siyah bir kazak ve boxer alıp kendini duşa attı

Normalde soğuk suyu seven çocuk konu duş olduğunda soğuk sudan nefret ederdi,ama şuan altındaki şişliği indirmenin en hızlı yolunun bu olduğunu biliyordu ve soğuk suyu açtı. Üzerindekileri hızlıca çıkarırken suyun yeterince soğuk olduğundan emin oldu. Vakit kaybetmeden duşa girerek titredi. Hasta olmamayı umarken altındaki şişliği umursamadan güzel saçlarını köpürttü,titizce yıkayarak duruladı. Vücudunda lifi gezdirirken alarmını duymuştu,dersine yarım saat kaldığını belirtiyordu bu alarm. Acele etmesinin sebebi zaten kimyacının gözüne yeterince batmasıydı,kimseyle ciddi bir konuşma yapacak gücü kendinde bulamıyordu.

Kendini temiz hissetmesiyle beraber duştan çıkarken saçlarını agresifçe havlusuyla kuruladı,nemini aldığına emin olduğunda vakit kaybetmeden yanına aldıklarını üzerine geçirdi. Pantolonunu biçimli bacaklarından geçirdi,bir şey yapmamasına rağmen altındaki şişliğin inmesiyle derin bir nefes bıraktı ortaya. Kazağını da giyerek pantolonunun içine sıkıştırdı. Bu fiziğinin güzelliğini ve uzun bacaklarını ortaya çıkarıyordu,bu yüzden bu şekilde kalmayı seçti. Gerekli defterlerini ve test kitaplarını alarak telefonunu,cüzdanını,sigarasını aldı. Botlarını ayağına geçirirken hızlıca evinden çıktı,kapıyı kilitledi.

Dokuz dakika kalmıştı,yetişemezdi yürüyerek ya da otobüsle. Taksi durağı evine yakındı,dershanesi arabayla beş dakika sürerdi genelde. Taksi durağına giderek yolu tarif etmişti,derse iki dakika kala binanın önüne gelmesiyle derin bir nefes aldı. Sigara içmemişti. Bu alışkanlığı olduğu ve eksikliğini hissettiği için kendini kötü hissediyordu,yetmiyormuş gibi kahve de içmemişti zaten. Geç kalkmasının verdiği sinirle kartını okutarak içeriye girdi,neden lanet alarmına kalkamamıştı ki?

Aklına gelen şeyle gülümsemesine engel olamadı. Sekiz saat uyumuştu! İlaçlar sayesinde de olsa uyumuştu. Sınıfına girerken düşündüğü tek şey onu kendisine davet etse mavi saçlının kendisinden sıkılıp sıkılmayacağıydı. Hyunjin soğuk durduğu için biri ona gelip selam bile verse içi ısınırdı,saftı genel olarak baktığınızda. Bunları düşünürken sınıfına kimya öğretmeni girdi,telefonunu sessize alarak dersini dinlemeye ve yemek saatini içten içe beklemeye başladı.


------------------------------------------------

Zil çalmıştı sonunda,kimya görmeleri yetmiyormuş gibi siktiğimin üç dersini blok yapmıştı öğretmenleri. Kahveye ihtiyacı vardı sarışının,bayılacak gibi hissediyordu. Kahve ve nikotin isteğini içten içe onaylayarak ayağa kalktı. Yanına alması gerekenleri alarak çantasını sınıfta bıraktı. Jisung'u uyandırıp uyandırmama konusunda kararsız kaldı,sınıfta sarışın çıktıktan sonra kalacak tek kişi oydu. Çok yorgun olabileceğini düşünerek rahatsız etmedi sarışın,sınıfından küçük adımlarla çıkarken yanına doğru gelen Chae ile adımlarını hızlandırdı. Kendinden iki alt sınıftaydı ama konu Hyunjin'e asılmaksa,üstüne kimseyi tanımıyordu Hyunjin.

Hızlıca binadan çıkarak telefonla konuşuyormuş gibi kulağına götürdü,bunu gören Chae üzgün bakışlarla içeriye doğru çevirdi adımlarını. Tanrı aşkına,onu nasıl reddedecekti? Ben kızları sevmiyorum,erkekleri de sevmiyorum. Sen güzelsin,bende sıkıntı var mı diyecekti? Hata sende değil bende konuşmalarının benzeriydi,kaçabildiği kadar kaçıyordu Hyunjin. Dershanelerine yakın Starbucks vardı,ordan kahvesini alabilirdi. Adımlarını kafeye yönelterek telefonunu kontrol etti,kimseden özel bir mesajı ya da kaçan bir araması yoktu. Her zamanki gibi. Başka bir şey beklediğinden değil,sadece zaman geçsin diye telefonuna bakarken kafeye girdi. İlk defa sıra görmemenin şaşkınlığıyla adımlarını hızlandırdı,içeride bakışlarını gezdirdiğinde ağzına kadar dolu olan kafeyi fark etti. Dershaneden bazı kişilerde vardı,herkes yoruluyordu ve kahve içmeye geliyordu anlaşılan. Americano'sunu beklerken üst kata çıkması gerektiğini düşündü,üst katta sigara içebileceği ufak bir alan vardı. Kahvesi hazır olduğunda beklemeden üst kata çıktı.

hyunin-fleshHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin