-Oxytocin-

622 52 18
                                    

"Herkes yüreğinin ekmeğini yer"
.....
<Bölüm Şarkısı/ Oxytocin-Billie Eilish>

Her zamanki baş ağrısı ile uyandım. Banyodan sesler geliyordu, anlaşılan o ki Tom duş alıyordu. Yataktan kalkıp, banyoya girdim. Buharlanmış duş kabininden pekte fazla vücudu belli olmuyordu. Sütyenimi ve ardından külodumu çıkararak, kabinin kapısını araladım.

"Belki bir kişiye daha yer var mı burda Tommy?"

Sırıtarak baktı. Evet olarak kabul ettim. Kabine adımımı attım. Soğuk su üşümeme sebep oldu ancak kısa zaman içerisinde ısındım.

Normal bir banyonun ardından sevişmeden çıktık. Rahatına düşkün bir insanım, yatak rahatlığı var? Ayak üstü olmaz öyle.

Üzerime gömleğimi, altına yüksek bel siyah pantolonumu, slytherin kravatımı ve cüppemi giydim. Göz altlarıma kapatıcı ve önce nemlendirici üzerine mat ruj sürdüm. Önlerimden bir tutam bırakarak saçlarımı ensemden topuz yaptım. Çantama kitaplarımı koyarak odadan çıktık.

Kahvaltı salonuna yürümeye başladık. Slytherin binadı zindanlarda ve diğerlerine göre çok uzak olduğu için en geç sabah altıda odadan çıkmış ve altı kırk beşte kahvaltıda olmamız gerekiyordu.

Kahvaltıya yetişip, yerimize oturduk. Dünkü partide olanlardan kimse yüzümüze bile korkularıdan bakamıyordu. Oldukça zevk almıştım, tabi Aurora'yı saymazsak.

Kahvaltıyı yaparken Aurora ve bir iki kişi dışında kimse konuşmuyordu. Aurora üstü kapalı şekilde Tom'la flört ederken gerçekten sinirleniyordum. Hani sürtüksünde bu kadar da olmazsın ya.

Gerçekten sinirime dokunmaya başlayınca kendimi tutamadım.

"Aurora bölmek istemem ama sahibi var, çenini kapamazsan yapacaklarımdan sadece sen sorumlu olacaksın"

"Sevgiline eşya muamelesi mi yapıyorsun?"

"Orasını bilmem ama sana hayvan muamelesi yapabilirim."

Önümdeki tabağı direk karşımda oturduğu için kafasına fırlattığımda çığlık atarak gitti.

"Yazık oldu"

Kahvaltıdan sonra her zaman olduğu gibi derslere girdik. Artık okulun bitmesi için gün saymaya başlamıştım. Derslerden sonra ortak salonda oturmaya başladık. Tom koltuğun köşesine oturmuş, bende kolunun atından omzuna kafamı koymuştum. O çizim yaparken bende onu izliyordum. Oldukça iyi çiziyordu.

Başıma giren sancıyla koşarak slytherin salonundan çıktım. Tom'da hızlıca arkamdan geldi.

"Yine oluyor!"

"Çalıştıklarımızı hatırla"

"Occlumency"

"Tekrar et"

"Occlumency"

"Tekrar dene!"

"OCCLUMENCY"

Kafamdaki ağrı bir anda durdu. Başarmıştım. Yerden kalktım. Tom'a sarıldım. Odaya çıktık. Yatağa uzandım o da dolabından 1-2 şeyi düzenliyordu.

"Başardın"

"Evet ama artık bunu kimin yaptığını çözmemiz gerek"

"Evet şimdilik, uyusana biraz"

"Sensiz mi?"

"Bensiz olmuyor mu?"

"Olmuyor"

FORCE EN DÉSESPOIR -güç ve güçsüz-Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin