Yolda yürürken etrafıma bakmadan, karşımda duran *** üniversitesine bakıyordum. İnsanların arasından hızla geçerek okula giriş yaptım. Karşımdaki görüntü tamda tahmin ettiğim gibiydi.
Etrafta üstlerindeki elbiseler yırtılacakmış gibi giyinen kızlar ve onlara asılmaya çalışan yılışık erkekler vardı.Tabi bunların dışında her tarzda insan vardı. Ama hepsinin tek bir ortak noktası vardı. Varlıklı insanların çocuklarıydı.
Ben düşüncelere dalmış bir şekilde mimarlık bölümüne giderken, birden bire birinin önüme doğru düşmesiyle durmak zorunda kaldım. Herkes etrafımıza toplanırken bir kavganın ortasına düşmüştüm.
Ne kadar dikkat cekmeyeyim dersem, illaki istemeden de olsa dikkatleri üzerime çekiyorum. Yerde yatan çocuğun bana elini uzatmasıyla benden yardım istediği açıktı. Doğal olarak etraftaki herkes ona yardım edeceğimi düşünüyordu. Ama herkesin bilmediği bir nokta vardı.
Ben kimseye yardım etmezdim. Beni tanıyan insanlar bunu biliyordu ya da bildiklerini zannediyorlardı. Çünkü ben Azra Demirel 'im. İnsanlar beni, benim izin verdiğim kadarıyla tanıyorlardı. Yerde yatan çocuğun elini tutmadan üstünden geçerek yürümeye başladım.
Karşımda ise sarı saçlı, uzun boylu ve mavi gözlü bir çocuk duruyordu. Bu çocuğun siması bir yerden tanıdık geliyordu ama çıkartamadım. Çocuğun yüzüne baktığımda suratında şaşkın bir ifade vardı.
Çember oluşturan diğer insanlarında yüzlerinde bu ifadeden olduğundan emindim. Şimdi herkes bu yeni kızın, niye böyle bir davranışta bulunduğunu merak ediyorlardı.Arkamdaki çocuk ayağa kalkmış olacak ki nefes alışverişleri kulağımın hemen arkasına geliyordu. Tam gideceğim zaman söylediği sözler benim durmamı sağladı.
"Asi kızlara bayılırım. "
Şuan yüzündeki ifadeyi tahmin edebiliyordum. Sinsi bir şekilde sırıtmaya başlamıştır. Gözlerimi sarışın çocuktan, arkamdaki esmer çocuğa çevirdim.
Yüzüne boş boş bakıyordum. Şuan yaptığı şeylerin ne kadar saçma olduğunu bir ben bildiğimden dolayi öyle bakıyordum.
" Dilini mi yuttun güzellik. "
Şimdi onların kavgası bitti de bizim kavgamız mı başlayacaktı ? Bu saçma duruma daha fazla vakit harcamamak için çemberi açarak binaya doğru ilerlemeye başladım. Arkamdaki uğultuları umursamadan amfi salonuna * doğru ilerlemeye başladım.
Sınıfa hızla girmemden dolayı bütün gözler bana döndü. Arka sıralardan boş olan bir yere oturmamla herkesin kafasını çevirmesi bir oldu. Hocanın da gelmesiyle derse başladık. Dersler ilk gün olduğundan biraz çabuk geçiyordu.
Bazı hocalar derslerin konularına bir o kadar hakimken, bazıları da dersi anlatıp gitsem derdindeydiler. Bugün ilk gün olduğundan fazla ders koymamışlardı.Dersin bitmesiyle kafeteryaya indim.
Sıcak bir kahve alıp boş bulduğum ilk masaya oturdum. Oturmamla bir etrafta olan insanları incelemeye başladım. İlk gün olduğundan çok fazla kalabalık bir ortam degildi.
İki masa önümde tek başına oturan bir kız vardı. Kız elindeki telefona bakarken birden durduk yere ağlamaya başladı. Gerçi kimse durduk yere ağlamaz ama, ben öylece kızı izlerken bir erkek kızın yanına oturdu.
Sonra da kızın yüzünü kendi yüzüne çevirerek elleriyle göz yaşlarını sildi. Kıza bir şeyler anlatarak kızın gülmesini sağladı. İşte her şey bu kadar basitti. Bir dakika önce ağlayan kız şimdi gülüyordu.
Bu olay o kadar saçma bir şey ki daha fazla onlara bakmak istemediğim için kafamı kahveme çevirdim. Kahvemin bittiğini anladığımda boş bardağı çöpe atıp sınıfa doğru ilerlemeye başladım.
Bu sefer olaysız bir şekilde okula giriş yapabilmiştim. Son dersim olan " Mimari Tasarım" dersininde bitmesiyle okuldan hızlı bir şekilde çıkmaya başladım. İllerden geçen taksiyi durdurup içine bindim.
~~~~~~~~~~~
Odamda öyle boş boş otururken kapının çaldığını duymamla kafamı o tarafa çevirdim. Ama kapıyı çalan kişi bir türlü girmiyordu. Bende daha fazla bekletmemek için " Kapı açık gelebilirsiniz. " dememle birlikte Kerem'i görmem bir oldu.
Açıkcası biraz şaşırmıştım. Kaç yıldır burdayım fakat Keremle pek fazla konuşmuşluğumuz yoktur. Gerçi ben çocukluğumdan beri kimseyle öyle çok konuşmazdım. Beni düşüncelerimden ayıran Kerem' in öksürük sesiydi.
" Bugün acemilerin maçı var , eğer gelmek istersen diye söylemek istedim. Ona göre yer ayırttıracağımda. "
"Sağol izlemeye gelirim. "
" Peki ... Sen iyi misin Azra ? " demesiyle bir an gözlerinin içine baktım. Niye böyle bir soru sormuştu ki !
" İyiyim. "
"Bana öyle derinden bakma, gözlerin bugün her zamankinden farklı bakıyor. Sanki..." diyip duraksadı.
Sonrada tebessüm etti. Zorlandığını çok fazla belli ediyordu. Bu yüzden her zamanki gibi susmayı seçtim. O ise " Neyse maçta görüşürüz. " dedikten sonra hızla odamdan ayrıldı.
Üstüme pantolon , tişört ve kapşonlu hırkamı giymemde birlikte hazırdım. Odadan çıkmamla maçın yapılacağı alana doğru ilerlemeye başladım. Etrafta bir sürü insan vardı. Hepsinde de maçın heyecanı vardı.
Kafama kapşonumu geçirmemle birlikte bizim için ayrılan yere oturduğumda derin nefes aldım. Maçın başlamasıyla dikkatler kafese çevrildi. Maçta oynayan kişilerin çok acemi oldukları buradan bile belli oluyordu.
Öncelikle kafes maçlarında duruş çok önemlidir. Karşındaki kişi ne kadar güçlü olursa olsun maçı şimdiden kazanmış havası katarak ve rakibine psikolojik baskı yaparak onu tuzağına düşürmüş olursun. Böylelikle maça 1 - 0 galip başlarsın. Tabi rakibinde aynı taktiği senin üzerinde deneyebilir. İşte tam bu sırada onun sinirini bozacak davranışlar yaparak, rakibinizin fevri** kararlar almasını sağlamış olursunuz.
Bu da sizin kazanma olasılığınızı biraz daha arttırır. Geriye ise sizin gününüzü akıllıca kullanmanıza kalmış bir şey. Maçı acemiler o kadar tutarsız ve gelişi güzel bir şekilde oynuyordu ki, maç çok sıkıcı geçiyordu. Fakat etraftaki kişilerin sesi hiç azalmıyordu. Ben maça profesyonelce baktığım için bana sıkıcı geliyordu, diğerleri ise sadece maçın gidişatına göre heyecanlanıyorlardı.
Ben etrafa göz gezdirirken, gözlerim o bilindik gözlerin içine haps oldu. Bunun burda ne işi var ?
* Ders görülen alan, sınıf.
** Ani davranışlarda bulunmak.-----
merhaba arkadaşlar :) İlk bölümün kısalığına rağmen 297 kişi bakmış, buna kendi adıma ve sizler adına çok mutlu oldum. Ama beyenen kişiler çok az lütfen beyeniyorsanız hikayenin gidişatı adına beyenirseniz çok sevinirim :) beni dikkate alan ve almayan bütün arkadaşlara tesekkürler. Bu arada bana bir sorunuz olursa hiç cekinmeden mesaj atabilirsiniz. Seve seve cevaplarım :)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DUYGUSUZ
Teen FictionBir yanda hayatın adeletsizliğinden dolayı insanlardan uzak duran ve hissizleşen bir kız . Bir yanda da kadınları küçük gören ve onları bir paçavra gibi kullanan bir erkek. Ve bu gençlerin hayatları onlar farkında olmadan bir araya gelirse neler ola...