Oturduğum yerde bacağımı sallarken iki parmağım arasında tuttuğum sigaradan bir kez daha çektim. Sol elimle dumanı savuştururken fark edilmek pek umrumda değildi. Hocalarımın okul tuvaletinde sigara içmemi hoş karşılayacağını düşünmüyordum elbet fakat onların benim sigaramdan önce bakmaları gereken daha çok şey vardı.
Kapının üzerinde yazanları okumak beni daha da çileden çıkarmaktan başka işe yaramadı.
Hakkımda yazılanlar konusunda hiçbir şey yapamıyorum, elim kolum bağlı. Arkamdan gelen fısıldaşmalara mani olamıyorum. Tek yapabildiğim kendimi şu Allahın cezası tuvalete kapatmak.
Böyle doğmayı ben istemedim. Böyle olmaktan nefret ediyorum. Erkeklerden hoşlanmayı ben seçmedim. Gay olmak benim suçum değil.
Gözüm tekrar kapıya kayarken sigaramdan bir daha çektim. Tüm ciğerlerim zehirle dolarken ihtiyacım olanın bundan daha fazlası olduğunu hissettim. Klozet kapağını kaldırarak izmariti içine attım ve üzerine sifonu çektim.
Derin bir nefes aldım. Şu lanet yerden bir an önce defolup gitmem gerekiyordu.
Kapının sürgülü kilidini çekerek hafifçe araladım.
"Sonsuza kadar burada kalamazsın. Çık şuradan." dedim kendi kendime. Kapıyı biraz daha aralayarak sağ ayağımı dışarı attım. Lavabonun önüne gelerek musluğa ellerimi uzattım. Tenime değen soğuk bir an ürperterek düşüncelerimden alıkoydu.
Aynaya baktım. Gördüğüm şey bedenim değildi. Gördüğüm şey bir enkazdı. Saçlarım dağılmış, gözlerim kızarmıştı. Yediğim dayaktan dolayı açılan kaşım ve dudağımdan sızan kan kurumuştu.
Tişörtümü sıyırarak karnıma baktım. Aldığım darbeyle morarmış ve küçük ezikler vardı.
Arkamı dönerek hızlı adımlarla tuvaletten çıktım. Koridor boyu ilerlerken ders saati olduğundan dolayı etrafta kimse yoktu.
Sınıf kapısının önüne geldiğimde duraksamadan içeri daldım. Derste olan sınıfın bir anda odağına girdim. Arkaya doğru ilerleyerek sırama ulaştığımda çantamı alarak koluma taktım ve tekrar arkamı döndüm.
Kimsenin yüzüne bakmadım. Tek bir kişinin hariç. Bu okula girerken burs almamda yardımcı olan hocam karşımda duruyordu. Gözlerimi gözlerine dikmemle küçük bir öksürük eşliğinde boğazını temizledi. Gözlerini benden çekerek ilgisini elindeki kağıtlara verdi.
Hiçbir şey yapmamıştı. Hiçbir şey yapmamışlardı.
Önce sınıftan sonra da okuldan çıkarak bahçeye ulaştım. Bir an önce buradan çıkmanın derdinde hızla yürürken beden dersindeki öğrencilerin bakışlarının bana değdiğini hissettim. Kapıya yöneldim. Bir daha burada olmayacaktım. Bir daha buraya gelmeyecektim.
Kapıdan çıkarken kulağıma güvenliğin sesi ilişti.
"İbne!"
***
Günlerdir çıkmadığım yatakta uzanırken yorganı daha da üstüme çektim. Ayaklarımı birbirine sürttüm. Üşüyordum. O günden sonra hep üşüdüm. Tam bir haftadır kanım donuk. Bir buzdan farksız.
İfadesiz yüzümle duvarı izlerken kapı tıklatıldı. Annem.
Komutumu beklemeden içeri girdiğinde ona dönmek gibi bir hamle yapmadım.
"Yemeyeceğim." dedim sadece günlerdir olduğu gibi yemek getirdiğini düşünerek.
"Biraz içeri gelir misin lütfen? Seninle konuşmak istiyorum."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GECE YARISINDAN SONRA / bxb
Teen FictionGece çok daha başkaydı gündüze kıyasla. ××× Onu ilk gördüğüm anda anlamıştım başıma iş açacağını. O bir belaydı ben ise ona tutunmak istiyordum. Nefesim kesilene kadar ona bağırmak, 'Neden?' diye sormak istiyordum. İşte yine buradaydı. Kar...